Haftanın en fazla zamanını iş yerine geçiren biri nasıl çalışan olmaz?

GÜLSÜN ARSLAN / BURSADA BUGÜN 

Çalıştaya, Staj ve Çıraklık Sigortası Mağdurları Federasyonu Başkanı aynı zamanda Sosyal Güvenlik Müşaviri Murat Bal da katıldı.

Toplantıda, 3308 sayılı kanun kapsamındaki mağduriyetlerin yaşandığı zorluklar ve adaletsizlikler ayrıntılı bir şekilde ele alındı.

Bursa Staj ve Çıraklık Sigortası Mağdurları Başkanı Taner Tuncer’in konuşmalarından satırbaşları;

“Saygıdeğer misafirlerimiz, derneklerimizin çok değerli üyeleri, basınımızın güzide temsilcileri, sevgili hanımefendiler ve beyefendiler bir kez düzenlediğimiz Bursa Star ve çıraklık mağdurları çalıştaya hepiniz hoş geldiniz. Bugün gerçekleştireceğimiz çalıştayımızın hepiniz için hayırlı olmasını diliyorum. Bugün burada bir araya gelmemizin nedeni geçmişin üç bin üç yüz sekiz yılı yasa mağdurları ile ara eleman sıkıntısı yaşayan sanayicilerimizin, esnaflarımız ile istişare ederek birlikte bir rapor hazırlamak, çalışmak bakanlığına sunmaktır. Aynı zamanda stajyer ve çırak federasyonunun birinci genel kurulunun oluşturulması olarak akışımıza devam edeceğiz.

“GÜNÜMÜZÜN EN BÜYÜK SORUNU ELEMAN SORUNU”

Günümüzün en büyük sorunlarından biri ana eleman sorunu olduğunu hepimiz biliyoruz. Üretim yapan işletmelerde, sanayicilerimizin ve esnaflarımızın kanayan yarası olarak gün yüzüne çıkan ara eleman sıkıntısı ve çırak sıkıntısı gün geçtikçe kroni devam ediyor. Tam da bunu tam da bu noktada meslek gişelerinde çınar, meslek okullarının önemli bir önemi bir kez daha ortaya çıkmaktadır. Meşrep çeşidi ve çıraklık okullarının teşviki konusunda bir adım atılmalı ve sanayinin can damarı olan ara eleman koltuk yeridir.

“STAJ VE ÇIRAKLIK SURELERİNİN EMEKLİLİK HAKLARINA DAHİL EDİLMESİ GEREKİYOR”

Staj ve çıraklık sürelerinin emeklilik haklarına dahil edilmesi, gençlerin geleceği ve ülke ekonomisinin önemli bir adımı olacağı kanısındayız. Bu mağduriyetin birlikte çözeceğimize inancımız tamdır. Çalıştayımıza katılarak desteklerini bizden esirge protokol mensuplarına saygıdeğer misafirlerimize federasyon çatısı altında bu çalıştayda bizlerden desteğini esirgemeyen tüm mağdur arkadaşlarımıza ve federasyon derneklerimize gönülden teşekkür ediyoruz. Ayrıca çalıştayımızı gerçekleştirdiğimiz bu salonun tahsisi konusunda bizlerden desteğini esirgemeyen Nilüfer Belediyesi Başkanımız sayın Turgay Erdem’e teşekkürlerimizi sunuyoruz. Saygılarımla”

Bursa Staj ve Çıraklık Mağdurları Derneği Başkan Vekili Yücel Taşkın’ın konuşmalarından satırbaşları şöyle;

“Protokol üyeleri, değerli misafirler ve değerli üyelerimiz, çok değerli basın mensupları, Bursa staj ve çırak mağdurları derneği birinci çalıştayına ve federasyonumuzun birinci genel kuruluna hoş geldiniz. Yaklaşık sekiz sene önce Ankara’da bir dernek ile başladığımız ve şu anda on altı dernek ve bir federasyon ile devam ettiğimiz mücadelemize staj çıkarttık. Dört Afrika tarihi Başlangıç olduğu sloganıyla çalışmalarımıza devam ediyoruz. Ve hakkımız verilene kadar da devam edeceğiz. Bin dokuz yüz seksen altı senesinde çıkan üç bin üç yüz sekiz sayılı meşrep yasası ile oluşan geçmişi ve geleceğin meslek lisesi ve meslek okulları mağdurlarına daha da mağduriyet yaşatmaktadır.

“MÜCADELEMİZE DEVAM EDECEĞİZ”

Meslek erbabı ve sanayicilerin mesleki ara eleman arayışının zirveye çıktığı bir dönemde meslek lisesi, memleket liselisi diyor. Meslek okulları memleket meselesi diyorsa bir bin fabrika ve atölyelerde zorunlu çalışmalarında ellerine verilen sigorta kartlarında yazan ilk işe giriş tarihinin ve e-Devlet’in ilk işe giriş dört A dairelerinin bu çocukları tarihlerine ayrılmasını istiyoruz. Mücadelemizin sonucuna varana kadar tam mücadele edeceğiz.Bu vesileyle Bursa Derneği’mizin birinci çalıştayı ve federasyonumuzun birinci genel kurulu hayırlara vesile olsun diliyorum. Saygılarımı sunuyorum”

Sosyal Güvenlik Müşaviri Ali Duman’ın konuşmalarından satır başları şöyle;

“Beni davet ederek onurlandıran federasyonu başkanı sayın Murat Bal’a cok teşekkür ederim. Hakkını nasıl alacağını bilen, attığı adımı doğru atan bütün mağdurlara hayırlı akşamlar diliyorum. Mağduriyet kötü bir şey değil. Mağduriyet aranması gereken özel bir şey. Bir haksızlık varsa hakkı istemeyi bilmeli insan. Işte biz hakkı doğru yerde nasıl işlenir onun için buradayız. Vaktimiz az her zaman çok fazla zamanımız olmuyor. Gönül ister ki hep bir araya gelelim. Her zaman bir araya gelelim. Çok STK’lardan da talepleri oluyor. Ama işte Sayın Murat Bal bizim kadim bir dostumuz. O gidiyoruz deyince bizim hayır deme şansımız olmuyor. Onun için özel programlarımızı bıraktık. Murat başkanın vesilesiyle  buraya geldik. Geldik özel bir gayret için geldik. Geldik meclisin açılmasına günler kala. Bir hafta gibi bir zaman kala biz buradayız demeye geldik.

