SPORUN VE SPORCUNUN DOSTU DR.MÜJDAT ENGİNSU..!!

Hayati boyunca daima sporun ve sporcunun yanında yer almış olan profesyonel ,amatör demeden hala daha stad stad ,saha saha  gezerek amatörlere destek veren, dünyaca üncü hocalardan aldığı  eğitimlerle ülkemizin yetiştirdiği tartışmasız alanının en başarılı hocalarından olan Travmatoloji Uzmanı, Spor Hekimi ,Sportopedi Sağlık Merkezi’nin kurucusu,Dr. Müjdat Enginsu Hocamız ile başta okuyucularımızdan gelen sorulara yanıtlar olmak üzere birçok konuyu ele aldığımız keyifli  bir röportaj gerçekleştirdik

***Öncelikle Müjdat Hocam bizleri ,ekibimizi uzun bir aradan sonra tekrardan Sportopedi’de konuk edip ağırlamış olduğunuzdan teşekkür etmek istiyorum.Size konuk olacağımızı sosyal medyadan da paylaşınca inanın değerli hocam sizi tanıyanlar, sevenler, bilabedel hayatlarına dokunmuş olduğunuz bilhassa genç sporculardan insanlardan soru ve yorum bombardımanına tutulduğumuzu söylemek isterim.

AMATÖRLERİN YERİ BENDE APAYRIDIR..!!

—Öncelikle herkese bu gençlerimize,çocuklarımıza güzel yorumları için çok teşekkür etmek istiyorum. Buradan ekmek yiyoruz.Elbette burada yaşayan, Bursa’da yaşayan sporcularımıza, amatörlerimize hizmet etmek  bizim görevimiz.Hafta sonları çoğunlukla amatör küme futbol maçlarını seyrediyorum.İşte bazen Zafer Stadı, bazen Görükle stadına bazende diğer sahalara  gidiyorum. Buralara ne için gidiyorsunuz cumartesi pazar evinizde sıcacık otursanıza diye soracaksınız sanırım.Amatörlerin ben yeterli sağlık hizmetlerine ulaştığına  inanmıyorum, amatör sporcular maalesef heba oluyorlar. Bir sakatlık olduğu zaman  belki spor hayatları bitiyor.İşte biz de bir yerinden acaba dokunabilir miyiz, faydamız olabilir mi çoğunun yöneticisi veya hocası arkadaşımız birazcık onlara destek verebilme adına gideyim yerinde izleyeyim bakayım ne oluyor bitiyor bir şey var mı? Ne yapabiliriz, ne edebiliriz diye o şekilde stat stat, hafta sonu saha saha  amatör küme maçlarını  geziyorum.Amatörler çok boşta kalıyor. Bu bizim çocuğumuz, sizin çocuğunuz, hepimizin çocuğu olabilir. Belki o çocuk çok yetenekli bir çocuk da olabilir, o yüzden de biz  elimizden geldiğince onlara destek olmaya onlara dokunmaya çalışıyoruz.

*** Yine diğer soruda da hocamız bizi tedavi ettiği gibi yaralanmalardan sakınmanın yollarını da öğretiyor  diye buna benzer soru ve yorumlar gelmiş.Nasıl oluyor hocam bu durum.

AMACIMIZ ÖNCELİKLE KİMSE SAKATLANMASIN,HERKES SAĞLIKLI OLSUN..!!

