TÜRKOĞLU’NDAN VARAN(K)-1 SALVOSU!

İYİ Parti Bursa 1. Bölge 1.Sıra Milletvekili Adayı Selçuk Türkoğlu, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Bursa 2. Bölge 1.Sıra Milletvekili Adayı Mustafa Varank’a, Ticaret Borsası’nın sahur yemeğinde iktidar propagandası yaptığı gerekçesiyle sert tepki gösterdi.

Türkoğlu, “Sn. Bakan, her siyasi görüşten insanımızın olduğu sahur yemeğinde maalesef siyaset yapma gafletine düştü. O ortamda kendisiyle aynı adaylık haklarına sahiptik ve söylediklerine cevap vermemiz gerekirdi ancak kimseye söz verilmedi. Normal bir yemek daveti olsaydı, yine mutlaka gerekeni yapardık ancak orada aynı hataya düşemezdik” dedi.
Ticaret Borsası davetlilerinin büyük çoğunluğunun Sn. Bakan’ın söylemlerinden içten içe rahatsızlık duyduklarını gözlemlediklerini belirten Türkoğlu, bunun konuşma sonundaki alkışların cılız bir tonda olmasından da çok net anlaşıldığını vurguladı. Türkoğlu’nun konu ile ilgili açıklaması aynen şöyle:

RAMAZAN’IN RUHUNA UYMADI!
“Bursa Ticaret Borsası’nın sahur davetine, İl Başkan Yardımcımız İbrahim Erdoğan ile birlikte iştirak ettik. Borsa Yönetim Kurulu Başkanı Sn. Özer Matlı’nın açılışını yaptığı sahur programında, Ramazan’ın birlik beraberlik ruhunu bir kez daha yaşayacağımızı düşünürken, maalesef AKP 2. Bölge 1.Sıra Adayı, Sanayi ve Kalkınma Bakanı Mustafa Varank’ın, sahur sofrasında tek taraflı siyasi şovunu dinledik.
Sn. Bakan bütün teamüllerin, geleneklerin ve değerlerin aksine, fütursuzca bir tutum ve söylemde bulundu. Konuk olduğu davet programında sadece AKP’liler varmış gibi davrandı ve yakışıksız bir propagandist tavrı sergiledi.
İktidar partisinin alışılmış, basit politik iddia ve içi boş, dayanaksız “şöyle büyüdük, öyle kalkındık, ekonomide uçtuk, İHA’lar, SİHA’lar, TOGG’lar, savunmalar, sanayiler…” v.s. gibi klasik söylemlerini peş peşe sıraladı durdu.
Ardından da tek adam yönetimine yol açan ucube sistemin mimarı olan Sn. Cumhurbaşkanı’nı, Türkiye’yi idare edebilecek tek Kaptan ve tek vizyon sahibi lider olduğunu iddia etti. Muhalefete de verdi veriştirdi, cevap hakkı doğurdu, ardından da hepsinin yaptığı gibi kimseye söz hakkı tanımadı. En sonunda da çok fazla ayıp ettiğini idrak etmiş olacak ki, “Sahurda biraz siyaset yaptım galiba!” diyerek bir anlamda helallik isteyip, kabahatinden büyük bir özür isteme gafletine düşerek, bizlere “VARAN(K)-1 Skandalı” yorumunu yaptırdı.

