Özel: Tüm partileri güç birliğine davet ediyoruz

TBMM’de, CHP grup toplantısında konuşan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, konuşmasına geçmeden önce partisine katılan 650 üyeye ilişkin rozet töreni yapıp, “CHP baba evidir, kapısı herkese açıktır. Buyurun gelin” dedi.

Özel’in konuşmasından satır başları şöyle;

Haftaya açıyla başladık. Pençe-Kilit Operasyonunda, PKK’lı teröristlerce 3 askerimiz şehit edildi. Şehitlerimize, Allah’tan rahmet, kederli ailelerine ve milletine başımız sağ olsun diyorum. Öğretmenler Günü vesilesiyle farklı görüşlerde de olsak sendika liderleriyle görüştüm. Şayet onlara verilen sözler, tutulmazsa, iktidara geldiğimizde o verilen sözleri öğretmenlerimiz için biz yapacağız.

Bir grup arkadaşımız, Diyarbakır Barosu eski Başkanı Tahir Elçi‘nin davası için Diyarbakır’da. Arkadaşımız Türkan Elçi’nin yüreğindeki ateş elbette sönmüyor. Bu olayla ilgili karanlıkta kalan her şeyin açığa çıkarılması için gereken her şeyi yapacağız.

CHP’li belediyeler, sosyal belediyeciliğin kitabını yazmaya devam ediyorlar. Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin yaptıklarına baktık. Çocuklar üşümesin diye bir kampanya var ve 200 bin aileye doğalgaz desteği veriyorlar, çocuklar üşümesin diye. Kışın en soğuk aylarında, 3 ay boyunca ailelere 500’er TL maddi yardım yapılıyor. Ayrıca kömür desteği veriyorlar.

Beslenme için her ay ailelere birer kilo et veriliyor. 2 yılda bu 24 kilo yapar. Mansur Yavaş, 200 bin aileye yani koca bir koçu boynuzundan tutup götürüp, çocukları yesin diye verdi. 918 köye, beldeye Ankara Büyükşehir Belediyesi internet desteği veriyor. 12 bin 500 öğrenciye otobüs abonmanı, 105 bin çocuğa bayram harçlığı veriyor.

Şimdi emekliye ikramiye konusu konuşuluyor. Tayyip bey bilmez, Mansur bey, 20 bin emekliye aylardır bin 250 TL veriyor. Bir kere daha bu desteği verdiğinde vaat edilen 5 bin TL’yi Mansur bey Ankara’da emeklilere vermiş olacak.

Eğer CHP’li belediyeleri seçerseniz, kurbanlık koyun kadar etten, çocuklara bayram harçlığına kadar, 81 kent ve bine yakın ilçede biz bunu yapacağız. Bu hizmetlere erişmek isteyen herkesi sosyal belediyecilik yapan CHP’li belediyelere oy vermeyi davet ediyorum.

Biz bu belediyeleri sadece CHP’lilerin oyuyla kazanmadık. İstanbul’da, İstanbul İttifakı’yla, Ankara’da dürüst insanlar Başkent’i yönetsin diye destek aldık ve kazandık. Biz işbirliğine tüm siyasi partileri, güç birliğine davet ediyoruz.

Bosna Hersek’te yaptığım çağrıyı buradan da yapıyorum. Bosna Hersek’teki soy kırıma sessiz kalanlara, Filistin’de, Gazze’de yaşananlara sessiz kalmamak için şiddete dur demeye davet ettim. Buradan bir kez daha Filistin’deki zulmü durdurmak bütün solcuların, sosyal demokratların ve sosyalistlerin insani görevidir.

Çok millisiniz, çok yerlisiniz ya, Erdoğan tek başına sınır kapısına giderek orada bir şey yapmak yerine tüm siyasi partilerle oraya gitmeye ve orada gereken tavrı göstermeye seni davet ediyorum.

Gerçek bir sivil anayasa için elbette varız. Kadını, çevreyi gözeten kimseyi dışlamayan bir anayasaya ihtiyaç vardır. Ancak AKP’nin, MHP’nin mutfağında pişen bir anayasaya destek vermeyeceğimizi bir kez daha söylüyorum. 9 Kasım’dan bu yana Meclis’te anayasa nöbeti tuttuk. CHP, anayasaya sahip çıkma oturumunu bundan sonra Meclis’te sonlandırıp nasıl kitleselleştireceğimizi konuşup bunu Türkiye’nin gündeminde tutacağız.

Emekliler açlıkla sınanıyorlar, 7 bin 500 TL’lik emekli maaşı mutlaka asgari ücret seviyesine çıkartılmalı. Önergemizi Meclis’te oylatacağız. Orada kalkan elleri göreceğiz. CHP, emekli maaşının asgari ücret seviyesine çekilmesi için ellerini kaldıracak. AK Partilileri bugün milletimiz bir kez daha görecek.

Plan Bütçe Komisyonumuz, bu 5 bin TL’nin bir kere değil her ay verilmesi için bir önerge hazırlıyor ve bunu da Meclis’in gündemine getireceğiz. Harç zamlarında yüzde 50, enflasyon oranında indirim yapılması şarttır. Diyor ki Erdoğan, 2 bin 500 TL’lik kira zammı 7 bin 500 TL olmuş, ‘Sende vicdan var mı’ diyor soruyor. Hatay Arsuz’da, Kuğu Park’taki konutların kirası 2 bin 500 TL’den, 18 bin liraya çıkartılmış. Şimdi Erdoğan’a soruyorum, sende vicdan var mı?

Bugün Devlet Bey, grup toplantısında sözlerimi eleştirmiş. Benim dediğim şu, Manisa’da hemşerilerimiz MHP’li bir belediye başkanını seçiyor. Mazbatasını alıp görevini yapıyor. Osmaniye’de de görev yapıyor. Ama Diyarbakır’da, Mardin’de, 54 merkezde Kürtler belediye başkanı seçiyor ama siz buralara kayyım atıyorsunuz. Bu yüzden Kürtler bu ülkede daha az eşittir. Camiler ibadethane kabul ediliyor ama Alevilerin Cem evleri ibadethane sayılmıyor. Aleviler de bu ülkede daha az eşittir.

Siz isteyin yarın Ülkü Ocakları sokağa çıkabilirler, Tayyip bey istesin Osmanlı Ocakları sokağa çıkabilir ama 1 Mayıs olur, sendikalar sokağa çıkamazlar. Bu ülkede muhalifler daha az eşittir Devlet Bey. Kendisi nazikçe telefon etti. Bugün diyor ki bu soysuz iddia, o arkadaşları, o metni yazan arkadaşları Sinan Ateş’in de arkadaşları da çok iyi biliyor. O arkadaşlar bana soysuz demeye kalkıyorlarsa, Devlet bey, benim soyum Selanik’tir. Ayıptır söylemesi babamın babası üzerinden soyumuz 1880’lerde Üsküp’tedir.

Soyumuz, Osmanlı’ya hizmet eden Makedonya’dır. Ben bu cümleyi ona yakıştıramadım. Devlet beyin çocuğu yok diye Tayyip Bey, zürriyetsiz demişti. Ben bunu hiç yakıştıramamıştım. Devlet beyin promterine o ifadeyi yazanı, Devlet beye bizzat havale ediyorum.

Üye sayısında ciddi bir artış yaşıyoruz, tüm milletimizi baba evine, tapusu Mustafa Kemal Atatürk’te olan Cumhuriyet Halk Partisi’ne üye olmaya davet ediyorum.”