Demokrat Zafer

KARACABEY HÜRRİYET; Karacabey Belediyesi’ne geçmesi neticesinde belediyenin işbu taşınmazları hiçbir kamu yararı gözetmeden satıyor olmasında kamu zararı mevcut mudur?”

Bütünşehir yasasıyla tapulu arazileri ellerinden alınan Bursa’nın Karacabey İlçesine bağlı Hürriyet köylüleri, yıllardır işlettikleri ve geçimlerini sağladıkları taş ocaklarını da kaybetti. Dedelerinin 1951 yılında aldıkları arazinin 6 bin dönümünü otlakiye olarak ayıran ve yasalardaki boşluk nedeniyle Bütünşehir yasasıyla belediyeye geçen bu arazinin içinde iki de taş ocağı bulunuyor. Taş ocaklarının işletme ruhsatı, 1976’dan beri köylülerdeydi. Araziler satıldı, taş ocaklarının akıbeti belirsiz. Karacabey Belediyesi Hürriyet Mahallesi H20a23c pafta 3815 parsel numaralı 146.185,47 metrekare taşınmaz ve 3814 parsel numaralı 236.565 metrekare taşınmazların mülkiyetleri, 1951-1952 yılları arasında Bulgaristan’dan Türkiye’ye göç eden 201 hane mensubuna aitti. 1978 yılında yapılan kadastro çalışması neticesinde köy halkı, ortak kullanım alanlarının varlığının devam etmesi amacıyla bu alanları köy tüzel kişiliğine kaydettirdi. 2014 yılında çıkarılan 6360 sayılı Büyükşehir yasasıyla birlikte köy tüzel kişilikleri sona erdi, ortak alanların mülkiyeti de Karacabey Belediyesi’ne geçti.

TAŞ OCAKLARINI KİM İŞLETİYOR?

Kuzuflex A.Ş 3814 parsel 236.6 dönümü 18 Ocak 2021 yılında satın aldı. Yine aynı şirket, 3815 parsel numaralı 146 dönüm yeri 23 Haziran 2022’de satın aldı. Satılan arazilerde bulunan ve 1976’dan beri köylüler tarafından ruhsatlı olarak işletilen taş ocakları da köylülerin elinden alındı. Yapılan tünel ve hızlı tren yolu için bu ocaklardan taş çıkartılıyor. Peki kim satıyor, kime satıyor belli değil. Köylüler, “Ruhsatı var mı merak ediyoruz. Açıklama yapılması gerekmez mi? Köy yararına olan bu arazilerimiz neden böyle rezil oldu. Haklarımızı koruyacak bir kanun yok mu?” diyerek feryat ettiler.  Köylüler, taş ocaklarının işletme ruhsatının Kuzuflex’e verildiği duyumu aldıklarını belirtti ve haziran ayında yapılan ihalenin iptalini istediler.

BELEDİYE BAŞKANINA SORULAR

Bursa Karacabey Hürriyet Köyü Gençlik ve Kadın Dayanışma Derneği Başkanı Bayram Efe, Karacabey Belediye Başkanı’ndan şu soruların yanıtını istedi:

“3814 numaralı taşınmazın satış ihalesi yapılmış mıdır? Yapıldıysa Karacabey Belediyesi’nin sitesinde neden mevcut değildir? Taş ocaklarının işletme ruhsatı Kuzuflex A.Ş adına mıdır? Değilse işletme ruhsatı kime aittir? İhale ilanında ilgili parsellerin taş ocağı olarak işletildiğinden ve işletme ruhsatının kime ait olduğundan neden bahsedilmemiştir? İhale ilanında bu bilgi olmadan satılması doğru mudur? Öncesinde 201 hane mensubuna ait olan bu taşınmazların öngörülemez bir şekilde Karacabey Belediyesi’ne geçmesi neticesinde belediyenin işbu taşınmazları hiçbir kamu yararı gözetmeden satıyor olmasında kamu zararı mevcut mudur?”

