Evcil hayvanlara çip terki
“Hayvan mamalarından alınan Katma Değer Vergisi (KDV), hem evcil hayvan sahiplerini hem de sokak hayvanlarına yardım etmeye çalışan kişileri mali olarak zorluyor. Türkiye’de her yıl binlerce sokak hayvanı açlık ve sefaletle mücadele ediyor” diyen birçok STK’da görev alan Necdet Demirat, mamanın bir lüks değil ihtiyaç olduğunu söylüyor ve alınan %20 KDV’nin düşürülmesini talep etti.
Demirat; Ben ve diğer tüm hayvan severler, sokak hayvanlarının daha iyi bir yaşam sürdürebilmesi için bu değişikliği istiyoruz. Hayvan mamalarından alınan Katma Değer Vergisi (KDV), hem evcil hayvan sahiplerini hem de sokak hayvanlarına yardım etmeye çalışan kişileri mali olarak zorluyor. Türkiye’de her yıl binlerce sokak hayvanı açlık ve sefaletle mücadele ediyor. Bu durum, özellikle İzmir gibi büyük şehirlerde daha da belirgin hale geliyor. Hayvancılık Bakanlığı verilerine göre, Türkiye’deki evcil ve sokak hayvan sayısı 20 milyonu aşıyor. Ancak bu sayının ne kadarının düzenli olarak beslendiği veya bakım gördüğü bilinmiyor. Evcil ve sokak hayvanların beslenme ihtiyaçlarını karşılamada KDV’nin kaldırılması, onların yaşamlarını iyileştirecek önemli bir adım olacaktır. Bu nedenle, hükümetten talebimiz; evcil ve sokakta yaşayan tüm can dostlarımızın daha sağlıklı bir yaşam sürdürebilmeleri için hayvan mamalarından alınan KDV’yi kaldırmasıdır. Çağrımıza sizlerde destek olun ve hayvanlarımızın daha iyi bir yaşam sürdürebilmesi için gereken değişikliği sağlamamıza yardımcı olun.” dedi.
Demirat zorunlu olarak takılması gereken çip konusunda ise; “Evlerde yaşayan dostlar terk ediliyor. Normal aylarda bizim bahçemize 20-30 dostumuz gelirken, şu anda 80-90’lara dayandı. Tüm evcil dostlarımız bir sisteme kaydedilsin ve bu sistem doğrultusunda kontrol edilsin. Ne yazık ki bu sisteme kaydettiren kadar bir o kadar da kaydettirmeyen, bu dostlarından vazgeçen insanlar da söz konusu. Özellikle geçtiğimiz sene 14 Ocak’ta, tehlike arz eden ırklarla ilgili çok ciddi anlamda terk edilme olmuştu. Bize göre bunlar tehlike arz etmiyor. Her seferinde söylüyoruz. Baktığınız zaman bunların çoğu sokakta doğup büyüyemeyen, bir şekilde satın alınıp sonrasında vazgeçilmiş hayvanlar. Sokaklarda değil, barınaklarda bile yaşamaları çok zorlu. Biz bile zorluklar çekebiliyoruz. Çünkü evde bakılan bu dostlar aynı duyguya sahipler. O terk edilme hissiyatını ister istemez yaşıyorlar. Yeri geldiğinde yemek yemiyorlar, hastalanabiliyorlar. Tecrübelerimizle bunları aşmaya çalışıyoruz ama sonuç itibariyle terk edilmek her canlıya acı veriyor. Süre bitti. Belki ilerleyen zamanlarda bu sürecin uzaması gerektiğini düşünüyoruz. Çünkü, yetişemeyen çok insan oldu. Ne yazık ki birçok özel klinikte yeni karne ve çip sorunu yaşandı. İnsanlara beyanname dolduruldu. Sanal karneler oluşturuldu. Buna her iki tarafın da hazırlıklı olduğunu düşünüyoruz. Bu karneler çok daha fazla sayıda bastırılabilirdi.
İnsanlar bu sisteme rahat bir şekilde kayıt yaptırabilirdi. Bu ciddi bir mağduriyet oluşturuyor. Bu mağduriyetin giderilmesi açısından, tekrar bu sürenin uzatılması gerektiğini düşünüyoruz. Bununla ilgili yetkililer mutlaka bir dönüş yapacaktır diye düşünüyoruz. Bizler dostlarımızın satın alınmaması gerektiğini, onların yuvalanması gerektiğini düşünüyoruz. Bir evcil hayvan edinmek istiyorlarsa en yakın barınağa gitmelerini tavsiye ediyoruz. Kısırlaştırmanın yanında hayvanların kayıt altına alınması çok büyük bir adım. Bu hayvanlar terk edildiklerinde mutsuz oluyorlar, yemek yemiyorlar. Bunları istemiyoruz. Çip nedeniyle evcil hayvanlarını terk edenlerin birçoğunun bu anlamda kendine güvenmemelerinden kaynaklı bu durumu yapmış olabilir. Maddiyat konusu da terk edilmeye neden gösterilebilir. Bunlar büyük bir etken. Anladığım kadarıyla bu terk eden evcil hayvan sahipleri sorumluluktan da kaçmak istiyorlar.” dedi.