Demokrat Zafer

ZOR BİR DÖNEMDE BİNLERCE EV YAPAN, KİMSEYİ MAĞDUR ETMEYEN, DOSTLUĞUN KIYMETİN İ BİLEN MÜTAHİTLER.

Geçmiş dönem CHP Parti Meclis Üyesi Güler Buğday, dostlarını kaleme aldığı yazıda;

“Son 20 yılda ülkede bozulmayan ne bir kurum nede iş çevresi kaldı.
Çünkü AKP iktidarında; haksızlıkla, hırsızlıkla, soygun düzeniyle ve siyasi korumacılıkla varsıllaşan ve halkın emeğini, alın terini, hakkı olanları gasp eden soygunculara iş adamı denir oldu.
“NAS…NAS…” diyerek bilime ilime ters uygulamalar sonucu özellikle ülkede paranın pul olduğu, üretimin çok zorlaştığı günlerde özellikle namusuyla mütahitlik yapmak çok daha zor oldu.
Devletten her türlü desteği alan ve daha üretime başlamadan halktan paralar toplayıp kaçıp giden veya taahhüdünü yerine getirmeyen iş adamları veya mütahitler hepimizin malumu!!!
İşte böyle acımasız bir ortamda binlerce ev yapan ve bunları kimseyi mağdur etmeden hatta hayır dua alarak satan 2 mütahiti bugün sizlere tanıtmak istiyorum.
Aslında daha öncede bu saygın insanları ve ahlaklı iş adamlarını yazmıştım.
Ancak o günler ülkede bu kadar kaos, yokluk, açlık, çaresizlik yoktu ve namuslu insanlar için yaşam bu kadar zor değildi.
Bu gün ülkede bırakın insanca yaşamayı ve namuslu dürüst olarak iş yapmayı nefes almak bile olanaksızlaştı.
Ancak istisnalar kaideyi bozmuyor.
Burada ismini vereceğim iki güzel vicdanlı, ahlaklı dürüst insanda bu istisna insanlarından daha da önemlisi iş adamlarından.
Kendilerini 4 yıl önce Güre’deki evimi alırken tanıdım.
Bu yörelerde herkesin tanıdığı, sevdiği güvendiği ve binlerce insanı konut sahibi yapmış mütevazı ve hayırsever Mehmet Çiftçi aynı zamanda babamın Hemşerisi Elazığlı bir Mütahit.
Ortağı ve adeta kardeşi olmuş Yaşar İşler ve kardeşleri de kendisi gibi dürüst, saygılı ve işlerini namuslu ve kaliteli yapan Muştan gelmiş ve başarılı olmuş insanlar.
Her ikisi de dostluğun kıymetini bilen, hatır gönül bilen, paranın ve gücün şımartmadığı ve insanlıklarını kaybetmemiş gerçek Anadolu insanları!!!
Dün çokta canımın sıkkın olduğu, artan sağlık sorunlarımın beni çok hırpalayıp mutsuz ettiği bir anda bu iki değerli insanı ellerinde poşetlerle balkonumun kapsında gördüm ve şaşırdım.
Gerçekten mutlu oldum.
Sadece benim adeta şeker komasına girmemi sağlamak için baklavadan, kavuna, şekerli meyve sularına kadar birçok şey getirmişlerdi.
Sarılıp öpüştük ve kendileri ile güzel bir sohbet ettik.
Ülkenin içine düştüğü zorlukları konuştuk.
Her iki dost insanda sürekli bana;
“Abla asla kendini burada yalnız hissetme. Sen çok değerli ve kıymetli iyiliksever bir insansın.
Ne sıkıntın veya talebin olursa biz emrindeyiz” diyecek kadar da mütevazı ve saygılı insanlar olduklarını bir kez daha kanıtladılar.
Yaşam çok enteresan.
Bazen hiç hak etmeyen insanlara yıllarca iyilik, dostluk, ablalık veya annelik yapıyorsunuz.
Her türlü katkıyı sağlıyorsunuz.
Başarılı olunca da ya ilk sizi unutuyorlar yâda alenen ihanet ediyorlar!
Oysa bu iki güzel insana ben sevgimden başka bir şey vermedim.
Ayağım kırıldığı günlerde Yaşar İşler ve kardeşleri bana her türlü yardımı yaparken iyi gelir diye sürekli paça çorbası getirmişlerdi.
Mehmet Çiftçi ise zaten çok kıymetlim.
Geçen sene Anadolu Kadın Hareketinin bir ihtiyacı vardı bir sözümle sorgulamadan gereğini yaptı.
Daha da önemlisi sitede bekçi evi yoktu. Görevlimiz, malzemeleri koymak için yapılmış tek bir odada ailesi ile birlikte yaşıyorlardı.
O baraka ve mutfağı bile olmayan tek oda 2 çocuklu bir ailenin insanca yaşamasına uygun değildi.
Mütahitlerin de tüm evler satıldığı için siteyle hiçbir bağlantısı kalmamıştı.
Ben Mehmet Çiftçiden rica ettim.
Aslında rica değil adeta baskı yapıp mecbur ettim, başının etini yedim.
Oda beni kırmadı ve hiçbir mecburiyeti yokken bu sorunu çözdü ve adeta bizim villaların benzeri bir konumda görevlimize bir ev yaptı.
Bu nedenle benim için hem saygın hemde çok değerli bu iki iş insanının değeri büyüktür.
Başta soyguncu beşli çetelere, doyumsuz ve bencil iş insanlarına daha sonrada bölüşmeyi ve paylaşmayı bilmeyen herkese örnek olmalarını istediğim için yazıyorum.
Para kazanılınca görgüsüzlükleri artan, mevki makam kazanılınca özellikle siyasette yükseldikçe kendilerini şaşıran, sorumsuz, duyarsız ve saygısız tavırlarla lüks ve şatafata özenenleri gördükçe bu iki dostu daha çok sevdim.
Mehmet Çiftçi’ye ve ortağı olan aynı zamanda kardeşi ve dostu olarak davranan Yaşar İşler’e başarılar ve mutluluklar diliyorum.
Umarım bundan sonrada bozulmazlar ve örnek olmaya devam ederler.
Kazandıkça paylaşmayı bilen, yardım ederken gösterişten kaçan ve sattığı tüm evler için müşterilerinden hayır dua alan bu güzel iki insanın ayakları düz bassın.
Tüm soygunculara, hırsızlara ve parayla kimlik kazandığını sananlar bu dostlarımı tanıyıp utansınlar istedim
Yine sınıf atlamak için konumu ve geçmişi ile uyumsuz siyaseti ve ideolojisi ile taban tabana zıt yerlerde mesken tutup hava atan, ihtiraslı muhterislere de örnek olsun istedim.
Dostlar, Yoldaşlar ve Canlar, geldik gidiyoruz.
Kimse malını mülkünü sırtına vurup götüremiyor.
Bunun için bırakın gösterişi, parayla, malla mülkle kimlik aramayı.
Herkes çocuklarına da erdemli olmayı, yardımsever olmayı, duyarlı olmayı ve halkının değerlerinden kopuk yaşamamayı öğretmelidir.
Özellikle siyaset yapanlar ve halkın temsilcilerinin söylemleri ile eylemleri örtüşmelidir.
Sevgiyle saygıyla, eşit yurttaşlar olarak barış ve kardeşlik duyguları ile insanca, onurluca, özgürce, haksızlıklara ve hukuksuzluklara izin vermeden yaşayalım ve yaşatalım.”
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