—- Şimdi şöyle;Bir adamın adalesi zayıfsa, bu adale eninde sonunda iş göremez hale gelecektir. Eğer adam çok antrenman yapıyor, yeteri derecede dinlenmiyorsa dinlenip bir sonraki antrenmana hazırlanmasını öğretiyoruz .Şunları şunları da yapmalısın diye.Beslenmesini düzenliyoruz.Adam iyi uyuyamıyorsa uyumasını sağlamak zorundasınız. Haftada bir defa saunaya, hamama gitsin arkasından masaj yaptırsın hazırlansın diye söylüyoruz. Bunları yaparlarsa sakatlık oranı azalıyor. Buradaki en önemli şey sakatlığını düzeltmek değil ki; Önemli olan sakatlanmasın istiyoruz.Sapasağlam oynasın niye sakatlansın. Ve bunları şimdi anlattığınız zaman çoğu internet üzerinden yanlış bilgiler ediniyorlar.Özellikle beslenme konusunda. İşte protein tozlarının kullanımı, onun kullanımı, bunun kullanımı ve neyi niçin kullandıklarını da bilmeleri lazım. Kullanabilirsiniz kullanmalarına karşı değilim ama neden kullanacaksınız ,ne zaman kullanacaksınız, hangi dozda kullanacaksınız, maçtan önce mi kullanacaksınız, maçtan sonra mı kullanacaksınız, antrenmandan önce mi antrenmandan sonra mı kullanacaksınız. Bunları da bilmeleri lazım. Bunlar için bir eğitim olması lazım. Ben her zaman söylüyorum kulüplere diyorum ki; Velileriyle birlikte çocukları toplayın, 30-35 yaşındaki sporcularınız için yapmayın. 16-17 yaşındaki sporcularınız için yapın. Velilerle birlikte daha önceden konuşalım günü belli olsun geleyim ben ,çok kısa tutayım 10- 15 dakika anlatayım.Ondan sonra normal konuşma tarzında interaktif bir toplantı olsun. Onlar sorsunlar, biz cevaplayalım, onlar sorsunlar biz cevaplayalım.Yanlış bildiklerini düzeltelim yanlış bilinenler var. Onlar doğru biliyorum zannediyorlar ama yanlış. O yanlışlar sakatlanmayı, yaralanmayı arttırıyor. Dediğim gibi bizim amacımız kimse sakatlanmasın ,herkes sağlıklı olsun.

***  Şimdi de gelelim Sportopedi’ye Hocam,ne zaman kuruldu neler yapıyorsunuz kısa kısa bilgiler verirseniz sevinirim?

—1990 yılında kuruldu.90 yılının sonuydu, şimdiki yerimize 2010 yılında geldik.Bursaspor’un şampiyonluğundan hemen önce bizim açılışımız 18 Mayıs’tır,25 Mayıs’tan  tam bir hafta sonra da şampiyon olundu biliyorsunuz.O dönem çok karmaşıktı ,Fenerbahçe galip gelse biz olamıyorduk,öyle hummalı bir çalışma içerisinde ve duyguların yüksek olduğu bir zamanda olsun istedik.Biz 18 Mayıs’ta açıldık, 25 Mayıs’ta şampiyon olduk. Biz bize uğurlu geldiğine inanıyoruz.Uğurlu gelen şey Bursaspor’un Şampiyon olması,onların şansı bize gelmiş oldu ben öyle değerlendiriyorum. O zamandan beri buradayız.