BU NASIL BİR VİZYON Kİ?
Biz şimdi buradan kendisine sormaz mıyız?
Ey Sn. Bakan Varank! Bu nasıl bir vizyon ki; devletin ekonomisiyle, halkın ekonomisi arasında dağlar kadar uçurum oluşturdunuz?
Bu nasıl vizyon ki; memleket uçtu, kaçtı ve her konuda adeta Nirvana’ya ulaştı da, alım gücü sıfırlanan vatandaş yerin dibine battı?
Bu nasıl bir vizyon ki; memleketimin parası puldan bile değersizleşti, dolardan vaz geçtim, 21 yıl önce, bir lira 6,5 Bulgar Levası ederken, şimdi bir Leva, nasıl 11,5 lira oluverdi? Kapıkule’den çıkamaz hale gelen vatandaşın, elindeki itibarını yitiren pasaportunun, sınır kapılarında gördüğü gurur kırıcı muameleye nasıl mahkum oldu bu millet, bir deyiver hele?
Bu nasıl bir vizyon ki; adayı olduğunuz Yeşil Bursa’mız, çürük çarık beton heyulalarla doldu, verimli ovalarımız gri bloklara gark oldu, tarım alanlarımız yok oldu, dünyaca ünlü ürünlerimiz bitti, çiftçimiz iflas etti, köylerimiz boşaldı, buğdayı, arpayı, yulafı dahi ithal eder olduk?
Bursa’nın Karacabey’inin meşhur mu meşhur soğanının kilosu nasıl 30 lira oldu, M. K. Paşa’nın, memleketi doyuran güzelim ovası neden  ürün veremez hale getirildi, söyleyin Bakalım Sn. Bakan Varank!..
Bu nasıl vizyon ki; ülkenin en büyük banknotu 200 lirayla, vatandaş kilosu 300 lirayı aşan kıymadan 1 kg’cık bile alamıyor?
Onun için mi Vizyoner Kaptan’ımız, son günlerde muhalefetin her söylemine sahip çıkıp, “kopyala yapmıştır” vaadleri sunuyor.
Onun için mi, son olarak, dün çıktı Cumhurbaşkanlığı sistemini revizyona tabi tutup rehabilite edebileceğini söyledi. Hani Türkiye’yi sizin söylediğiniz gibi uçuruyordu ya bu sistem, aynen devam ettirseniz ya?

NETAMELİ BURSA SORULARI!
Vizyondan söz ederken yanınızda oturan beyefendinin Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı olarak ne kadar vizyoner olduğuna ilişkin dersinize çalıştınız mı mesela?
Bursa’nın AKP’nin yönettiği tek Büyükşehir olarak neden bu denli sahipsiz kaldığını, sanayide, tarımda, turizmde, ticarette fersah fersah gerilediğini, trafikte arap saçına mahkum edildiğini, ulaşımda sınıfta kaldığını, en basitini söyleyelim; Bursalılar’a aday olurken verdiği 30 somut proje sözünden, tam 28’nin kağıt üzerinde kaldığını hiç sorguladınız mı?
Kendisine bu nedenle, her yıl bu şehrin meydanında, tarafımızdan her konuda bol sıfırlı, dev gibi kapkara karneler verdiğimizi söyleyen olmadı mi size? Kifayetsiz, vizyonsuz ve de etkisiz yönetim anlayışından Bursaspor’un bile nasiplendiğini, koskoca kentin anlı şanlı takımının alt liglerde esamesinin dahi okunmadığını, kulübünse iflas ettiğinden haberli misiniz?
Timsah Arena Stadı’nın örneğin, eski parayla 1 katrilyonu aşan maliyetiyle dünyanın en pahalı stadı olduğunu öğrendiniz mi, bunun da döneminizin eseri olduğunu biliyor musunuz?
Velhasıl Sn. Bakan, Bursa’da ve Türkiye’de yerle bir ettiğiniz konular bu açıklamaya sığmayacak kadar uzun ve hepsi de sizi mahcup edecek kadar netameli.
Siz onu bunu bırakın da; milletvekili adayı olduğunuzda etik olarak neden istifa etmeyi hiç aklınıza getirmediniz, ondan haber verin?
Nasıl? Böyle devlet imkanlarıyla seçim yarışına girmek çok avantajlı ve pozitif ayrıcalıklı bir durum değil mi?
İktidar gücü cebinizde, bakanlık forsu önünüzde, güce tapanlar yanınızda olarak, sadece kendi gücüne dayanarak sahada koşan bizlerle mücadele etmek gerçekte çok kolay değil mi?
Toplantılarda, davetlerde, iftarlarda, sahurlarda rakipsiz konuşmak nasıl bir duygu? Çok tatlı, pek keyifli ve de inanılmaz bir ego tatmini oluyor mu gerçekten?
Özcesi Sn. Bakan;
Bursa’da bizim de şahit olduğumuz, “VARAN(K)-1” skandalınız, işte böylesi bir minvalde gelişti.
Darısı VARAN(K)-2, VARAN(K)-3 ve diğerlerine…
Sonraki açıklamam için sizi sabırsızlıkla bekliyor olacağız. Hayırlı ve de bol kayırmalı(!) seçim çalışmalarınız olsun…