Demokrat Zafer

ACAR; ”KAZANIM SAYIMIZ YENİ SÖZLEŞME İLE BİNİN ÜZERİNE ÇIKTI”..!!

Memur-Sen Bursa İl Temsilcisi ve Eğitim Bir Sen Bursa 1 Nolu Şube Başkanı Sayın Ramazan Acar ile okuyucularımızdan gelen birçok merak edilen sorulara cevap bulduğumuz detayına İndiğimiz kapsamlı bir röportaj gerçekleştirdik.

**** Öncelikle Ramazan Başkanım bizleri ,ekibimizi konuk edip ağırlamış olmanızdan dolayı teşekkür etmek istiyorum. Ramazan Acar kimdir kısaca bir sizi tanıyalım isterseniz sonrasında hem Memur-Sen hem de Eğitim Bir Sen ile ilgili bilgileri alalım.

—- Bizlere böylesine güzel bir fırsat tanımış olmanızdan dolayı teşekkür etmek istiyorum. Ben Ramazan Acar 1973 Balıkesir doğumluyum. İlkokulu köyümde Balıkesir Kepsut’ta ortaokul liseyi Balıkesir İmam Hatip Lisesi’nde okudum. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili Edebiyatı’nı bitirdim.1995 yılında burada Bursa İmam Hatip Lisesinde Yıldırım’da ,burada göreve başladım. 1995-2001 arasında Yıldırım’da, 2001-2013 arasında Osmangazi- Atatürk Lisesi’nde, 2013 sonu itibarıyla Nilüfer’de Özlüce-Nurettin Topçu İmam Hatip Lisesi’nde çalıştım,sonra da 2014 Aralık’tan 2018 Aralığına kadar da Nilüfer İMKB Fen Lisesi okul müdürü olarak görev yaptım.Eğitim yönetimi alanında yüksek lisansımı tamamladım.Aynı zamanda uzman öğretmen Başöğretmenlik  kariyer sistematiği  içerisinde Başöğretmen olarak devam ettim Mesleki kariyer anlamında böyle.

ÖZELDE BURSA’MIZIN,GENELDE TÜM TÜRKİYE’MİZİN..!!

Sendikal olarak da 1990 yılında Memur-Sen’e bağlı  Eğitim Sen üyeliği.2002’den 2018’e kadar yönetim kurulu üyelikleri ,başkan vekillikleri dahil 2018 Kasım’ından bu yana da şube başkanı olarak devam etmekteyim. 2022’nin Ekim’inde 7. Olağan kongrede  ikinci kez şube başkanı seçildim. Ardından da Temmuz ayı itibarıyla  Memur Sen Bursa İl Temsilciliği görevi  bize emanet edildi. Memur Sene bağlı 18 tane şubemizin Eğitimden Sağlığa, Diyanetten Enerjiye başkanlarımızın teveccühü ile Ortak konsensüsle Memur Sen İl temsilcisiyiz, aynı zaman da. Memur Sen temsilcisi olduğumuz için aynı zamanda  iş kollarımızın da soru ve cevapları, sorunları, kurum ziyaretleri, kurum yöneticilerine iletilmesi gereken hususlar ,asgari nezaket çerçevesinde arz -talep dengesi içerisinde yerine getirmeye çalışıyoruz  Özelde eğitim, genelde tüm memurların. Özelde Bursa’mızın genelde de Türkiye’mizin eğitim memur ve memur sendikacılığı gündemini takip etme bunun yanında da Dünya gündeminde var olan sosyal olaylara karşı savaş- soykırım özellikle son gündem Filistin biliyorsunuz mazlum halkların her zaman yanındayız.

TOPLUMSAL AÇIDAN DA GÖREVİMİZİ İFA ETME GAYRETİNDEYİZ..!!

Netice itibariyle biz özelde çalışanların sosyal hakları, özlük hakları ile ilgilenirken genelde toplumsal olaylar açısından da insanların özgürlük alanlarının geliştirilmesi çabası içerisindeyiz. 28 Şubat’ı yaşayan ülkemizin tekrar anti demokratik ortamlarda olmaması için, 2007’deki Cumhurbaşkanlığı seçim krizi dahil olmak üzere,2013’teki Gezi Parkı olayları dahil  olmak üzere, 2016’daki meşhur Fetö Kalkışması, 15 Temmuz başarısız darbe girişimi dahil olmak üzere, alanlara ilk inen sendika ilk inen Sivil Toplum Örgütü olmamız hasebiyle toplumsal açıdan da görevimizi ifa etmeye çalışıyoruz.

