Su Kolektifi’nden ‘Uludağ’ çıkışı

Haber: Ebru Taşdemir
Kamera: Yusuf Anavatan

Bursa Orman 2. Bölge Doğa Koruma ve Milli Parklar Müdürlüğü önünde yapılan açıklamaya, CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal ve Nurhayat Altaca Kayışoğlu da destek verdi.

Bursa Orman 2. Bölge Doğa Koruma ve Milli Parklar Müdürlüğü önünde yapılan açıklamada, “Halkın Uludağ Alan Başkanlığı’ndan hiçbir şekilde haberi yok. Biz Bursa Su Kolektifi olarak bu acı gerçeği ıslak imza toplama kampanyamızda yurttaşlara Alan Başkanlığı yasası ile Uludağ’ın milli park olmaktan çıkartılmak üzere girişimlerin başladığını böylece Uludağ’da yeni yapılaşmaların önünün açılıp halkın temiz hava ve su kaynağı, eşsiz doğa güzelliği Uludağ’ın büyük tehlike altında olduğunu açıklamaya başladığımızda anladık. Çünkü yurttaşların yoğun protesto ve isyan söylemleri ile karşılaştık. Uludağ’ın başına gelecek felaketi duyan halk Alan Başkanlığı tasarısına protestosunu hızla geliştiriyor. Bizler Uludağ Alan Başkanlığı yasa tasarısı geri çekilinceye dek yurttaşlara konuyu anlatmaya ve protestoların yükselmesine gayret edeceğiz. Bu utanç yasasını TBMM genel kuruluna getirmeyip, halkın asla af etmeyeceği bu çok büyük yanlıştan geri dönün” çağrısında bulunuldu.

‘ORTAYA KOYULAN YAŞAM MÜCADELESİ’

CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal yaptığı açıklamada, “Bilinsin ki bu getirilen yasa Uludağ talan yasasıdır. Üç temel gerekçeleri var. Uludağ’da çokbaşlı yönetim var diyorlar. Uludağ’da çoklu yönetim yok, iktidarın karıştırma operasyonu var. Uludağ’ın tek sahibi Milli Parklar Genel Müdürlüğü’dür. Ama iktidar Çevre ve Şehircilik bakanlığı ile valilik ile DSİ ile Büyükşehir Belediyesi ile adeta Uludağ’ı kendi şirketi, kendine miras kalmış gibi talan etmek istemektedir. Çok net söylüyoruz. Uludağ’ın sahibi Bursa’dır, Türkiye’dir, dünyadır. İkinci gerekçeleri, Uludağ’ın kapasitesi çok yüksek ve daha fazla turist gelebilir. Yine servet ve para, bütün anlayışları bu! Uludağ’da siz istediğiniz gibi binlerce insanı aynı anda toplayamazsınız. Bu mümkün değil, orada bir koruma kollama dengesi vardır. Üçüncü gerekçeleri, günlük gelenler ile sürekli kalanlar arasında bir düzen kurmak istiyorlarmış. Yani diyorlar ki Bursa’dan günlük gelenler buraya zarar veriyor, biz onları terbiye edeceğiz, buraları servet sahiplerine vereceğiz. Bursa kuraklık yaşayan en önemli kentlerden biri. Bursa’nın en önemli su merkezi Uludağ’dır. Uludağ yoksa su da oksijen de yoktur. Burada ortaya koyduğumuz mücadele yaşam mücadelesidir, gelecek kuşakların mücadelesidir” ifadelerini kullandı.

‘ULUDAĞ’I YOK ETMELERİNE İZİN VERMEYECEĞİZ’

CHP Bursa Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu ise, “Kanun teklifi Meclis’e daha verilmeden, daha komisyona gelmeden buradaki arkadaşlarımız sürekli bizleri uyardılar, Meclis’e geldiler, bilgi verdiler, hep birlikte imzalar topladılar. Bu kanun Meclis’te bütçe görüşmeleri devam ederken yani Meclis’te başka bir konu görüşülmemesi gerekirken getirildi. Çevre komisyonuna değil imar komisyonuna alelacele getirdiler. Uludağ’ın ekolojik sistemini yok etmek istiyorlar. Bursa’nın havası kirli ve Uludağ, Bursa’yı besleyen oksijen kaynağımız. Zaten yok edilmeye çalışılıyordu, şimdi betona çevirip yok etmek istiyorlar. Onların bugüne kadar Bursa’ya da ülkeye de yaptıklarını gördükçe korkuyoruz. Uludağı yok etmelerine izin vermeyeceğiz” dedi.