****Peki hocam hiç unutamadığınız bir anınız var mı yaşantınızda?

3 UZATMALI MAÇI HİÇ UNUTMAM..!!

— Bir sürü anı var, tabii hangi birisini  anlatayım sizlere düşünüyorum.Banvit’te 3 uzatmalı bir Avrupa Kupası maçı vardı mesela onu hiç unutamam.3. uzatma oldu 4 uzatmada bitti maç. Biz burada 4 sayı ile yenmiştik Almanya’nın Brose  Basket takımını. Almanya’daki maçta onlar iki sayı ilerdeler topta bizde maç bitiyor artık 5 saniye kalmış. topu elinde tut iki sayıyla yenil burada 4 sayı ile yendin averajla geç. Bizim oyunculardan biri herhalde biraz panik yaptı  elden topu verdi adamlar da geldi turnike attılar fakt 4  sayı oldu uzadı. Ilk uzatma biterken, bu sefer onlar 6 sayı öndeler seviniyorlar yendik diye sonra biz son saniye basket attık 4 sayıya düştü fark yine uzadı. İkinci uzatma oldu, Sonra 3. uzatmaya kaldı 3. uzatmada biz 8 sayı  gerideyiz maç artık bitiyor gitti maç artık dedik kendi kendimize. Suratlar düştü kaybettik maçı dedik anlayacağınız. Sonuçta son top olduğu için üçlük atsak bile 5 sayıya düşecek yine geçecekti onlar. Yapacak bir şey yok demeye başladık içimizden. Biz de o zaman çok da takımda oynamayan genelde yedek  oturan oyuncuyu aldı hoca son akında.Adam da gitti köşeden bir üçlük attı derken müdafa  üzerine düşünce üçlük sayı oldu artı bir de faul verilince 3+1 4 sayı almış olduk fark düştü dörde ve yine uzatmaya gitti. Son uzatmaya çıkınca hoca böyle bir maç mı olur bu kadar uzamak olur mu çıkın zevk alın oynayın dedi. Son periyotta 4 farkımız zaten olduğu halde 8-10  sayı farkla kazanmıştık maçı. Hatta o sene Şampiyonlar Ligi’nde dörtlü finale kalmıştık. Biz, Monaco ,Tenerife ve bir takım daha vardı. Biz Monaco ile eşleştik Monaco’yu yendik şimdi Monaco Euroleague’de oynuyor biliyorsun çok iyi çok güçlü bir takım. Sonrasında o senie Tenefe ile finalde onların kendi sahasında 4 sayı ile yenildik şampiyon olma ümidimiz vardı ama maalesef olamadık. Birçok anım var tabii ama bu 4. uzatmaya giden maçı hiç  unutmuyorum.

*** Hocam yine bu Antalyasporlu Eto’o konusu hiç unutulmuyor. Hatta bazı Bursasporlular keşke hocam iğne yapmasaydı oynamasaydı biz yenerdik  diye  yorumlar da gelmiş.

ÖNEMLİ OLAN SPORCU SAĞLIĞI..!!

— İyiki 3 tane verdik 5 verseydik 5 tane atacaktı adam bize. Biz yener mıydık? Bence değil. Şöyle değil bizim işimiz kim olursa olsun illaki sizin takımınız değil. Diğer takımdaki sporcunun da sağlığı önemli.Biz burada Galatasaray ile maç yapıyorduk eski statta Atatürk stadında onların hocası Fatih Terim’di o dönem, Galatasaraylı futbolcu Yasin’in omzu çıktı daha ilk yarıda. Biz de koştuk hemen yardıma, yerleştireyim isterseniz dedim ben ortopedi uzmanıyım dedim. O zamanki doktorları şimdiki doktorları değildi bir pratisyen hekim arkadaştı ağabey  yardımcı olursan sevinirim dedi. Elbette dedim biz sporcu sağlığından sorumluyuz. Omzunu yerine koyduk,gerçekten çok memnun oldular. Sağ olsun maç sonunda formasını getirdi ağabey teşekkür ederim ,eline sağlık dedi. Sonuçta bunların hepsi mutluluk bir iş yapıyorsunuz sonucunda iyiliğini görüyorsunuz. Onun için hangi oyuncu hangi takım bizde öyle bir şey yok.

SPORCUNUN SAĞLIK ÖNCELİĞİ,KURALLARI DAHİ DEĞİŞTİRDİ..!!