Efe, “70 yıldır bu arazilerde ayak izlerimizin olduğunu bilmelerine rağmen buraları satmak büyüklük değildir. Biz haklıyız, buraların kök sahibi dedelerimizdir. Bu haksızlığa göz yumanlar hem bu dünyada hem ahirette mahvı perişan olacaklardır. Anamızın ak sütü kadar helal olan bu arazilerin satılması doğru değildir.” diye konuştu.

‘BU TOPRAKLAR BİZİM’

Bayrak Efe, yaşadıkları süreci şöyle özetledi: “1951-1952 yılları arasında Bulgaristan’dan Türkiye’ye göç ettik. Toplam 201 hane birlikte yasamak adına sözleştik. Mehmet Kemal Çayıroğlu’na ait yaklaşık 12.000 dönüm büyüklüğündeki Haydar Çiftliği’ni kendi imkânlarımızla Ziraat Bankası’ndan kullandığımız kredi ile satın aldık ve Hürriyet Köyü’nü kurduk. Bir çatımız yoktu, yağmur yağar üzerlerimizi samanlıkla örter, yağmur diner üstümüze yağan rahmet dinmezdi. Köy kurmak amacıyla kendi imkânlarımızla aldığımız krediyi çoluk çocuk ödemeye çalıştık. Hasat kötü geçtiği dönemlerde zaman zaman icra takibine maruz kaldık. Elimizde bulunan buğday ve yulaf ile taksitlerimizi ödedik.

DEVLETE HİÇ YÜK OLMADIK

Devlete yük olmadık, hayatımızı idame ettirmek ve köyün sürekliliğini sağlamak amacıyla anılan arazinin yaklaşık 6.200 dönümlük kısmını mera, otlakıye olarak köy halkının ortak kullanımı için hayvanımıza, odunluğumuza, kavaklığımıza ayırdık. 1978 yılında yapılan kadastro çalışmasıyla, ortak kullanım alanlarının varlığının devam etmesi amacıyla bu alanları köy tüzel kişiliğine kaydettirdik. Ancak 2014 yılında çıkarılan yasayla köy tüzel kişilikleri sona erdi. Belediye buraları satmakta, ihalelerde kendisine sermaye etmektedir. Bize hiçbir bedel ödememekle beraber haklarımızı görmezden gelmektedirler. Bu ihlal hiçbir merhamet ve vicdana sığmaz.”

‘BİZE CESUR SİYASETÇİLER LAZIM’

Bayram Efe, siyasi partilerde çare aradıklarını, her gün bir milletvekiline gittiklerini, parti kapılarını tek tek gezdiklerini belirterek, “Biz köylüyüz. Bize cesur siyasetçiler lazım.” dedi.

Kendilerine bir tek Vatan Partisi’nin destek olduğunu belirten Efe, “Aydınlık gazetesi ve Ulusal Kanal korkusuzca bizim hikayemizi haber yaptı. Sayın Doğu Perinçek, İl başkanları Hacı Bektaş Aykut, sonra Dilek Çınar, CKD’den Sevim Erol, bize destek oldular. Bu bir hak davasıdır, vicdanı olan gelir, elini uzatır. Çıkarı olan gelmesin. Zaten bizde gitmeyiz. Ankara çıkarmalarımız devam edecek. Biz 1951’de arazilerimizi Bulgar’a bıraktık, ama kendi yurdumuzda bir kez daha ezilmek istemiyoruz.” diye konuştu.

ZİYARETÇİ YORUMLARI - 1 YORUM
  1. Nihal Yurtseven dedi ki:

    Hürriyet köylüsü mağdur ediliyor. Tapulu topraklarımızı elimizden almaya kimsenin hakkı yoktur. Sonuna kadar savaşacağız. Davamızın peşini bırakmayacağız.

BİR YORUM YAZ