Demokrat Zafer

ETNİK KÖKEN, DİN VE MEZHEPLER, GERİ KALMIŞ ÜLKELERDE, EMPERYALİZMİN TEMSİLCİSİ OLAN ÜLKELERİN SİLAHI OLDU.

Geçmiş dönem PM üyesi Güler Buğday makalesinde;

On yıllardır emperyalizm tezgâhlı ABD’de ve ikiyüzlü AB üyelerinin sömürü düzeni Asya da, Afrika’da ve Ortadoğu’da çok canlar yaktı.
Ülkeleri sömürebilmek ve doğal kaynaklarına sahip olup sömürü ve talan düzenlerini kurabilmek için ülkeleri barbarca kana buladılar.
Masum çocukları öldürüp yâda ana babasız ve kimsesiz bırakarak dünyayı cehenneme çevirdiler.
Ne yazık ki bizler her zaman emeperyalizme ve sömürü düzenine karşı çıkan sol ideolojiye bağlı devrimci gelenekten gelen ve nesli tükenen insanlar olarak bu tür vahşetlere karşı çıktık ve çok bedeller ödedik.
Ülkemizde de emperyalizmin korumasındaki iktidarlar, çıkar gurupları ve cehaletten beslenen, Siyasal İslam’ın temsilcisi şeriat isteyen cemaat ve tarikatlar, dünyadaki silah ve uyuşturucu baronlarından beslenip bu vahşeti uygulayanlara piyon oldular.
Dünyayı kana bulayan bu cehennem zebanilerinin yayılmacı, faşist, gaddar ve kara vicdanlı muktedirlerin güdümündeki iktidarlar en başta kendi ülkelerinde yaşamları karartıp, yoksulluğu kadere dönüştürüp halkları ötekileştirerek düşmanlığı tek yöntem olarak uyguluyorlar!!!!
Ülkemizde de, dünyada da bu çıkar ve sömürgeci grupların ve insanlık düşmanlarının kullandıkları en önemli silah din, mezhep ve etnik köken farklılıkları oluyor.
Ayrıca ülkelerinde kurdukları soygun ve talan düzeni ile kendilerini ve çevrelerini varsıllaştırma uğruna demokrasiyi katledip, yargıyı yok edip, cehalete prim vererek dünyadaki bu canilerle işbirliği yapanlar tüm katliamlara ve yayılmacılığa sebep oluyorlar.
Günlerdir canlı olarak izleyip çaresiz kaldığımız Filistin halkına karşı İsrail’in Gazze’de uyguladığı katliama sebep olan Hamas’ın da diğer terör örgütleri gibi barışı engelleyen dinci bir terör örgüttü olduğu hepimizin malumudur.
Terörist Hamas’ın barışa karşı oluşu ve saldırgan tavrı asla Filistin halkına yarar sağlamadığı gibi yayılmacı İsrail’e olanak hatta haklılık (!) sağlamaktadır.
Günlerdir tüm dünya katliama dönüşen, masum insanların ve sivil halkın üzerine yağan bombalarda ölen parçalanan ve yerlerinden sürülen çaresiz insanların yok oluşunu utanmadan ve umursamadan izliyor.
İzlemekle kalmıyor sömürünün ve emperyalizmin temsilcisi ABD bu vahşeti onaylıyor ve bazı batı ülkeleri ile birlikte destekliyor.
En acınılası ve utanılası durum ise halklarını sömürerek petrol zengini olan Tüm Müslüman (!) Arap ülkelerinin aczi ve zavallılığıdır.
Gerçi bizdeki çakma kabadayılarında onlardan pek farkları olmadığını görüp üzülüyoruz ancak gereken muhalefeti yapamıyoruz!!!
Gördüğümüz ve canlı olarak izlediğimiz vahşet; teröre karşı mücadele ediliyor görüntüsünde yayılmacı ABD destekli İsrail’in bırakın insanlığı; savaş hukukuna bile uymadan hastaneleri, camileri ve tüm yaşam alanlarını bombalayarak işgal ve toprak gaspı mantığını taşımaktadır.
Tüm dünyada, Emperyalist ABD’nin ve özellikle AB’deki inanılmaz iki yüzlülükleri her yerde karşımıza çıkıyor.
Hamas terörüne karşı çıkan ama İsrail’in uyguladığı katliamlardaki savaş suçlarını da dile getiren kim varsa hedef alınıyor.
İnanılmaz bir şekilde bazı Avrupa ülkelerinde Filistin’le dayanışma gösterileri yasaklandı.
Ülkemizde de çoğunlukla sapla saman bir birine karışıp şeriat özlemcileri ve barış yerine Cihat isteyen gerici ve bağnazların gösterilerine sahne oluyor.
Ülkemizdeki 21 yıllık Tek Adam zihniyetini ve uyguladığı faşist yöntemleri asla savunmam çünkü demokrasiyi, hukuku ve insan haklarını gasp ettiler.
Tüm varlıklarımızı yok edip, haklarımız açlığa mahkûm ederken saygın ve koruyucu değerlerimizi kirlettiler.
Ancak bizleri demokrasi ayıplısı ve yasaları uygulamadığımız için haklı olarak eleştiren, kınayan ve tavır koyan AB üyesi ülkeler, İsrail’in uyguladığı katliamlara karşı yandaşlık yaparak bu ilkel tavrı nasıl izah edebilecekler gerçekten merak ediyorum?
SON SÖZ:
İsrail’in barbarlığında yaşanan ve Filistin halkına, masum insanlara, sivil halka ve özellikle çocuklara yaşatılan insanlık dışı olaylara seyirci kalamayız ama bizlerde ikiyüzlü davranamayız!!!
Senelerdir Tek Adam diktatoryasının özellikle iç politikada kullanmak ve koltuğunu korumak amaçlı özellikle seçim süreçlerinde terör bahanesi ile Suriye’nin topraklarında ne işi var?????
Hangi hakla oradaki rejimi veya iktidarı mezhep düşmanlığından dolayı değiştirmek ve kendi dinci anlayışını ülkede kalıcı kılmak için kendi evlatlarımızın ölümüne sebep olunuyor????
Dostlar, Yoldaşlar ve Canlar, unutmamamız gereken temel ilke şöyle olmalıdır:
Bizler ülkemizde yabancı güç ve asker istemediğimiz gibi Suriye’nin de, başka devletlerinde ülkelerinde yabancı asker istememe hakları olduğudur.
Onun için Dünya Lideri Atamızın “YURTTA BARIŞ DÜNYADA BARIŞ” sözleri vazgeçilmezimiz olmalıdır.
Sevgiyle saygıyla, eşit yurttaşlar olarak barış ve kardeşlik duyguları ile insanca, onurluca, özgürce, haksızlıklara ve hukuksuzluklara izin vermeden yaşayalım ve yaşatalım.
Yasakların ve despotismin gölgesinde namuslu ve yürekli gazetecileri kutlarken, doğruları ve gerçekleri yazdıkları için tutsak olan gacetecileride saygı ve miinnetle selamlıyorum..
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