“İYİLİĞİ ÖNERMENİN ,KÖTÜLÜĞÜ ÖNLEMENİN”

İZ DÜŞÜMÜ BİR SENDİKACILIK YAPIYORUZ..!!

Özelde Eğitimciler genelde de tüm Memurlar açısından baktığımızda 800 civarı kazanımız vardı yeni toplu sözleşme süreci ile beraber bu binin üzerine çıktı. Tabii bunlar herkesin doğrudan kendilerine dokunan bir durum değil. Örneğin siz sağlıkta çalışıyorsunuz sizi ilgilendiren konu bu tarafta eğitimci için eksikmiş gibi gözükse de totalde baktığınızda ciddi bir kazanım. Eğitimciler açısından özellikle baktığınızda 2023’ün Ocak ayından  itibaren emekli arkadaşlarımızı doğrudan ilgilendiren 3600 ek göstergenin 1 derecedeki tüm eğitim çalışanları açısından önemli bir kazanım emekliliğe ciddi bir katkıları var. Ayrıca kariyer sistematiği  dediğimiz meslek kanunu içerisinde yer alan 3600 ek göstergeden hariç olarak 2500 lira uzman öğretmenlere ek ödeme, 5.000 lira da başöğretmenlere ek ödeme iyileştirme sağlandı.Cumhurbaşkanlığı açıklaması ile seçimlerden 10 gün kadar önce 8.000 küsür TL’lik bir seyyanen zam sağlandı, bir miktar nefes alındı. Ama yeterli mi?  Değil. Bu noktada bizim özellikle özlük hakkı ve ekonomik anlamdaki gelir seviyesi anlamında Tüik’in kendi açıkladığı yoksulluk sınırının altında olmaması bizim temel prensibimiz yaklaşımımız bu. Bunu tabii gerçekleştirebildiğimiz yerler var gerçekleştiremediğimiz yerler var iş kolları anlamında söylüyorum. Temel yaklaşımımız şu; devletle ,milletle, memleketle ,insanlarımızla sıkıntısı olmayan bunların değer yargılarına karşı kin, nefret ya da herhangi bir antipati beklemeyen insanlarla her platformda bir araya geliriz her ortamda çalışmalarını destekleriz ama bizim kurucu genel başkanımız merhum Mehmet Akif İnan’ın  bir sözü var diyor ki;”Biz mücadelemizi sadece kendimiz gibi düşünenler için değil ,İsterse benim düşüncemin tam zıttı olsun o insanlara da hayat tanınması taraftarı olarak yapmak istiyoruz”, temel yaklaşımı. Gerekçesi ise şu; saygı duyduğu toplumun değer yargılarına inançlarına saygı duyduğu ölçüde onun da kendine göre düşünce dünyası olabilir. Ona da saygı duyulması ona da Hayat hakkı tanınması taraftarıyız.Bursa’daki kamu çalışanlarının yaklaşık %65’ine civarında bir temsiliyetimiz  var. Bütün iş kollarında yetkili sendikalar Sağlıkta Özelde özlük hakları genelde şiddete yönelik karşılaşılabilecek sorunlar karşısında ,Büro iş Kolumuzda SGK’da İŞKUR’da Tüik’te,Adliye’de, değişik yerlerde çalışan memurların özlük haklarını iyileştirme konusunda, Diyanet’te çalışan imamlarımızdan müftülüklerimizde çalışan memurlarımıza  Işie oradaki murakıplarımıza kadar.Belediye İş kolunda çalışan memur-sen üyelerimizin özellikle kadroya geçilmesi konusunda ciddi bir kazanım elde ettik. 400 binin üzerinde arkadaşımız kadroya geçti.Yine enerji iş kolumuzda çalışan kardeşlerimizin özlük hakları ,Bayındır İş kolunda çalışan arkadaşlarımız, Kültür İş kolunda çalışan arkadaşlarımızın, Tarım -Orman sektöründe çalışan memur kardeşlerimizin haklarının iyileştirilmesi noktasında mücadeleyi büyütme  gayreti içerisindeyiz.Kazanım anlamında söylüyorum. Biz uyarı, kınama, aylıktan kesme, kademe ilerlemesi cezası gibi disiplin suçları karşısında üyemizin tabiri caizse gönüllü avukatlık hizmeti savunmasını sağlama anlamında disiplin kurul toplantılarına yetkili sendika olmamız asabi ile üyemizi savunma anlamında katılıyoruz.

