EMEKLİYİ TÜİK’İN İNSAFINDAN BİRAN ÖNCE KURTARIN..!!!

Türkiye İstatistik Kurumu 2023 Nisan ayı TÜFE oranlarını açıkladı. TÜİK’e göre nisanda tüketici enflasyonu aylık yüzde 2,39, yıllık yüzde 43,68 oldu. 6 aylık TÜFE oranlarına göre zam alan emeklilerin 4 aylık enflasyonu ise yüzde 15,21 oldu.
TÜİK’in her zaman olduğu gibi yine kendilerini şaşırtmadığını belirten Türkiye Emekliler Derneği Uludağ Şube Başkanı Kenan Pars emeklinin öncelikli olarak TÜİK’in elinden kurtarılması gerektiğini söyledi.
TÜED olarak hazırladıkları, emeklilerin taleplerini içeren raporları tüm makamlara sunduklarını ifade eden Pars: “Kimse emeklileri seçim vaatleriyle kandırmaya kalkmasın” dedi.
Açıklamalarına devam eden Pars: “ Emekliler bu toplumun annesi, babası, ninesi, dedesidir. Emeklilik kazanılmış en kutsal haklardandır. Biz emekliler olarak sadaka istemiyoruz, hakkımız olanı istiyoruz. İnsanca yaşamak her vatandaşın hakkıdır. TÜİK’in açıkladığı rakamlar bizim gerçeğimizi yansıtmıyor. Alım gücü kalmadı emeklinin. TÜİK Nisan ayı enflasyonunu yüzde 2,39 olarak açıkladı. Yıllık enflasyon ise yüzde 43,68. Bağımsız enflasyon araştırma grubu ENAG Nisan ayı enflasyonunu yüzde 4,86, yıllık enflasyonu ise yüzde 105,19 olarak açıkladı. TÜİK’e göre 4 aylık enflasyon yüzde 15,21, ENAG’a göre yüzde 29,08. TÜİK rakamlarının yaklaşık 2 katı. Emeklinin cebinden çalınan paradır bu aradaki fark. Emekli için yapılacak en hayırlı iş emekliyi TÜİK’in elinden kurtarmak olacaktır.
Her zaman olduğu gibi seçim kapıya gelince emekliler hatırlara gelmeye başladı. Vaatler veriliyor ama emeklilerin bu vaatlere artık karnı tok. Seçim sonrası unutacakları vaatler vermesin kimse emekliye. Bizler öncelikli olarak SEYYANEN ZAM ve TÜİK’in inandırıcılığı olmayan rakamlarına göre değil, yaşadığımız gerçek enflasyon oranında artış istiyoruz. Emeklinin yoksulluğu TÜİK’in eseridir.

Emeklinin 1-2 değil, tam 24 başlık altında talepleri var. Bunlar acil çözüm bekleyen taleplerdir. Bu nedenle Sosyal Güvenlik Sistemi’nin revize edilmesi şarttır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin’in açıklamasına göre 15 Milyon emekliden 9 Milyonu en düşük emekli aylığı olan 7.500 TL alıyor. Sistem dışı bir ödeme biçimi olan en az aylık ödemesi ile 9 Milyon emeklinin maaşı yükseltildi fakat geriye kalan 6 Milyon emekliye hiçbir iyileştirme yapılmadı. Açlık sınırı 10 Bin lirayı, Yoksulluk sınırı da 33 Bin lirayı aştığı düşünüldüğünde, emekliye verilenin geçim aylığı değil sefalet aylığı olduğu çok açık ortadadır. Az prim ödeyen emekli ile yüksek prim ödeyen emekli yoksullukta eşitlendi. Yüksek prim ödeyenleri cezalandıran değil, emeklileri birlikte koruyan gösterge sistemine dönülmelidir.
Emekli olmak herkesin hayaliyken geldiğimiz noktada toplumun en mağdur kesimi emekliler olmuştur. Rahmetli Süleyman Demirel’in dediği gibi boş tencerenin deviremeyeceği iktidar yoktur.