Demokrat Zafer

VİCDAN, AHLAK, SAĞDUYU, ADALET, EŞİTLİK, İNSANLIK VE ONURLU BİR YAŞAM İÇİN:

Geçmiş dönem CHP Parti Meclis Üyesi Güler Buğday makalesinde; “Bu ülkede yaşayan ve bugüne dek kim hangi partiyi desteklemiş olursa olsun tüm anne, babalar ve vicdanlı insanlar bu resimlere bakıp, gerçekleri görüp oylarını öyle kullanmalıdır..
Bazen bir konuyu anlatmak için, gerçekleri ortaya çıkarabilmek ve halkları taraftarlıktan, aidiyetlerinden uzaklaştırmak için sayfalarla yazsak, binlerce laf etsek bile fayda etmiyor.
Üstelik ülkemizde 21 yılda İslamcı iktidarın ve din istismarcısı tarikat ve cemaatlerin etkisi ile iyice yozlaşan, değerlerinden uzaklaştırılan, halk kesimlerine gerçeği anlatmak hiç kolay olmuyor.
Ancak çaresizlikten veya çok imtiyazlı olarak hak etmeden varsıllaşanlardan dolayı 21 yılda ülkeyi batırmasına karşın hala destek bulan Tek Adam otokrasisi artık tükenmiş ve halkların yaşamını ve geleceğini tüketmiştir.
Ülkemizde yaşanan deprem felaketi, iktidarın soygun düzeninin sonucu meydana gelen durum tam bir katliamdır.
Yandaş basında istedikleri kadar algı yapıp, Tek Adam ve yancıları ile konvoylarla bu bölgelere gidip halkları bir kez daha kandırabilmek için yalan yanlış ve yapamayacakları vaatlerle ve hatalı kararlarla toplumu kandırabileceklerini zannediyorlar.
Oysa artık yalanın, depremlerdeki ölümlerin ve kurtarılmamalarının sebebi olarak bu sorumsuz iktidarın ve ucube Cumhurbaşkanlığı sisteminin sebep olduğu bilinmektedir.
Ben her gün yazmaktan ve anlatmaktan yoruldum.
Çok okunan ve az beğenilen (!) olmakta umurumda değil.
Ancak depremden sonra yine hatalı yapılan işlerin sebep olduğu sel felaketlerinde iktidar ve yancılarının halkın yanında görünmek için yaptıkları gösteriler utancımız olmuş; öfke ve nefretimize sebep olmuşlardır.
Çünkü:
Depremde ilk üç gün yardımlar ve kurtarma ekipleri gitmemiş; muhalefet partilerinin belediyelerinin gönüllülerin ve sivil toplum örgütlerinin yardımları da engellenmiştir.
Anında felaket bölgesinde olması gereken Afad, Kızılay, Asker, Madenciler ve yardım ekipler engellenmiş ve sağ kurtulması gereken insanlar ölüme terkedilmişlerdir.
Üç günden sonra gelen yardımlarda da koordinesizlik, kaos ve beceriksizlikler sonucu gerçek bir felakette böylece yaşanmıştır.
Ne yazık ki böyle bir felakette Tek Adam 4 gün sonra konvoylarla gidip moral vermesi gerekirken hakaret ve küfürlü sözlerle acılı insanların feryadını bastırmaya çalışmıştır.
Yancısı gereksiz partinin genel başkanı kendi ilinde yıkımlar olduğu halde uzun süre felaket bölgesine adım atmamıştı, ancak sonunda Tek Adamın korumasında gidip insanlara hakeret etmişti.
Ülkede yaşadığımız bu felaket kimsede huzur ve mutlukuk bırakmadı.
Tüm insanlar elinden geleni yapmaya çalıştı.
Hatta vicdanlı insanların duyarlı insanların bu felaket karşsşında kimse evlerinde huzurlu bir lokma yiyemediler.
İşte bu koşullarda Tek Adam ve sülalesi, yandaş insanlar ekmek ve su bile bulamadan kar altında korunmasız göçükte yakınlarının “kurtarın bizi” feryatlarını çaresizce dinlerken Tek Adam ve ailesiyle yandaşları saraylardaki lükslerinden hiç feragat etmediler.
Bunları herkes gördü yaşadı üzüldü ve kahroldu.
Ancak bir sorunu çözmek için duyarlı vicdanlı, ahlaklı ve gerçekten insan olmak gerekir.
Tek Adam ve yandaşları bu acılardan ders alıp sorunları çözmek yerine bu felaketten de rant devşirmeye çalışıyorlar.
Bu gün uzun uzun yazmayacağım ancak Büyük Birlik Partisi Genel Başkanının bir resmi bu yazıyı yazmama sebep oldu.
Kimse kusura bakmasın burada yazamam ama bildiğim tüm küfürleri sıraladım.
Sonra bir güzel ağlayarak kendileri çizmelerle yürürken yanlarındaki yavrumuzun ayakları çıplak ve terlikle o suların içinde yürüdüğünü görünce lanetledim ve beddua ettim.
Sevgili Dostlar, Yoldaşlar ve Canlar, yeter… yeter… bırakın siyaseti, yandaşlığı sadece insan olalım.
Anne baba olalım. Akraba olalım. Dost olalım. Hatta sadece insan olalım.
Bu anlayış 21 yılda ülkemizi batırdı.
Halklarımızı böldü parçaladı ve bizleri ortaçağ karanlığına gömmek için elinden geleni yapıyor.
SON NOT:
Tüm ülke artık Millet İttifakı olmanın dışında daha büyük bir hedefle ülkede demokrasiyi, hak ve hukuku, eşit yurttaş olarak bir ve beraber olunacak Türkiye İttifakını kurarak bu çıkar şebekelerinden kurtulmanın yolunu açmıştır.
Bu seçimlerde partizanlık yapmayacağız.
Bu seçimlerde adamcılık, yandaşlık ve hizipçilik yapmayacağız.
Bu seçimlerde gerçekten “ben, ego” gibi tavırları bir kenara bırakacağız.
Bu güne dek elini taşın altına koymuş, haksızlıklara başkaldırmış, emeğini mağdur insanlardan esirgememiş, duyarlı, çalışkan, özverili, bilgili birikimli ve tecrübeli insanların mecliste yer almalarına katkı koyarak bu ucube sistemden kurtulmalıyız.
Tüm anne ve babalar o yalınayak çocuk sizin çocuğunuz olduğunu düşünün ve yanında diz boyu çizmeleri giymiş bir konumda yürüyen o yancıların bir daha TBMM’ni işgal etmemelerini sağlayın.
Son Bir Rica.
Özellikle milletvekili adayı olanların;
Yaşanan büyük felakette, depremde çaresiz kalan onurlu insanlarla, çocuklarla fotoğraf, çekerek paylaşmalarını kınıyorum.
Birde yapılan yardımları insanların gözüne sokarak yapılmasını ve o insanlara taziyeye gidiyoruz diye kendi reklamlarının yapılmasını kınıyorum.
Kimse kusura bakmasın ayıptır lütfen iyilik yapıyorsanız o insanların acılarına kamerasız, özellikle çocukları malzeme yapmadan ortak olun.
Sevgiyle, saygıyla, eşit yurttaşlar olarak barış ve kardeşlik duyguları ile özgür bir yaşam ve hakça paylaşılan bir düzende yaşayalım ve yaşatalım.
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