AVRUPA’DAN SONRA ABD’Yİ FETHEDECEK

Yüzde 90 dış ticaret fazlası veren ve 2022 yılını 3 milyar dolar ihracatla kapatmaya hazırlanan endüstriyel mutfak sektörü, ABD’ye ihracatın artmasıyla 2 kat büyümeyi hedefliyor. Sektörünün ilk ve tek kuruluşu Endüstriyel Mutfak, Çamaşırhane, Servis ve İkram Ekipmanları Sanayicileri ve İş Adamları Derneği (TUSID), ABD ihracatı için gerekli belgelerdeki maliyet sorununa dikkat çekerken sektörün OSB ve kalifiye eleman ihtiyacı olduğunu da belirtiyor.

Endüstriyel mutfak, çamaşırhane, servis ve ikram ekipmanları sektörü, 6,03 milyar dolarlık genel mutfak eşyaları ihracatı içinde yüzde 40 payla önemli bir yere sahip ve 2021 yılını 2,43 milyar dolar ihracatla kapattı. Türkiye, üretim gücü, 2022 yılı için 3 milyar dolar ihracat hedefi koyan ve markalaşan sektörüyle endüstriyel mutfak sektöründe 5 ekol ülkeden biridir. İhracatın yüzde 50’sinden fazlası AB ülkelerine gerçekleştirilirken, sektör ABD pazarından yüzde 10 pazar payı alarak sektörü 2 kat büyütmeyi hedefliyor. ABD’ye ihracatta gereken belgeler için maliyetlerin düşürülmesine vurgu yapan TUSİD Başkanı Güçlü Kaplangı, “ABD, son dönemin yükselen pazarlarından bir tanesi. ABD ile Türkiye arasındaki ticaret hacminin 100 milyar dolara çıkması gündemde. TUSİD olarak bizim de hedef pazarlarımızdan bir tanesi, ihracat yaptığımız 5. ülke olan ABD. Yüzde 90 dış ticaret fazlası veren sektörümüzün, ABD pazarından aldığı payı yüzde 10’a çıkarabilirsek sektörümüzü 2 kat büyütebiliriz” derken, sektörün en büyük sorunlarından bir tanesinin OSB’lerin olmamasına dikkat çekiyor. “Sektörümüze yönelik ihtisas OSB’leriyle maliyetlerimizi düşürebileceğimiz gibi hem Ar-Ge merkeziyle inovatif ürün geliştirmede daha atak olabilir hem de OSB’nin içerisinde kurulacak meslek liseleriyle kalifiye eleman sorunumuzun önüne geçebiliriz” açıklamalarında bulunan Kaplangı, pandemi döneminde streçleme makinelerinin, thermoboxların (motor arkası taşıyıcılar) satışlarının hız kazandığını belirtiyor.

Paslanmaz çelikte vergi sıfırlanmalı

Sektörün birinci ham madde kaynağı paslanmaz çelik. Ancak Ukrayna-Rusya savaşı, pandemi gibi etkenler karşısında maliyetlerin artmasına ek, paslanmaz çelikteki gümrük vergisi sorunu devam ediyor. “Paslanmaz çelikteki yüksek gümrük vergileri ve fonlar, ithal edilen ham maddenin maliyetinin fazla olmasından dolayı, yurt içinde imal edilen nihai ürün maliyetlerinin artmasına ve yurt dışındaki rekabetimizin zorlaşmasına neden oluyor. Dolayısıyla demir çelik sac ve paslanmaz çelikten imal edilmiş endüstriyel mutfak, çamaşırhane ve servis ürünlerinde ithal ürünler tercih edilmekte, vergi yükü olan ithal ham maddeden üretilen yerli ürünlerle arasında haksız bir rekabet durumu ortaya çıkmaktadır. Çeliğin maliyetlerimizdeki oranı yüzde 60 olduğunu düşünürsek uluslararası pazarlarda daha rekabetçi olabilmemiz için paslanmaz çeliğin üzerindeki yüzde 12 olan ek verginin 2021 yılı son günlerinde yüzde 8’e düşürülmüştü. Bu ek gümrük verginin tamamen kaldırılmasının sektörümüz açısından fevkalade yararlı olacağını düşünüyoruz” diyen Kaplangı, yüzde 80 verimlilikle çalışan AB karşısında yüzde 40 verimlilikle çalışan sektörün finansmana erişim kolaylığıyla kapasite sorununun üzerinden gelebileceğini sözlerine ekliyor.