*** Başkanım öylesine güzel bir giriş geniş bir anlatım gerçekleştirdiniz ki bizim sormayı hazırladığımız 5-6 sorumuz bu anlamda boşta kaldı. Öğretmenlik Meslek kanunu ,eksikliklerin tamamlanması anlamında ciddi soru geldi.

GÖREV TANIMLARININ YAPILMASI LAZIM..!!

—- Hemen ona  cevap vereyim öğretmenlik meslek kanunundaki bize göre ciddi eksiklik şu; Görev tanımlarının  mutlaka yapılması lazım. Aday Öğretmen, Öğretmen, Uzman Öğretmen ve Başöğretmen ile ilgili aradaki mesafeler çok uzun bekleme süreleri çok uzun bunlar ortalama 3 ila 5 yılı geçmeyecek şekilde planlanmalı. Şu an sadece uzman öğretmenle başöğretmenlik katsayı ile ödeme yapılıyor. Aday öğretmenle öğretmene de onlara da bir katsayı verilmeli ki onları da teşvik edici olsun. Tabii aradaki makas açıldığında çalışma barışını da etkiliyor.Diğerleri gibi değil ama katsayı oranında 1000-1500 lira gibi katmanlar koyarak bunun emekliliğe de yansıyacak düzenlemeler de konulması lazım. Askeri’yede uzman çavuş kıdem aldıkça ona göre emekli oluyor ama bizde öyle değil Başöğretmen olarak emekli olamıyoruz,şu anki düzenlemede bunun da düzenlenmesi lazım. Yani kazanılmış hakkın emekliliğe de yansıması lazım. Burada 3. olarak yöneticilerle ilgili düzenleme yok, mesela meslek kanunu’nda. 30 sene 40 sene okul müdürlüğü yapıyorsunuz öğretmen olarak emekli oluyorsunuz  o da doğru değil.

****Başkanım  öğretmenlerimize yapılan saldırılar şiddetle ilgili birçok soru geldi. Tam siz bu konuya gelmişken sorayım dedim.

—- Bizim teklifimiz 4 yıldır meclisteki eğitim komisyonunda bekliyor. Biz bunu muhataplarımıza  anlatmış olmamıza rağmen maalesef talihsiz olaylar yaşıyoruz. Bu meslek kanunu ile ilgili Anayasa Mahkemesi bir düzenleme istedi hükümetten dedi ki “bununla ilgili bir düzenleme yapın” bu aslında bizim için bir fırsattı. Bizim 82 maddeyi içeren, Kamu kaynaklarına da açık bir teklifimiz var. Eğitim Bir Sen Genel Merkezi sitesinde, Yayınlar bölümünde. Hatta Google’a da sorsanız Eğitim Bir Sen’in meslek kanunu önerisi  diye orada da çıkar.

***Başkanım yeni öğretim yılı  hazırlıkları ile  ilgili bunun bütün çalışanlara  ödenmesi ile ilgili birçok soru gelmiş. Bu konuyla ilgili neler söylersiniz?

MEB’İ İLGİLENDİREN ÇALIŞANLARIN TAMAMINA ÖDENMELİ

—- Bizim bu yönde de teklifimiz var.Ama tabii bu kanun ilk düzenlenirken,biz de şöyle sınıflar var.Eğitim öğretim hizmetler sınıfı ,var ağırlık olarak öğretmenleri kapsayan bir sınıf bu. Genel idari hizmetler sınıfı var,yöneticileri ,şefleri, şube müdürleri, memurlar ,veri hazırlama görevlileri.Sonra yardımcı hizmetler sınıfı var, hizmetli kardeşlerimizi kapsıyor. Bir de teknik hizmetler sınıfı var, Teknikerler ve Teknisyenleri falan kapsıyor. Biz istiyoruz ki özellikle burada yardımcı hizmetler sınıfı genel idari hizmetler sınıfına  alınsın ve burada sene başında Eğitim öğretime hazırlık ödeneği Milli Eğitim Bakanlığı’nı ilgilendiren çalışanların tamamına ödensin. Bu teklifimiz var ama bir türlü aşamıyoruz ilk yasal düzenleme yapılırken eğitim öğretime hizmetler sınıfına ödenir diye bir hüküm koymuşlar. İnşallah önümüzdeki İdari kurullarda, toplu sözleşme sürecinde bunun gerçekleşmesi için çalışacağız.

