GÜLER BUĞDAY, “MUDANYA VE GEMLİK’TEKİ” KİTAP FUARLARINDA NEDEN YOK SAYILIYOR?
BU YAPILAN SAYGISIZLIK, HADİSİZLİK VE HAKSIZLIK OLMUYOR MU??????? BURSA’DA YAŞAYAN, 5 ROMAN VE BELGESEL YAZAN, 6 YIL SÜRESİNCE “BURSA BAĞIMSIZ” GAZETESİNİ ÇIKARAN VE BİNLERCE MAKALESİ OLAN GÜLER BUĞDAY, “MUDANYA VE GEMLİK’TEKİ” KİTAP FUARLARINDA NEDEN YOK SAYILIYOR?????
Ben Güler Buğday olarak asla, şan, şöhret, takdir edilme ve reklam peşinde koşmam…
Beni herkes beğensin, alkışlasın ve sevsinler diye de asla uğraşmam.
Ben 74 yaşında sol/sosyal demokrat olarak yaşayan, sol değerlere, ait olduğum partime ve ideolojime ne ihanet ederim nede edenleri takdir ederim.
Hiçbir çıkar, ücret ve para karşılığında bugüne dek asla tek kelime yazmadım, aç kalsam bile yazmam.
6 yıl “Bursa Bağımsız” internet gazetesini hiç kimseden tek bir kuruş yardım ve bir tek reklam almadan kendi olanaklarımla çıkardım.
Hatta mümkün mertebe herkesi evimde ve balkonumda ağırladım ama kimseye kendimi ağırlatmadım!!!!!
Siyasette kimseye yaslanmadım.
Kimseyi kullanmadım.
Kimseden güç almadım.
Ömrümü okumaya, yazmaya ve elimi taşın altına koyarak yaşamaya çalıştım.
Bu partide kimse bilmez ama o kadar çok insan benim yazımın altına ismini koyup veya izin alıp yada yardım isteyip kalemimden ve bilgi birikimimden yaralandı ki anlatmak ve isimleri yazmak bana AR GELDİ…
Ama bu kadar Abla, Anne, Dost, Yoldaş olmama karşın hiç kimsenin aklına “Güler Buğday bu kitap fuarlarında neden yok? sorusu nedense gelmedi.
Hatta yüreğimde büyüttüğüm evladım olan Toprak Adam Orhan Sarıbal’ın dün Gemlik kitap fuarını anlatıp kutlarken bile mükemmel diye tanılaması karşısında gerçekten çok şaşırdım!!!!
Çünkü Barışa Ayna kitabımın imza gününde kendisine de bu şıklığı yapmış profilimde resimde görüldüğü gibi Erkan Aydın’la birlikte imzalamalarına olanak tanımıştım.
Mudanya Belediye Başkanının fanatizmini herkes gibi bende bildiğim için bugüne dek kendisini ayıplasam da dile getirmemiştim.
Ancak Gemlik Belediyesinin düzenlediği ve beni çok iyi tanımalarına karşın bu haksızlığı, duyarsızlık hatta saygısızlık yapmalarını yazma gereği duydum.
Benim kitaplarım; tarihe not düşecek kadar gerçekleri anlatan ve faşizme, dikta rejimlerine isyan eden kitaplardır.
İçte ve dıştaki tüm kötülere, soygunculara, yolsuzluk yapanlara ve siyaseti kirletenlerle, ülkeye ihanet edenlere kimselerin yazamadığı kadar gerçekleri anlatan kitaplardır.
Okuyanlar bilirler.
Güler Buğdaya bu haksızlık yapılabiliyorsa daha birçok hak eden yazara da yapılabiliyordur diye bu sefer yazmak gereği duydum.
Sevgiyle saygıyla, eşit yurttaşlar olarak barış ve kardeşlik duyguları ile insanca, onurluca, özgürce, haksızlıklara ve hukuksuzluklara izin vermeden yaşayalım ve yaşatalım
GÜLER BUĞDAY
ESKİ PM ÜYESİ VE SİYASET YAZARI.
Gazeteci Cihan Öztürk; “Evet son derece haklısınız, değerli, sol-sosyal, korkusuz kalemleri bu tarz etkinliklerde, Kitap fuarlarda biz okurlar görmek isteriz ki BEN Güler Buğday”ın kitaplarından “Barışa Ayna” kitabını okuyan, yazılarını takip eden biri olarak üzüntü duydum ve Sayın Orhan Sarıbal’ın fuarla ilgili paylaşım videosunu izledim !keşke “ablam”dediği kişi olan “Güler Buğday’ın da bu fuarda olmasını arzu ederdim” diyebilseydi ki Siyasi arenada Orhan Sarıbal’ın arkasında duran bir büyüğü, aynı zamanda siyaset de gerçek anlamda emeği geçmiş bir kişiden bahsediyoruz, Güler Buğdayın tek “Hatası” gerçekleri dile getirmesi, kimseye eyvallahı olmaması, korkusuz yazımlarıdır. Ben kendisinin kitaplarını Mudanya’mızda ki kitap fuarında da görebilseydim diyorum. Arkadaşlar kişisel bakmayıp değerlerimize sağken sahip çıkmak gerekir ,değer vermek gerekir diye düşünüyorum…”
Devrim Ercan; “Yazmak zor iştir. Öncelikle yürek ister, inandığın doğrular uğruna bir çok kişiyi karşına almak cesaretini göstermeyi gerektirir. Şahısların değil, doğruların üzerine yazılar kimilerini rahatsız eder, kimilerinin tansiyonunu yükseltir. Oysa orta yolu bulmak en kolayıdır. Kimsenin tavuğuna kış dememek, kimsenin suyunu bulandırmamak yada şahsi hesaplarını görmezden gelmek mutlu eder insanı. Değerli yapar da kimilerinin gözünde de. Ama vicdan devreye girer o vakit. Neden görmezden geldin, neden sesini çıkartmadın, neden duyguların doğrularının önün geçti diye yer kemirir dirayetli insanı. Sen bu kentin ve bu partinin dirayetli insanısın abla. Vicdanlı tarafısın. Senin kalemin ve düşüncelerin her zaman doğrular yazdı. Demek ki kimilerinin işine gelmemiş, kimilerini rahatsız etmişsin abla. Doğruyu savunan her daim kendisi ile kalırmış. Sen kendinle kalmayı göze alarak yazmaya devam et abla…”
Hülya Dink; “Yapılan etkinlikler boy göstermeden ziyade amacına hizmet etmeli diye düşünüyorum. Bursa da korkusuz kalem deyince ” Güler Buğday” der herkes .. Hele hele herkesi karşına alıp ” yüreğimde büyüttüğüm evlat” dediği Orhan Sarıbal’ in kendisini de bu fuarda görmek isterdim demesini arzu ederdim. Yaşarken değer bilmek çok kıymetlidir. Öldükten sonra bir kürek toprak atıp sızlanmanın kimseye bir faydası yoktur.” dedi.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KONULAR
ZİYARETÇİ YORUMLARI
BİR YORUM YAZ