BARIŞ KILIÇ’TAN SABA TÜMER’E SAMİMİ AÇIKLAMALAR

Saba Tümer’in yapımcılığını Hann Yapım’ın üstlendiği, Peyman’ın sponsorluğunda kendi kanalında yayınlanan “Saba Tümer’le” isimli YouTube programının bu haftaki konuğu başarılı oyuncu Barış Kılıç oldu.

Barış Kılıç, Hann Sahne’nin ev sahipliği yaptığı, Saba Tümer’in YouTube programı “Saba Tümer’le” de samimi açıklamalarda bulundu.

Pantolonum yoktu

Yok olmak istedim

Saba Tümer, programında bu hafta başarılı oyuncu Barış Kılıç’ı ağırladı. Ortaokul yıllarında utangaç, çekingen bir çocuk olduğunu söyleyen Kılıç’a, Tümer; “Peki kırılma noktan ne oldu?” diye sorunca Barış Kılıç, duygu yüklü bir anısını anlattı: “Babam ilkokul öğretmeni. Üç kardeş, İstanbul’da zor bir hayat yaşadık. Babamın bizi okutmak için yapmadığı iş kalmadı. Ortaokul son sınıftayım, sınıfta bana ilgi gösteren benim de bu ilgiden hoşlandığım bir kız vardı. Beni doğum gününe çağırdı. Daha önce hiç doğum gününe falan gitmemiştim. Sınıftan on, on beş kişi pasta yiyeceğiz, limonata içeceğiz.. Eve gittim, üzerime tişört giydim, doğum gününe gittim. Hiç unutmam Yonca Evcimik’ten “Aboneyim” çalıyor. Şarkı bitti, ortam sessiz. Sınıftan bir çocuk; “Sen niye okul pantolonunla geldin, başka pantolonun yok mu?” diye sordu. Ben de çocukça; “Eve gitmedim” dedim; ama üzerimde tişört var. O anda oradan yok olmak istedim. Sağ olsun o kız (Ayşen); “Sana ne! O benim davetlim” diyerek, beni savundu. Tekrar şarkı başladı. Ben oradan yok oldum. Asansöre bile binmedim bileklerimi burka burka, koşa koşa eve gittim. Olanları Anneme anlattım. Evet, başka pantolonum yoktu. Ben ağlıyorum, annem ağlıyor. O gün benim kırılma noktam oldu.

İlahi Adalete Çok İnanırım

Olaydan bir yıl sonra babamın işleri düzeldi. Ekstra işler yapmaya başladı, araba aldı. Dershaneye giderken arabayı bana veriyordu. Yolda giderken otobüs durağında bana; “Neden sen doğum gününe okul pantolonunla geliyorsun, başka pantolonun yok mu?” diye soran, o çocuğu gördüm (Görkem). Yanında durdum, camı açtım; “Seni gideceğin yere bırakayım” dedim, onu dershaneye bıraktım. Yıllar sonra, geçen yıl da, o kızın kuzeni ile karşılaştım. Biri abi dizin ne güzel diye yanıma geldi. Sohbet ederken tesadüf Ayşen’in, kuzeni olduğunu anladım ve ona evrilmeme sebep olan anı yaşattığı için teşekkürlerimi gönderdim.

Barış Kılıç kekemeymiş

Saba Tümer’in; “Kekemeliği nasıl yendin?” diye, sorması üzerine “Sen bunu neren biliyorsun?” diye şaşıran Barış Kılıç; “Ben Malatya’da doğdum. Köyde ineklerle, eşeklerle iç içe büyüyen bir çocuktum. İstanbul’a altı yaşımda geldim. İlkokula burada başladım. Yıllar içinde lisede spor, takdir görme, sosyalleşme, karşı cinsle flört başladıktan sonra kendime olan güvenim de geldi. Yavaş yavaş kekemeliğim de geride kaldı” dedi.

 

Ben bu kızla evlenirim

Tümer’in; “Ayşegül, aklını nasıl çeldi?” diye sorması üzerine Kılıç; “Biz Ayşegül’le üniversitede tanıştık. Benim hissiyatım çok kuvvetlidir Ayşegül’ü, ilk gördüğümde ben bu kızla evlenirim dedim. Tanışmamız iki ayı buldu. Birliktelikten on yıl sonra evlenmeye karar verdik” dedi.

Güvencemiz yok

Saba Tümer’in; “Oyunculuk dışında başka işler yaptığın oldu mu?” diye, sormasın üzerine Barış Kılıç; “Tabii başka işler de yapıyorum. Oyunculuk devam ederken de kendime ömrümün sonuna kadar sadece oyunculuk yaparak yaşayacağım diye bir baskı yapmıyorum. Biz bir iş yapıyoruz ve hiçbir şekilde güvencemiz yok. Mesela Settar Ağabey, (Tanrıöğen) rahatsızlandı. İki yıldır birlikte çalışıyorduk, sağlığı iyi olacak; ama mecburen diziye ara vermek zorunda kaldı. Mecburen bu işin yanına ticaret gibi başka işler de yapıyorum” dedi.