*** Başkanım yine zorunlu hizmet affı ile ilgili gelişmeler var mı diye sormuş soru sahipleri?,

ZORUNLU HİZMET AFFI YAPILDI ASLINDA..!!

—- Zorunlu hizmet affı yapıldı aslında. Bakanlığımız bu sene zorunlu hizmete tabi öğretmenlerle ilgili olarak görev başlama süresini yeniledi. Ama şöyle bir şey yaptı. Bakanlık 2016 yılındaki  bu meşhur 15 Temmuz Fetö kalkışmasının  öncesinde sözleşmeliliği  kaldırmıştı kamuda. Özellikle Milli Eğitim’de sözleşmeli  öğretmen almıyordu.Fakat  2016’da 23-24 ilde öğretmen istihdamı temininde zorluk çekildiği için bir sözleşmeli uygulaması getirmek istedi. Önce 4+ 2 yıl  yani 6 yıl şeklindeydi.Sonra  3+1, 4 yıla  düşürdü bunu. Bu süreçte de diğer kurumlarda  süresiz sözleşmeliler vardı. Diğer kurumlarda süresiz sözleşmeliler vardı.Bizim Milli Eğitim’de 3+1 yıl toplam 4 yıl çalıştığında kadroya geçiyorsun işleyiş öyleydi.Diğerlerini bizim yanımıza getirdi .Biz diyoruz ki; meslek kanunlarında atama modeli olarak 657 sayılı devlet memurları kanununun , 4/A maddesine göre atanan eğitim- Öğretim faaliyetlerini yürütmek üzere yetiştirilmiş, bu konuda yetkin, yeterliliği olan meslektaşlarımız öğretmen diye tanımlanır İfadesi yer alsın ki orada atama modeli olarak da belirlenmiş olsun.Özel sektördeki meslektaşlarımızı da kapsasın. Çünkü özel sektörde şöyle bir şey yaşıyorsun. Yani asgari ücreti  oluyor haklarını koruyamadığı için değişik sektörlerden eğitim öğretim faaliyetine yatırım yapanlar ikinci  plana atıyorlar bu sefer arkadaşlarımız kamuya geçmek için bir yığılmaya sebebiyet oluyor.300 bini geçmiş atanamayan öğretmenler diye bir şey var bu ülkede. Arz-talep dengesi hazırlanamamış, zamanında iyi düzenlenememiş, Dolayısıyla bunun da önünü ciddi manada keseceğini ve rahatlatacağını düşünüyoruz. Dolayısıyla Sözleşmeli öğretmenlerle ilgili olarak af meselesi yapıldı.Ama şu an tek problemimiz şu eş durumundan tayin olamıyorlar.Birisi Ankara’ya birisi Antalya’ya atanabiliyor o süreyi tamamlamaları gerekiyor  3 Yıl.  Artı 1 yılda da Antalya’nın zorunlu hizmete tabi bölgesi  varsa da oraya atanıyor.4. yılın sonunda anca eşinin yanına gidebiliyor. Burada düzenlemeler çalışmalar var. Biz istiyoruz tabii bunu.

MÜLAKAT YAPILACAKSA DAHA ÖNCELERİ YAPILMALI..!!

Mülakat son dönemde  yapılmamalı mülakat şayet gerekliyse bu arkadaşlarımız kardeşlerimiz fakülteye başlarken fakültede okurken bu tür şeyler olması lazım. Şu an bakanlığımızın düşündüğü 45 dakika mülakat yapacağız ,15-20 tane şehrimizde mülakat merkezleri kuracağız, bu çok sürdürülebilir şeyler değil.Bunun hem toplumda hem vicdanlarda ciddi sıkıntılara neden  olacağını düşünüyoruz. Dolayısıyla kamuya açık kaynaklarda da bizim mülakatla ilgili görüşümüz açık ve nettir. Dolayısıyla o bağlamda mülakatın öğretmenler açısından uygulanabilirliğini doğru bulmuyoruz. Ama spesifik anlamda yönetici yapacaksanız elbette bir miktar mülakat gerekebilir,çünkü onun yetkinliğini ,yeterliliğini görmek açısından ihtiyaç görebilirsiniz. Cumhurbaşkanımızın da söylediği gibi yani.