Bir kupa maçı oynuyorduk o zaman 2. ligdeydi daha önce bizde oynayan bir arkadaş vardı Onur adında  bir kafa topunda dili arkaya kaçt. Ve bizim yedek kulübemizin hemen ön tarafında oldu, onların  tarafına  uzak kaldı biz gittik hemen elimizi ağzına soktuk dilini çektik nefes almasını sağladık, çocuğun tekrardan hayata dönmesini sağladık. Belki de orada boğulacaktı. 2 dakika geciksek orada nefes almadığınızı düşünün. Çok vahim bir durum. Sonuçta böyle halletmiş olduk yine. Eskiden yoktu mesela şimdi bir kafa travması varsa hakem direkt oyunu durduruyor. isterse o anda penaltı pozisyonu olsun. durdurmak zorunda çünkü sporcunun sağlığı en önce gelir. Oyunu durduruyor, Sporcunun sağlığı için ne gerekliyse o yapılıyor. Hatta şimdi futbolda başka bir şey değişti bundan dolayı oyuncu değiştiriliyorsa oyuncu değişikliği olarak da sayılmıyor biliyorsunuz.Kurallar da daha çok oyuncu sağlığına doğru evrildi, gelişti diyebilirim. Sonuçta insan sağlığı her şeyden daha önemli.

**** Yine sizin Bursaspor’u ne kadar çok fazla sevdiğiniz ile ilgili de onlarca yorum, soru gelmiş.Maalesef tabii liglerde düştü Bursaspor ama bu sene Bursaspor taraftarı ümitli ve yeni statta her iç saha maçında  42.000 seyirci ile kapalı gişe maçlarını oynuyor.

BİZ BURSASPOR’U ŞAMPİYON OLDUĞU İÇİN SEVMEDİK.BİZ SEVDİĞİMİZ TAKIMI ŞAMPİYON YAPTIK..!!

—-Çok basit bir şey söyleyeyim size. Biz Bursaspor’u şampiyon olduğu için sevmedik ,biz sevdiğimiz takımı şampiyon yaptık.Birinci nokta bu. Bursaspor çok iyi gidiyor ,biz onun için seviyoruz,şimdi 2. Lig’e düştü, 3. Lig’e düştü artık sevmiyoruz öyle bir şey yok.Benim bakış açım  bu şekilde.Amatöre de düşse biz Bursaspor’u severiz, gene peşinden koşarız, yine üzerimize düşen bir şey varsa yaparız. Bu sene iyi gidiyor mu? Gidiyor daha iyi gitsin tek isteğimiz dileğimiz o. Bursa şehrinin en büyük markası bence Bursaspor.Sanayide birçok şirketlerimiz var yurt dışına çalışan çok büyük holdinglerimiz var ama bence en büyük marka Bursaspor. Onun için daha iyi olmasını da istiyoruz. Beklentimiz ve dileğimiz, arzumuz, gönlümüzden geçen sadece bu sene şampiyon olması değil, seneye de ikinciligte şampiyon olması sonra 1.Lige geçmesi, sonrasında  Süper Lig’e uzanması. Tabii burada yöneticilerin hoca tercihleri, oyuncu tercihleri, elindeki bütçeye göre neleri yapıp yapamayacaklarıyla ilgili olan bir olay. Normalde bizim esas istediğimiz şey tabii ki layık olduğu  gerçek yerimiz Süper Lig. Biz orada olmayı hayal etmek istiyoruz, orada olmak istiyoruz.

*** Gerçekten çok değerli bir hocasınız,manşettende girdiğimiz gibi  sporun sporcunun dostusunuz.Bu anlamda sizin bu seviyeye gelmenizde sizin  hayatınız boyunca model aldığınız hocalarınız oldu mu hocam?

NECATİ AKGÜN VE BURHAN USLU HOCALARIMIZDAN ÇOK ŞEY KAPTIK..!!

