Demokrat Zafer

ESAT’MI, TALİBAN’MI BİZİM DOSTUMUZ OLABİLİR?

Geçmiş dönem CHP Parti Meclis Üyesi Güler Buğday’dan enfes bir tespit! Buğday;

Son yıllarda ülkemizi ve yaşamımızı derinden etkileyen iki ülke ve onları yöneten liderlerinin uygulamalarını ve son kararlarını doğru değerlendirmeliyiz.
Laik çağdaş ve sosyal bir hukuk devleti olması gereken Türkiye Cumhuriyetinin bireyleri olarak bu ülkeler ve liderlerinden hangisiyle dost olabiliriz?
Uzatmadan aynı anda Afganistan’a çöken bağnaz ve barbar Taliban ile Emperyalist amaçlarla ülkesi paramparça edilen komşumuz Suriye’nin Başkanı veya lideri Beşar Esat’ın son uygulamalarına bakıp karar verelim.
1-Beşar Esad ülkesinde yeniden barışı ve huzuru sağlamak için genel af ilan etti.
2-Taliban kız çocuklarının okumasına izin vermiyor. Kadınların çalışmasına, yanında aileden bir erkek olmadan evden dahi çıkmalarını yasakladı. Ülkede kadınlar taşlanarak öldürülüyor, kırbaçlanarak cezalandırılıyor.
Sevgili Dostlar, Yoldaşlar ve canlar, bu üst başlıklar bile on yıllardır ülkeyi yönetenlerin bırakın içerde halklarımıza verdikleri zararları dış dünyada ne kadar yanılgı veya amaçlı kötülüğe muhatap bıraktıklarını görebiliriz.
Afgan öğretmenler dünyaya, Taliban’ın ele geçirdiği ülkede kız çocuklarının eğitim hakkının savunulması çağrısı yaptı.
Afganistan’da kontrolü sağladıktan sonra ılımlı mesajlar vererek yeni bir profil çizen örgüt, kadınların çalışma ve eğitim haklarının devam edeceğini açıklamıştı.
Taliban sonrası ortaokul ve lise çağındaki kızların eğitim almasına henüz izin verilmeyen Afganistan’da, bir grup gönüllü, kurdukları “gizli okullarda” kız çocuklarına eğitim veriyor.
Oysa bir zmanlar Agganistan’da kızlar çağdaş ve uygar bir yaşam tarzına sahiptiler.
Ülkemizdede kadınlar haklarına sahip çıkmazssa ve laik yaşam tarzı zarar görürse Afganistan’dan farkımız kalmaz.
On yıllardır ülkede talanı, yalanı, yasakları ve şiddeti körükleyip halkı ve ülkeyi iflasa sürükleyen anlayış barbar ve katil Taliban için ne demişti?
AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, KKTC ziyareti öncesi yaptığı açıklamada “Türkiye’nin Taliban’ın inancıyla alakalı ters bir yanı yok. Daha iyi anlaşabileceğimize ihtimal veriyorum” demişti.
Bu sözleri söylediği tarih 21 Temmuz 2021.
İlahiyatçı-yazar Nazif Ay,
“Türkiye’de AKP iktidarıyla birlikte seküler devlet anlayışından hızla uzaklaşıldığını, fundamentalist kabullerin öncelendiğini görüyoruz. Böyle bir anlayış kabul edilirse Türkiye’nin şeriat hükümlerine göre yönetilen bir devlet anlayışı bataklığına düştüğünün itirafı yapılmış olur” ifadelerini kullanmıştı.
Ben güler Buğday olarak inanılması olanaksız olan ve akılla mantıkla izahı olmayan o sözleri uyduğum gün samimiyetime inanın tüm hücrelerime kadar titremiştim.
İnanın bu dehşet sözlerden çok korkmuş, endişe etmiş, inanamamış ve isyan etmiştim.
Konumunu, varlığını ve varsıllığını laik Türkiye cumhuriyetine borçlu olan hiç kimse böyle bir aymazlıkta olamaz ve olmamalı demiştim.
Ancak on yıllardır adım adım, planlı programlı bir tarzda şeriat düzenine, siyasal İslam’ın gerici, çağdışı anlayışına götürülüyor ve çoğunluk bu tehlikeyi görmezden geliyor.
Yıllardır yazıyor ve kendimi tüketiyorum ama bazı çıkar tayfası gibi susmak, tehlikeleri görüp ses çıkarmamak, göz yummak benim insanlığımla bağdaşmıyor.
Özellikle tarikat, cemaat veya kuran kursları adı altında çok küçük çocuklarımıza yapılan taciz ve tecavüzleri normal gören, ses etmeyen veya manyakça , sapıkça yapılan açıklamalarla gizli destekleri gördükçe akıl sağlığımdan oluyorum!!!!