***Geçtiğimiz günlerde Cumhuriyetimizin 100 Yılı kutlandığı ,bu anlamda sizin de bir öğretmen olarak yorumlarınızı almak isteriz.

TÜRKİYE YÜZYILI VİZYONU İLE NİCE 100 YILLARA..!!

—- Ben edebiyat öğretmeniyim. Cumhuriyet kelimesinin, halka yakın, halkın içinden olduğu kısmıyla da ilgiliyiz. Dolayısıyla halk olarak da Cumhuriyetin 100.yaşını  kutlamış olmasından  büyük onur,kıvanç duyuyoruz. Gelecek yüzyılın da, Cumhuriyetin 2. yüzyılının da, Türkiye yüzyılı, vizyonu  çerçevesinde muasır medeniyet seviyesi neyse, eğitimden sanayiye ,sağlıktan savunma sanayine bütün sektörlere kadar ülkemizin gelişmesi için mücadele ederek eğitimciler olarak memurlar olarak bizim üzerimize  düşen görevleri yapacağımızın bilinmesini arzu ederiz. Dolayısıyla nice yüzyıllara ermesi temennisiyle cumhura yakın Cumhuriyetimizin nice yüzyıllara ermesini  temenni ediyorum.

*** Ve son olarak Filistin. Bu konuda da sizler çok hassassınız. Değerli başkanım bu konuda neler söylersiniz? Röportajımızda bayağı uzadı son olarak da mesajlarınızı  alarak bitirelim  isterseniz.

ARTIK YETER…70 YILLIK İŞGALİN SONA ERMESİ LAZIM..!!

—- Şimdi şöyle teşbihte hata olmaz şöyle düşünün sizin bir eviniz var, evinizin 3 odası  var 2 odasına gelmiş birisi işgal etmiş sizi bir odaya hapsetmiş.Şimdi de buradan da çık-git  diyor. Aslında Filistin’in coğrafyasında yaşanılan bu. Bu hiç insani değil. Tüm dinler açısından baktığında da doğru bir şey değil. Birleşmiş Milletler’in bir an önce bu işe dur diyecek bir adım atması gerekiyor.Biz üzerimize düşeni yapıyoruz biz itirazımızı geliştiriyoruz, buz ediyoruz, eylemlerimizi yapıyoruz,yürüyüşlerimizi yapıyoruz, mitinglerimizi yapıyoruz, konvoylarımızı oluşturuyoruz ,kamuoyunu diri tutma çabasındayız ama bunun çözümü tabii ki diplomasi ile beraber kalıcı barışa dönüşmüş olması. Aksi takdirde savaşa geliyor iş tekrarlanıyor.Bu bağlamda Ortadoğu’yu ateş çemberine çevirmek isteyen pek çok mihrakların cirit attığı ortamda biz orada 4 asırdan fazla Osmanlı himayesinde kalmış olan Kudüs ve Filistin Coğrafyası’nın barış içerisinde yaşadığını yaşanmasını sağlayan bir devlet geleneğinden geliyoruz, öyle bir milletiz. Dolayısıyla 70 yılı aşkın bir süredir devam eden  bu işgalin bir an evvel sonlanmasını lazım.İki devletli bir çözüm önerisini sunuyor Cumhurbaşkanımız. Kabul edilebilir bir çerçevede Filistin kanayan yaramız  ama bir sabah oraya da aydınlık gelecek inşallah.

ÇÖZÜLMEZ DENEN PEK ÇOK ŞEY ÇÖZÜLDÜ..!!

Bütün sorular ve sorunlar süreç içerisinde çözüme kavuşturulabiliyor.Dünden bugüne baktığınızda pek çok çözülmez denen şey işte kamuda kıyafet serbestliği, 3600 ek gösterge, gibi meslek kanununun hayata geçmesi şiddete yönelik düzenlemelerin gerçekleştirilmesi hepsi hayal gibi düşünülen şeyler di   bunlar.Enflasyon farkı oluştuğu takdirde bu çalışana ödenir hükmünü de eklememiz Eğitim Bir Sen’in Memur Sen’in kazanımı olarak hayata geçmişti.

Sonuçta tabii çözerse bütün sorunları Memur Sen’e bağlı tüm sendikalar çözer diyelim,biz kamu çalışanlarının  hayrına olan her şeyi  destekleriz şerrine olan her şeye kim olursa olsun itirazımızı gerçekleştiririz.Herkese Bursa’dan selamlarımı göndermek istiyorum. Diyerek konuşmasını tamamladı.

 

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