— Olmaz olur mu.. Türkiye’de bir defa spor hekimliğinin ilk başlangıcı ilk yapan Necati Akgün Hocadır. Ege Üniversitesi’nde Spor Fizyolojisini  ilk yapan ve ilk spor hekimi yetiştiren kişidir hepimizin hocasıdır. Necati hocamızın hepimizin üzerinde büyük katkısı var.Spor fizyolojisini bize öğreten adamdır.Yoksa biz nereden bileceğiz oksijen kapasitesi ne kadardır, ne kadar koşabilir, ne kadar koştuğunda ne kadar enerji yapıyor, biz nereden bileceğiz.Bunların hepsini o öğretti.İkincisi bizim idollerimizden bir tanesidir Türkiye’de spor hekimliğinde spor yaralanmalarında çok önde koşan Burhan Uslu hoca var uzun süre hem Galatasaray Futbol takımının, hem Ülker basketbol takımının hem milli basketbol takımının doktorluğunu yaptı. Burhan Ağabey  de hepimize çok yol göstericidir hala daha arar sorar,kendi görüşlerini söyler ve söylediklerinin %99.9’u da doğrudur.Sizin iyi yanlarınızı da söyler, kötü yönlerinizi de söyler.Bu işin duayeni  iyi bir gözlemcisidir, spor hekimliği camiasına çok büyük hizmetleri vardır. Çok insan yetiştirmiştir. Daha bunun için Hekim olarak düşünmeyin fizyoterapistleri, masörleri de çok fazla eğitmiştir, gerçekten büyük katkıları vardır.

*** Galiba yine Almanya’da da bir dizi eğitimden de geçtiniz değil mi hocam?

ALMANYA-AMERİKA SÜREÇLERİNİN DE PAYI BÜYÜK..!!

—- Almanya’da ben iki yere gittim. Bir tanesi Lüdenscheid diye bir küçük bir kasaba var o zamanki nüfusu 80 bindi. Ama özel bir spor  yaralanmaları hastanesi var sadece Spor yaralanmalarına  bakıyorlar, başka bir şey yapmıyorlar. Köln’e ve Düsseldorf’a çok yakın. Dortmund’un Buz Hokeyi,Kayak Takımına ve Futbol Takımına bakıyorlar. Onlarla bir sponsorluk anlaşmaları var. Gidip bir 6 ay orada çalıştım, bir 6 ayda Köln Spor Akademisi’nde çalıştım. Köln Spor Akademisi’nde daha çok Rehabilitasyon konusunda çok ileriler özellikle su altı rehabilitasyonu, su içi rehabilitasyon dediğimiz Rehabilitasyon konusunda çok ileriler.Bir taraftan  cerrahisini öğrenip bir taraftan da rehabilitasyonunu öğrenmek esasında çok şey kattı. Bir de esas Amerika  Pittsburg’da çalışmalarım var, bir 6 aylık dönemde orada bu ön çapraz bağın tamirlerinin Allah rahmet eylesin şimdi öldü gerçi Freddy Full diye bir adam vardı o adam da bu ön çapraz bağları ile ilgili Goodfather’larından bir tanesiydi. Çok fazla ameliyat yapıyor, Çok fazla hasta geliyordu. Bizim burada eski Trabzonspor kalecisi Onur Kıvrak vardı,Onun ameliyatlarını da Freddy Full yapmıştı. 6 ay kadar da Freddy Full’ün yanında çalıştım.Ondan da ön çapraz bağın bütün  inceliklerini öğrendik. Rehabilitasyonu da öğrendik Bir de böyle bir şey var ama dediğim gibi eğitim her yaşta, her zaman ayrı ayrı eğitimler var. O da öldü gerçi şimdi Arnold Kaplan diye Cleveland’da İsveç asıllı bir Amerikalı vardı. O da mesela kıkırdak lezyonlarında kök hücre tedavisini çok fazla laboratuvar boyutunda yapan bir adamdı Böyle lokal yerlerde çok az kişiye, en çok aldığı zaman 50 kişi alıyordu. Normalde 30 kişilik gruplara eğitim verirdi biz bu eğitimlere de Türkiye’den 3-4 arkadaş hemen hemen her eğitimine katıldık adamın. Kıkırdak cerrahisinde neler yapılıyor, kıkırdak nakillerine neler olabilir, kök hücre ile kıkırdağı tamir edebilir miyiz?Artık çok genç yaşta çok fazla kıkırdak bozukluğu olan kişi var, normal Sporcular dışında da var .Bunlar önemli şeyler ama artık Türkiye’de her şey yapılıyor. Artık hekimler yabancı dili daha iyi biliyorlar,yurt dışındaki kongreleri yakından takip ediyorlar ,toplantılara gidiyorlar ,internet üzerinden takip ediyorlar, gerektiğinde mailleşiyorlar. Eskiden bizim zamanımızda ulaşmak çok daha zordu şimdi tabii ulaşmak çok daha kolay.

