Demokrat Zafer

BAŞROLLERİNİ SELÇUK YÖNTEM, TARO EMİR TEKİN GİBİ İSİMLERİN PAYLAŞTIĞI, İLKER SAVAŞKURT’UN İNGİLİZCE ÇEKİLMİŞ ÖDÜLLÜ FİLMİ “REFLECTION (AKİS)” 23 EYLÜL’DE SİNEMALARDA!

Yönetmen İlker Savaşkurt’un, 16. Harlem Uluslararası Film Festivali’nden En İyi Yabancı Film Ödülü’ne layık görülen ikinci filmi “Reflection (Akis)”, 23 Eylül Cuma günü vizyona girmeye hazırlanıyor. Selçuk Yöntem, Taro Emir Tekin, Yasemin Szawlowski, Ali Süreyya Tuncer, Elit Andaç Çam, İbrahim Aköz gibi önemli isimlerin rol aldığı “Reflection”, İngilizce olarak çekilen bir Türk filmi olma özelliği taşırken Mehmet Kala imzalı sıradışı senaryosu ve hikâye kurgusuyla ön plana çıkıyor. İstanbul’un turistik açıdan popüler bir noktasında yer alan bir otelde geçen fantezi türündeki film, aynı otelde bir araya gelen farklı milletlerden insanların yalanlar, yüzleşmeler ve erken bir kıyamet etrafında birleşen hikâyesini anlatıyor.

Ödüllü ilk filmi “Damat Koğuşu”yla adından söz ettiren İlker Savaşkurt’un yönetmenliğini üstlendiği ikinci uzun metraj sinema filmi “Reflection (Akis)”, New York’ta düzenlenen ve dünya prömiyerini yaptığı 16. Harlem Uluslararası Film Festivali’nden En İyi Yabancı Film Ödülü’yle döndü. Türkiye’de ilk kez 28. Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali’nde seyirciyle buluşan “Reflection”, Sofya’da gerçekleştirilen Uluslararası CineLibri Film Festivali’nin de resmi seçkisinde gösterildi.

Mehmet Kala’nın 2012 yılında kaleme aldığı bir tiyatro oyunundan Savaşkurt’un uyarladığı, senaryosuna yine Kala’nın imza attığı filmde Selçuk Yöntem, Taro Emir Tekin, Yasemin Szawlowski, Ali Süreyya Tuncer, Elit Andaç Çam ve İbrahim Aköz ile birlikte Avrupalı aktörler rol alıyor.

YALANLAR, YÜZLEŞMELER ve ERKEN BİR KIYAMET…

İnsanoğlunu temsilen, farklı milletlerden karakterlerin bir otelde buluştuğu, Türkiye’de geçmesine rağmen evrensel bir üsluba ve konuya sahip olduğu için İngilizce olarak çekilen “Reflection”, hikâyesiyle yerelden evrensele doğru geçit kuruyor. Alt metinde 7 ölümcül günaha göndermeler yapan fantezi türündeki filmin başkarakteri Aziz Sodom, söyledikleri yalanlar ve yarattıkları kandırmalarla bir noktada yüzleşmek zorunda kalan insanlar için bir ayna görevi görürken, filmdeki diğer karakterlere adeta erken bir kıyamet yaşatıyor.

İstanbul’da bir otelde tuhaf bir resepsiyonist, günlük mücadeleleriyle boğuşan konuklarını karşılarken, onların koruyucu azizi olduğunu ilan eden gizemli bir adamın gelişinden sonra her şey bir kargaşa ve dehşet ortamına sürüklenir.

Amirler Film yapımı film, yurtiçinde ve yurtdışında yaptığı festival yolculuğunun ardından vizyonda izleyiciyle buluşuyor. Dağıtımcılığını CJ Entertainment’ın üstlendiği “Reflection”, 23 Eylül 2022’de sinemalarda!

İLKER SAVAŞKURT HAKKINDA

Yönetmen, aktör ve müzisyen. İstanbul’da Yeditepe Üniversitesi’nde Sinema ve Televizyon eğitimi aldı. Türkiye’nin birçok yerinde kültür ve müzik organizasyonları yürüttü. 2006’da hayatının bir bölümünü ABD’de geçirmek üzere Texas’a yerleşti. ABD dönüşünden sonra sinema kariyerine devam etme kararı aldı. Çeşitli reklam filmleri çekti. Aynı zamanda tiyatro ve kamera önü oyunculuğuna devam etti.

