8,5 Milyon Genci Üniversitede Okuturken Kaçına İş Bulabiliyorsunuz!

Cumhuriyet Halk Partisi Bursa Milletvekili Prof. Dr. Yüksel ÖZKAN, 22.02.2022 Salı günü Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne, üniversitelerin sayılarının artması ile birlikte az sayıda tercih yapılan bölümlerin çoğalması, buna bağlı olarak akademik ve idari personel kadrosu fazlalığı yaşanması, üniversitelerde akademik olarak zayıflama ve genç işsizler ordusu oluşmasının önüne geçilmesi amacıyla, Meclis Araştırma Önergesi vermiştir.

Konuyla ilgili açıklama yapan Yüksel Özkan, Dünya üniversiteleri sıralama kuruluşu olan Times Higher Education (THE) tarafından yayınlanan “2022 Dünya’nın En İyi Üniversiteleri” sıralamasında, Türkiye’den ilk 500’e sadece bir üniversitenin (vakıf) girebildiğini ve Türk üniversitelerinin eğitim alanında önceki yıllara göre çok fazla gerilediğini belirtti.

Türkiye’de 2020-2021 eğitim öğretim yılında, 74’ü vakıf üniversitesi, 4’ü vakıf meslek yüksekokulu ve 129’u devlet üniversitesi olmak üzere toplamda 204 üniversitenin faaliyet gösterdiğine değinen Özkan, yaklaşık 7 milyon 600 bin öğrencinin devlet üniversitelerinde, 645 bin öğrencinin de vakıf üniversitelerinde öğrenim gördüğünü söyledi.

Her İl’e Bir Üniversite Politikası Yanlış.

Yüksel Özkan, AKP hükümeti tarafından 2011 yılında Devlet Planlama Teşkilatı’nın kaldırıldığının altını çizerek, hükümetin “Her İl’e Bir Üniversite” politikası ile onlarca yeni üniversite açtığını ve binlerce genci mezun ettiğini, hatta diploma verilen ve “apartmandan dönüştürülen üniversitelerden” mezun olan gençlerin büyük çoğunluğunun diplomalı işsizler ordusuna katıldığını belirterek, yeni alınan karar ile sınav baraj puanın kaldırılmasıyla öğrenci sayısının artırılması hedef alınmıştır, dedi. Bu durumun zaten her yıl dünya başarı sıralamasında geriye düşen üniversitelerimizin, akademik yönden zayıflamasına da neden olacağını söyledi.

Eğitim Yap Boza Döndü.

Hükümetin iki yılda bir Milli Eğitim Bakanı değişikliği yapması, her yeni bakanın ise farklı bir sistem uygulama anlayışı, ilk okuldan üniversiteye kadar olan eğitim sistemimizi adeta deneme tahtasına çevirmiştir diyen Özkan, bir tarafta sanayi üretiminde “ara eleman” sorunu yaşayan sektörler çalıştıracak insan kaynağı sıkıntısı yaşarken, diğer taraftan ise diplomalı işsizler çoğalmaktadır, dedi.

Öğrenciden Çok Personel Var.

Özellikle vakıf üniversiteleri ve yeni kurulan taşra üniversitelerinin gençler tarafından tercih edilmemesi ve her yıl binlerce boş kontenjanı kalmasına rağmen, devlet üniversitelerinde akademik ve idari personellerin kimi bölümlerde öğrenci sayısından çok daha fazla olduğu dile getiren Özkan, Sayıştay raporlarına da yansıyan bu durumun, kişiye özel akademik kadro anlayışının da bir eseri olduğunu, yanlış eğitim politikaları yüzünden, kamu kaynaklarının israf edildiğini ve ülke gençlerinin bu politikalar ile adeta savrulduğunu sözlerine ekledi.