****Hocam yoğun tempoda günler yaşadığınız bir gerçek.   Müjdat Hocamızın   bir günü nasıl geçiyor diye de yine bir çok soru gelmiş.

ÇOK ÇALIŞSINLAR,ÇOK ÇALIŞMADAN HİÇ BİR ŞEY OLMUYOR..!!

—- Her gün sabah beşte kalkıyorum.Kahve filan  içerim. 6’da evden çıkarım eğer o gün ameliyat varsa, 7’de ameliyata başlarım.Onun içinde 06.15’te hastanede olmam lazım. Eğer ameliyat yoksa bir parkta ya yürüyüş ya da koşu yaparım.Sonrasında 07.30-08.00 gibi iş yerine gelirim.Burada normal günlük işlere başlarım, saat 8-10 arası genellikle gelen mailler, çalışan arkadaşlarımızın eğitimi, onlara yol gösterimi, onlara yeni çıkan yayınlarla ilgili konuşuyoruz.Saat 10.00’da  çalışmaya başlarım, sonra hasta bakarız onun dışında antrenman varsa bir kulüpte çalışıyorsak antrenmana gideriz.Akşam da saat 19.30-20.00 gibi burasını kapatıp eve gidiyoruz.

BİZİM HOBİMİZ HER ŞEYİMİZ SPOR..!!

Bizim hobimiz her şeyimiz Spor. Bizim cumartesi, pazarımız yok.en baştada söylediğim gibi  cumartesi-pazar muhakkak maç seyretmeye gideriz.Ben aynı zamanda Nilüfer Belediye Kadın Voleybol Takımının maçlarını takip ediyorum, basketbolda Tofaş’’ın maçlarını takip ediyorum ,bazen Finalspor’un maçlarına gidiyorum biliyorsunuz onlar maçlarını Naim Süleymanoğu Spor  Salonu’nda yapıyor Yıldırım’da.Oraya da gidip gelme zor oluyor Trafik yoğunluundan trenle gidip geliyorum oraya.

***Son olarak sporcu arkadaşlarımıza gençlere ne söylersiniz,önerirsiniz  değerli hocam?

—- Çok çalışsınlar çok çalışmadan hiçbir şey olmuyor. Diyerek konuşmasını tamamladı.

SPORA VE SPORCUYA KATKILARIN İÇİN TEŞEKKÜRLER MÜJDAT ENGİNSU HOCAM..!!

Dünyada  alanlarının en ünlü hocalarından eğitimler alarak kendini geliştiren 1990 yılıyla birlikte Sportopedi Sağlık Merkezi adı altında hizmetler vermeye başlayan, Bursaspor başta olmak üzere ülkemizde birçok futbol ,basketbol, Spor kulüplerinde görevler alan,gençlerede bu anlamda birikimlerini aktaran,eğitimler verem boş buldukça hafta sonları Stad, stad, saha saha gezerek Amatör futbolcular ve Sporcular için ne yapabilirimin derdinde olan bu anlamda gelen sorulardan da anladığımız kadarıyla binlerce ,on binlerce kişiye dokunmuş olan değerli hocamız Müjdat Enginsu’ya bizler de bundan sonraki çalışmalarında başarılar dilediğimiz gibi daha uzun yıllar spor camiasına hizmet etmesi  temennisinde bulunmak istiyorum.