2012 yılında Sulukule Gönüllüleri Derneği projesine katıldı. Sulukule Hiphop Tiyatrosu için “Sahnede İsyan” adlı bir belgesel çekti, bununla birlikte İstanbul Bienali’nde yer aldı. 2015 yılında ilk uzun metraj belgeseli “Sürgün Türküleri Yılmaz Güney”i tamamladı. Çekimleri İstanbul ve ağırlıklı olarak Fransa’da gerçekleşen belgesel, dünya prömiyerini Rotterdam Film Festivali’nde yaptı. İstanbul Film Festivali’nde ve Madrid, Slovenya, İngiltere, Almanya gibi ülkelerde gösterimler yaptı. “Damat Koğuşu” filmi ile tekrar hapishane konusunu ele alan Savaşkurt, “Damat Koğuşu” ile uluslararası platformda birçok ödüle layık görüldü ve festival sürecinde bulundu. Savaşkurt’un ikinci uzun metraj filmi “Reflection” (Akis) da 16. Harlem Uluslararası Film Festivali’nden En İyi Yabancı Film Ödülü’yle döndü.

“REFLECTION”

(AKİS)

OYUNCULAR

Selçuk Yöntem

Taro Emir Tekin

Yasemin Szawlowski

Ali Süreyya Tuncer

Elit Andaç Çam

İbrahim Aköz

Simona Theoharova

Mustafa Noyan Arat

Dorota Baginska

Scott Wells

Yönetmen – Kurgu                         : İlker Savaşkurt

Özgün Hikâye ve Senaryo                       : Mehmet Kala

Yapım                                               : Amirler Film

Yapımcı                                            : Hasan Adalı

Görüntü Yönetmeni                                   : Serdar Ünlütürk

Uygulayıcı Yapımcı                        : Damla Güneş

Orijinal Film Müziği                        : Ercüment Orkut

Sanat Yönetmeni                           : Erdinç Aktürk

Yardımcı Yönetmen                                   : Beril Ateşoğlu

Ses Kurgu ve Tasarım                   : Can Ülgenci, Burak Erseçgen

Final Mix                                          : Meriç Erseçgen ve Karasinek Ses Tasarım

Color Correction                             : Cem Taşkara / Film Standartları

Online Editing                                 : Günsu Yiğitcan / Film Standartları

VFX                                                  : Sevan Bedan

YÖNETMEN GÖRÜŞÜ

Reflection (Akis), türler arası organik ilişkileri sinemasal anlatım içinde bir araya getirip edebi literatürün, doğu ve batı felsefelerinin ve evrensel soruların peşinden giderek, Türkiye sineması adına yeni bir bakış yaratmayı hedefliyor. Yaşadığımız coğrafyanın geçmişten bugüne gelen sinema alışkanlıklarını bütünüyle reddetmese de, ikinci bir kapı açmayı, kendine has bir anlatım biçimi kurmayı amaçladığını söyleyebiliriz. Bu projenin bir bakıma, sinemanın kolektif doğasından gelen, senaryodan görüntüye, rolden renge dek uzanan mutlak uyumunu gözetip, ülke sinemasının kodlarını revize edip, kişilerini ve hatta otoritelerini dahi ikna ederek, denenmemiş̧ olanı deneme yolculuğu olduğunu da söyleyebiliriz.