“EMEKLİLERİN DE HAK MAĞDURİYETİ VAR”

Biraz önce Habertürk’teyim. Sağ olsunlar burada bir organ hazırlığı var. Bir programı vardı bugün Ankara’da. Biliyorsunuz emekliler de bir hak mağduriyeti var. Onlar da haklarını talep ediyorlar. DİSK’in programına yer verildi ama tabii ki bizim buradaki toplantımız belki Biliyorlardı belki bilmiyorlardı. Hepiniz adına oradan Türkiye’ye haykırdık. Dedik ki Bursa’dayız. Çalışıyoruz. Gazeteci arkadaşlar da açıklamalarını yaptılar. Burada hep söylediğimiz bir şey var. Hepimiz buradakilerin birçoğu çırak, mesajlar. Şimdi biraz önce arkadaşımız konuşurken bir şey söylemişti. Dedi ki ben haftada üç gün iş yerindeydim. Hafta Beylikdüzü eğitim camiası olarak iki gün okul dedi. Üç günü iş yerindeyim dedi. Haftanın en fazla zamanını iş yerine geçiren biri nasıl çalışan olmaz? Siz bunu bayramlar gibi duydunuz mu? Ya öyle mi oldu oğlum evladım? Senin eğitim zamanın bitti. Hadi evine git diyen patron duydunuz mu Siz hiç duydunuz mu oğlum? Ben notunu verdim.

“ÇIRAKLIK VE STAJYERLİĞİN HAKKI VERİLMİYOR”

Bundan sonra eline tornavida herhangi bir çekiç almana gerek yok diyeni duydunuz mu? Hayır. Hiçbir zaman duyamazsınız. Çünkü Çıraklık  ve stajyerlik hakkı verilmeyen ucuz bir işçilik. Görüyorsunuz ki hakiki yıllar sonra sigorta da bile verilmiyor Şimdi bugün insanlar sosyal güvenlik sistemiyle doğruları, yanlışları merak ediyor. Sosyal Güvenlik Kurumu’nun iki bin on dokuz yılından beri ev yaptığı en önemli konu ne biliyor musunuz? Bir çalışma gerçekten fiili mi değil mi? Yani bir kişi bir şehirde çalışmış mı çalışmamış mı? Eğer bir çalışmak bu çalışmaları iptal edelim. Günleri saymayalım. Emeklilik için çalışmaya devam etsinler. Peki ben sizin huzurlarınızda soruyorum. Çırak mesaj verilişi yerine geçen çalışması, fiili mi değil mi? O içeriğinde alın teri dökmeyen var mı? Yok. Sigorta kartını cüzdanına koyup bu benim hayat garantim demeyen var mı? Yok. Aradan otuz sene geçmiş. Niye kabul edilmiyor? Cevap yok. Neden? Çünkü sistem demiş ki, çırak ve stajyer, çocuk çocuk çocukları bir bir çocukken okumayı öğrendik. Biz çocukken adam olmayı, büyük olmayı, alın teri dökmeyi iş yerinde çalışmayı öğrendik. Işte çırak mesailerini karşısında bize hayatı kazandırdı. Mesleği kazandırdı. Emeği Iş gücünü kazandırdı. Hatta parayı kazandırdı. Ama emeklilik kazanılmasın diye kırk sene önceki yasaları kaldırıp önümüze direniyorlar. Ve diyorlar ki bu yasalarda bu haklarınızı alamamışsınız. O zaman bu hak çiğneyen yasalar değiştirilmeli. O zaman bu yasalar yeniden düzenlendi Onde biri, yirmi senede sürekli sosyal güvenlik yasalarında iyileşmeler oluyor, bazen de bozulmalar oluyor. Ama bin dokuz yüz elliden gelen destekler kanunu bin dokuz yüz altmışlardan gelen devlet memurluğu kanunu bin dokuz yüz yetmişten gelen mağdur kanunu hep aynı değil. O zaman üç bin üç yüz sekiz sayılı, çırak kanunla aynı kalmamalı. Bununla alakalı yapılması gereken düzenleme çok kolay ve basınç çıkar. Alın teri döker, o an iş yerinde bulunan hiçbir zaman patronu öğretmen olmayan, hiçbir zaman arkadaşları okul arkadaşı olmayan, ay sonunda bir ücret alan çalışanların hiçbir şekilde bu konudaki hakları mağdur edilmemeli. Ve biz buradan sizin huzurlarınızda en büyük yetkililere sesleniyoruz. Sosyal güvenlik alanındaki en büyük mağduriyetlerden bir tanesi olan çırak ve stajyerlerin alın terini verin. Hakkını bu vatandaşlarımızın mağduriyeti artık son olsun Ekim ayında mesajlar verip bayramı olsun diyorum. Hukukumuzu anlatıyoruz her yerde. Her platformda gerek başında, gerek gazetede, gerekse bir araya geldiğinde tabii her şeyi ben söylerken benden sonraki konuşmacı dostlarıma fırsat kalmaz. Mücadelemize devam edeceğiz diyerek sözlerimi noktalamak istiyorum.”