Sevgili okur, sonum ne olursa olsun, ömrüm ne kadarına yeterse yetsin, son nefesime kadar bu karanlık güçlerin, varsıllık uğruna veya gizli ajandaları uğruna ülkemdeki Taliban’a hak veren ve dost olan anlayışına karşı savaşacağım.
Gelelim önce kardeşim Esat diye ailecek tatiller yapılırken biranda ABD’nin isteği veya emperyalistlerin dayatması sonucu “KATİL ESET” olan komşumuzla yıllardır savaşarak binlerce vatan evladını kaybetmemize…
Soruyorum şimdi değdi mi; “vatan millet” çığırtkanlığı yaparak katillerle, şeriatçı sapkınlarla bir olup ülkemizin parasını, pulunu, onurunu, yerle bir etmemize?
Halkımızın refahını veya hakkı olan varlıklarını ne uğruna feda ettik?
Halklarımıza aş ve iş olması gereken, gelecek güvencesi olan paramız pulumuz ve en değerli yatırımlarımız bir inat uğruna savaşmak için silah sanayicilerini varsıllaşmak için kullanıldı yok edildi.
Bu öfke ve hırs bu düşmanlık ve bu kadar nefret aslında bir mezhep savaşı için mi yapıldı?
Şimdi yıllarca yapılan yanlışı anlayıp zorda kalanlar Beşar Esatl’a barışabilmek için araya aracılar koyuyor.
Bu arada Esat ülkesinde huzuru ve birliği sağlayabilmek için çok önemli karalara imza atıyor.
Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, ülkeden kaçanlar dahil tüm suçlular için genel af ilan etti.
Çıkardığı kararnameye göre rüşvet verme, resmi belge sahteciliği, uyuşturucu satışı gibi suçlar, ayrıca çocuk yaşta suçlular af kapsamına dahil edildi.
Bazı suçlara verilen cezaların hafifletildiği kararnameye göre ölüm cezası ağırlaştırılmış ömür boyu hapse, ömür boyu hapis cezası ise 20 yıl hapis cezasına dönüştürülüyor.
Sputnik’te yer alan habere göre af, silah kaçakçılığı, vatana ihanet, casusluk ve insan kayıplarına yol açan terör eylemleri gibi suçlardan hüküm giyen suçluları kapsamayacak.
Kararnameye göre adaletten saklanan kişiler de, iktidar makamlarına teslim olmaları halinde aftan yararlanabilecek.
Kararnamenin ülkedeki asker kaçaklarına yönelik olduğu ifade ediliyor.
Zorunlu askerlikten kaçan kişilerin 3, ülke dışındakilerin ise 4 ay içinde teslim olmaları halinde hapis cezasından muaf tutulacağı açıklandı.
Af ilanı, ülkeden göç eden Suriyelinin dönüşü açısından önemli bir adım olarak görülüyor.
Öte yandan Suriye İçişleri Bakanı Tümgeneral Muhammed El Rahmun, bakanlığının yerinden edilenlerin ülkeye dönüşlerini sağlamak için gerekli tüm kolaylıkları sağladığını söyledi.
El Rahmun, bakanlığın yerinden edilmiş kişilerin Suriye vatandaşı olduklarını kanıtlayan herhangi bir belgeyle girişine izin verdiğine dikkat çekti.
Bu kararla umarım ülkemizde sayıları tartışmalı olsa da 7-8 milyon olduğu söylenen, ülkemize büyük sorun olan Suriyeli sığınmacıların ülkelerine dönmeleri sağlanır.
Bu arada sırf koltuklarını ve ülkeyi yağmalayanları korumak uğruna insanları suçsuzken tutuklatan ve yılardır özgürlüklerini ellerinden alan Tek Adam faşizmi umarım ders alır..
Bu arada bugün hala canımızı yakan tarihimizdeki en acı olaylardan olan bir günü anmak ve o unutulmaz vatan evlatlarına dualarımızı ve minnetlerimizi ifade etmek zorundayız.
Onlar o çok zor koşullarda vatan savunması uğruna, soğuk demediler, bu kıyafetlerle bu koşullarda yaşanır demediler donmayı göze alıp geri dönmeyi düşünmediler, vatan uğruna can verdiler.
Sarıkamış Harekâtı’nın 108’nci yılında donarak vatan uğruna Şehit olan 90 bin askerimizi saygı, rahmet ve minnetle anıyoruz.
Mekânları cennet, ışıkları bol ve yıldızlar yoldaşları olsun.
Sevgiyle, saygıyla, eşit yurttaşlar olarak barış ve kardeşlik duyguları ile özgür bir yaşam ve hakça paylaşılan bir düzende yaşayalım ve yaşatalım.
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