Demokrat Zafer

Bodrumlu Turizmcilerden 2024’te Yüzde 15’lik Artış Hedefi

POYD Bodrum Temsilcisi ve Bodrium Hotel & SPA Genel Müdürü Yiğit Girgin, 2024 yılında turizm sektörü olarak umutlu olduklarını ve bu şekilde giderse iyi bir sezon geçirmeyi beklediklerini söyledi.

Uluslararası bir kaliteye ve bilinirliğe sahip Bodrum’un yurt dışı pazarından ilgi görmeye devam ettiğini kaydeden Girgin, Bodrum’un nisan ayından sonra hareketleneceğini dile getirdi.

ERKEN REZERVASYON FIRSATLARINI DEĞERLENDİRİN

2024 yılı için umutlu olduklarını dile getiren Yiğit Girgin, “Turizm Sektörü olarak, insanlara henüz gerçekleşmemiş olan hayallerini, arzu ettiklerini satıyoruz. Şu andaki verilerde olumsuz bir durum yok. Ülkemizde gerçekleşecek yerel seçimlerin yarattığı etkiler olacaktır. Bodrum özelinde baktığımızda hareketlenme nisan ayında başlar. Bu yıl yüzde 15 civarında ekstra bir talep söz konusu olacaktır. Yurt içi pazarda da ekonomik veriler belirleyici olacaktır. Bodrumlu turizmcilerin fiyat konusunda biraz daha temkinli adımlar atacağını öngörüyorum. Tabii ki kur yukarı doğru çıktığında fiyatlar da buna göre güncellenecektir. Erken rezervasyonların önemi de gün geçtikçe artıyor. Tatil için bütçe ayıran yerli turistler varsa bu avantajlardan yararlanmasını öneriyorum. Güvenilir Türsab acenteleri aracılığıyla güvenilir otellerin rezervasyonlara bakmalı, son dakika avantajlarını da dikkatle değerlendirmeli” diye konuştu.

YENİ DENEYİMLER SUNMALIYIZ

Bodrum’un uluslararası bir marka bilinirliği olduğuna dikkat çeken Girgin, sözlerini şöyle sürdürdü: “Rakip destinasyonları iyi incelemeli yeni şeyler söylemeli ve yenilikleri ön plana çıkarmak gerekli. Daha kaliteli bir hizmeti ön plana çıkarmalıyız. Turizmin yıl boyunca sürmesi için doğasını ve kimliğini korumuş farklı ülkelere bakmak gerek. Uluslararası arenada konumumuzu bilmeliyiz; artılarımızı ve eksilerimizi ortaya koyarak doğru uygulamaları öne çıkarmalıyız. Sektöre yalnızca fiyat odaklı olarak bakmamak lazım, turizm artık yeni bir boyut kazandı; insanlar artık yenilikler ve deneyimlerin peşinde gidiyor. Bizim de bu trende uygun olarak gastronomik, tarihi, yerel ve kültürel unsurları deneyimletmeliyiz. Zaten kültür turlarıyla ülkemizde Doğu Anadolu, Akdeniz, Ege, Kuşadası ve Efes’te bunları yapabiliyoruz. Her bölgenin kendine ait bir takım unsurları var. Bunları birilerinin öne çıkarıyor olmasını değil, kendimiz ön plana çıkarıyor olmalı ve birlikte hareket ediyor olmalıyız. Teknolojinin insanlıktan hızlı olduğu ve fişini çekmediğinizde artık tutulamaz bir hale geldiği noktadayız. Tüm sektörleri de bu doğrultuda eş zamanlı olarak geliştirmeliyiz”

TEKNOLOJİYİ DE KULLANMAK ŞART

Turizmi sürdürülebilir kılmak için temeli sağlam bir takım adımlar atmak gerektiğini de vurgulayan Yiğit Girgin, “Klasik doğru yöntemlerin kullanılmasının yanı sıra, yapay zeka, dijital rehberlik ve akıllı uygulamaların da sektöre hızlıca ve gelişmiş güncel şekilde entegre edilmesi önemli. Bölgeyi ve farklı destinasyonlarını anlatmak için teknolojinin yoğun şekilde kullanılması gerekiyor. Bunun için artık yeni bir hikaye yazacaksak teknolojiyi kullanmaktan kaçamayız. Farklı tanıtım çalışmalarında bulunup ezberlerimizi bozmalıyız. Teknoloji hızla ilerliyor ve kısa sürede trendler değişiyor. Başarılı olmak yetmiyor sürdürülebilirliğin de sürekliliğini sağlamalıyız” dedi.

2023 RAKAMLARI BEKLENTİLERİN ALTINDA KALDI

2023 yılında beklenen doluluk oranlarına ulaşamadıklarını kaydeden Yiğit Girgin, şunları söyledi: “Pandemi sonrasında 2021 ve 2022 yılında üst düzeyde talepler olmuştu. Bununla birlikte 2023 yılında sektör olarak beklentilerimiz yüksekti ve buna göre hazırlıklar yapılmıştı. Fakat geçtiğimiz yaz sezonunda havalimanı rakamları, otellerdeki doluluk oranları ve piyasa geneline baktığımızda Bodrum bazında beklenilen yüksek doluluklar tam gerçekleşmedi. Bodrum’un fiziki ve mimari yapısı yakındaki turizm merkezlerine göre daha farklı. Bodrum’da coğrafi nedenlerden dolayı daha butik ve yatay mimari örnekleri görülürken, yakındaki Didim gibi merkezlerde ise yüksek kat ve oda avantajı öne çıkıyor. Bodrumda 50 odalı bir otel yapılabiliyorken, Didim’de veya başka bir yerde aynı metrekaredeki arazide 150 – 200 odalı yüksek katlı bina yapma imkanı var. Bu da yatak sayılarını ve gelen talebi de etkileyen bir unsur. Yüksek oda ve yatak sayısı otellere maliyet ve fiyat avantajını da beraberinde getiriyor. Bodrumda apartlar ve oteller evlere, rezidanslara dönüşüyor. Özellikle orta segmentteki otellerin yatak sayılarında azalma var, bu da talebi düşüren bir unsura dönüşüyor çünkü fiyatlarda artış meydana geliyor. İşletmeler otel vasfından çıkıp ev vasfına dönüyor. Bu durumun bazı noktalarda kayıt dışı bir sisteme de neden oluyor”

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