İmam Hatip ve Meslek Lisesi Dayatması Devam Ediyor, Binlerce Öğrenci Açıkta!

Eğitim-İş Bursa Şube Başkanı Yeliz Toy yaptığı değerlendirmede; “Bursa’da LGS Yerleştirme Sonuçlarında Gelenek Değişmedi: İmam Hatip ve Meslek Lisesi Dayatması Devam Ediyor, Binlerce Öğrenci Açıkta!

Bursa’da lise yerleştirme sonuçlarına göre okul türlerinin taban puan ortalamaları ve boş kalan kontenjanlar birlikte değerlendirildiğinde ailelerin ve öğrencilerin öncelikli tercihlerinin akademik liseler olduğu halde meslek ve imam hatip liselerine isteksizce tercihlerde bulundukları açık bir şekilde ortaya çıkıyor.

Sınavla öğrenci alan Fen ve Sosyal Bilimleri Liselerinin taban puan ortalaması 447, Anadolu Liselerinin taban puan ortalaması 431 iken sınavla öğrenci alan Anadolu İmam Hatip Liseleri taban puan ortalaması 329, Mesleki ve Teknik Anadolu Liseleri için ise taban puan ortalaması 294 olarak gerçekleşmiştir. On binlerce öğrenci sınavlı bir okula yerleşmeye çalıştığı halde sınavla öğrenci alan Anadolu İmam Hatip Liselerinde 24, Mesleki ve Teknik Anadolu Liselerinde ise 27 kontenjan tercih edilmeyerek boş kalmıştır. Fen Liseleri ve Anadolu Liseleri’nin az sayıdaki kontenjanlarının tamamen dolmuş olması veli ve öğrencilerin öncelikli tercih ettikleri okul türünün Fen ve Anadolu Liseleri olduğunu ortaya koymuştur.

Adrese dayalı öğrenci alan sınavsız okullarda ise ilk yerleştirme sonucuna göre Anadolu Liseleri yoğun ilgi görürken İmam Hatip ve Meslek Liselerinde binlerce kontenjan boş kalmıştır. İmam Hatip Liselerinde 1717, Meslek Liselerinde 5823 olmak üzere toplam 7540 kontenjanın boş kalması bir yandan bu okul türlerine olan talebin yetersiz olduğunu ortaya koyarken diğer taraftan da yaklaşık olarak bu sayıdaki öğrencinin de ilk yerleştirmeler sonrasında herhangi bir liseye yerleşemeyerek açıkta kaldığı bir tabloya işaret etmektedir. Bursa’da binlerce öğrenci imam hatip ve meslek liselerini tercih etmeyerek kontenjanları boş bırakmış ve liseye yerleşememişken Bursa İl Milli Eğitim Müdürlüğü öğrencilerin ve ailelerin gerçek tercihlerini göz önünde bulundurarak okul türleri planlamasını gözden geçirmesi, imam hatip ve meslek lisesi dayatmasından vazgeçmesi gerekmektedir.

Adrese dayalı öğrenci alan Anadolu Liselerinde sınıf mevcutları 40’ın üzerindeyken yüzlerce dersliği imam hatip ve meslek lisesi inadıyla boş bırakmak Bursalı öğrencilere büyük haksızlıktır. Ek yerleştirmeler sonucunda da boş kalacağı ön görülen bu kontenjanlara komisyon eliyle zorla yerleştirilen öğrencilerin çoğunun da örgün eğitimden uzaklaşarak açık liseye geçiş yaptığı bilinmektedir.

Bursa İl Milli Eğitim Müdürlüğü okul türleri ve kontenjan planlamalarını yaparken tarikat destekli STK’lar ile ara eleman talebinin karşılanmasını bekleyen sanayicilere kulak vermek yerine yönünü öğretmenler odasına, akademiye, akıl ve bilime çevirmelidir.

Müsteşar Yusuf Tekin’in LGS Hedefleri Bakan Yusuf Tekin’e Enkaz Olarak Ulaştı

Ortaya çıkan puan ortalamaları ve boş kalan kontenjanlar birlikte değerlendirildiğinde Sayın Bakan’ın 2017 yılında dönemin MEB Müsteşarı olarak LGS sistemini anlatırken ortaya koyduğu “Kimse istemediği okula gitmeyecek” öngörüsünün boşa çıktığı açıkça görülmüştür. Kimse istemediği okula gitmeyecek vaadinin bugün geldiği nokta “kimse gidecek okul bulamıyor” olmuştur.

Sayın Bakanın müsteşarlığı döneminde LGS ’ye yönelik ortaya koyduğu yeni sistem öngörülerinin tamamı boşa çıkmış ve lise yerleştirmeleri bugüne içinden çıkılamayacak kadar karmaşık bir sisteme olarak gelmiştir.

LGS ’nin uygulandığı son 5 yılda %10’luk sınavlı okullar için zaten tüm öğrenciler sınava girmeyecektir diye ortaya konulan öngörüye rağmen her yıl sınava başvuran öğrenci sayısı 1 milyonun üzerine çıkmıştır. Herkesin evine en yakın okula gideceği vaadi de her gün on binlerce lise öğrencisinin servis ya da toplu taşıma araçları ile ilçe değiştirerek okula gittiği, velilere on binlerce liralık servis ve yemek gibi masraflar yüklediği gerçeğiyle beraber çökmüş durumdadır. Kimsenin imam hatibe zorlanmayacağı vaadini de 2018’de %12 olan imam hatip okulu oranlarının bugün %21’e çıkarıldığı gerçeği çökertmiştir.

2017 yılında Müsteşar Yusuf Tekin tarafından kurgulanarak 2018 yılında uygulamaya başlanan LGS, aradan geçen 5 yılın ardından kurgulayıcısının eline bir enkaz olarak geri dönmüştür.

Öyle anlaşılıyor ki Sayın Bakan Yusuf Tekin de LGS’den umudunu kesmiş, her yıl yayınlanan LGS raporlarını bu yıl yayınlamayarak enkazın boyutlarını kamuoyundan gizlemeye çalışmıştır.

Eğitim-İş olarak ezberci, rekabetçi, seçkinci ve hiçbir bilimsel dayanağı olmayan ikametgâh gibi bir ölçüte bağlanmış LGS ’nin ortaya çıkaracağı olumsuzluklar konusundaki uyarılarımızı yineliyor, MEB’e eğitim politikalarının belirlenmesinde yönünü akıl ve bilime çevirmesi çağrısında bulunuyoruz. ” dedi.