Reflection, dili ağırlıklı olarak İngilizce olan bir Türk filmidir. Öyküsü Türkiye’de geçen, insanoğlunu temsilen, farklı milletlerden karakterlerin bir otelde buluştuğu, yerelden evrensele doğru geçit kuran bir fantezidir. Bu yönüyle, uluslararası örnekleri üzerinden bakıldığında sıklıkla gördüğümüz fakat Türkiye sinemasında pek de karşımıza çıkmayan bir yöntemin öncüsü olma potansiyeli de taşır. Reflection’ın kadrosunda ekseriyetle Türk oyuncular yer aldı. Aynı zamanda ana dili İngilizce olan Avrupalı aktörlerle de bir araya gelen ve aynı sahneyi paylaşan bu oyuncular, kariyerleri adına eşsiz bir deneyim yaşarken, cesur ve öncü bir hareketin de parçası oldular. Bu topraklardan çıkmış̧, kabiliyet ve vizyon sahibi bir grup oyuncunun, yabancı dilde performanslarla uluslararası vitrine çıkmaları da bu projenin hedeflerinden biri haline geldi. Ayrıca, evrensel bir senaryo üslubu yaratma, bunu her milletten insanın bir çeşit ortak dili olarak görüntüye aktarma, duyguyu aynı oranda homojen bir yapıda ifade etme konularını kendimize dert edinerek, şu önemli soruyu eksenimize aldık: Neden olmasın?

Bu soru bizler için hem birleştirici bir güç, hem de bir inanç vesilesiydi. Sanatsal türlerin ve sinema janrlarının ötesinde, kara komediden gerilime, fantazyadan drama bükülen bir ark çizerek, insanın varoluş̧ temalarına dokunan evrenimizde, sadece kendine benzeyen bir kaos yaratma amacıyla yola çıktık. Reflection, orijinali çok daha minimal olan bir tiyatro oyunundan uyarlandı. Önceleri sadece bir otel odasında geçen, geliştirme aşamasında ise kapsamı oldukça genişleyen bir senaryoya dönüştü. Akis’in ana karakteri olan Aziz Sodom, Amerikan Beat Edebiyatı’nın ölümsüz yazarı William S. Burroughs’un bir çeşit yansımasıdır. Onun kişiliğinden, yazınından esinlenilse de, bir yerde onu da ters yüz eden ve ‘anti’leştiren bir alegoridir. Baş karakterlerden bir diğeri ise Raven’dır. O da Edgar Allen Poe’nun mistisizminin ve tekinsizliğinin ete kemiğe bürünmüş̧ hali gibidir. Her baktığımız köşede, düşün tarihinin bir başka hayaletine rastlayabiliriz. Mevlana Rumi’den Oscar Wilde’a, Jean Baudrillard’dan Sartre’a dek.

Bu örnekler bizler için şu anlama geliyor; edebiyat ve felsefe tüm dünyaya ait ise, sinema da öyledir. Reflection, isminin de anlamı gibi, bir çeşit yansımalar bütünü, birbirine çarpan ruhların sersemliğidir. Geçmişten bugüne uzanan insani hallerin, gerçek ve hayali kişilerin, metaforların, bir çeşit araf evreninde çarpışıp durmasıdır. Bizler amacımızı ortaya koyarken, ülke sinemasının sıkışan yerlerine delikler açmayı, bir nebze olsun nefes aldırmayı, kendini tekrar eden anlatılara bir alternatif sunmayı ve ülkenin genç sinemacıları olarak, bizimle bu yolda yürüyenlere cesaret vermeyi hedefledik. Umuyoruz ki, henüz gidilmemiş̧ denizlere açılan bir yolun ilk taşlarını döşeyenler olmuşuzdur. Neden olmasın?

Orta yaşlı ama kendine iyi bakan bir adam olan ASHU, İstanbul’un ücra ama popüler bir bölgesinde yer alan otelinde son hazırlıkları yapar. Misafirleri akşam 10 ile 12 arasında gelmeye başlarken otelde her şey yolunda görünür. Misafirler otelin yerini bulabildikleri ve sonunda dinlenebilecekleri için mutludur. Bir aile, Mary, Steve ve kızları; zihinsel engelli bir adam, Sisto ve eski fahişe kız arkadaşı Domino; genç bir çift Raven ve Shadow ve iki gezgin üniversite öğrencisi Peso ve Sandra, sırasıyla birer birer otele gelir. Fakat Ashu’nun aklında sakin bir akşamdan fazlası vardır. As-hu gizlice, yaşlı ve bilge görünümlü bir adam olan Sodom’un, misafirleri hayattaki seçimleriyle yüzleştireceği yıkıcı bir buluşma planlamıştır.

Sodom’un bir anda hayatlarına girmesiyle birlikte misafirlerin gizli yaşamları gün yü-züne çıkmaya başlar.

 

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