KOSAB Kamulaştırma Mağdurları DEVA Vekilleri ile Görüştü! “Kamulaştırma Adı Altında Vatandaşın Malına Çökmelerine İzin Vermeyeceğiz!”
Yerel Seçim adaylarını açıklayan DEVA Partisi Bursa’da belediye başkan adayları parti teşkilatı ve basın mensuplarıyla bir araya geldi. DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcıları Sadullah Ergin ve Burak Dalgın’ın katılımıyla gerçekleştirilen programda Bursa’da kamu tarafından mağdur edilen esnaf ve vatandaşlarda dinlendi. KOSAB Kamulaştırma Mağdurlarından bir heyette DEVA Vekillerine dertlerini detaylarıyla anlatan bir dosyayı taktim etti. Hürriyet Köyü Gençlik ve Kadın Dayanışma Derneği üyeleri de o toplantıya katılarak 2014 yılından beri yaşadıkları dramı anlattılar.
Hürriyet Dernek Başkanı Bayram Efe; “Köyümüzdeki arazileri köy tüzel kişiliğine devrettik. 2014 yılında, Büyükşehir Yasası ile Karacabey Belediyesi, köy tüzel kişiliğinde olan arazilerimizi aldı. Belediyeye defalarca gittik. Burada 201 hanenin hakkı var dedik. Belediye Başkan Ali Özkan bizi dinlemedi. Bizi hakir gördü. Bu arazilerin asıl sahipleri bizim dedelerimizdir. Onlardan bize miras arazilerdir. Ancak bugün tam anlamıyla mirasyedi haramzadeleri bu arazilerimizi 3-5 patrona peşkeş çekmektedir. Yasal olarak bugün bunu yapabilseler de Allah katında ve vicdanlarda mahkum edileceklerdir. Dedelerimiz bu toprakları Ziraat Bankası kredisi ile satın almışlardır. O tarihte kredi borçlarını ödeyemedikleri için ürünlerine haciz gelmiştir. Aç kalmışlar, hastalanmışlar, bir kısmı bu uğurda hastalanıp vefat etmiştir. İşte bu nedenle bu köylünün ahı onların peşini bırakmayacak. Hem bu dünyada hem ahrette onları perişan edecektir.” dedi.
KOSAB Mağduru esnaf Selim Demirel; “Pandemi döneminde bizler evlerimizden dahi çıkamayacak bir durumda iken; Kestel Organize Sanayi Bölgesi yöneticileri bir avuçluk malımıza göz koymuş. 1 yıl 8 ay içinde Bursa Valiliği Yatırım İzleme Birimi tarafından da bizlerin dahi hab eri olmadan kamulaştırma işlemini sonlandırmış. Bizim haberimiz tüm işlemler bittikten sonra oldu. Telefonumuza gelen mesajda olmasa haberimiz dahi olmayacaktı. Kamulaştırma işlemleri sırasında 3 mal sahibi ağabeyimiz yaşadıkları stresten dolayı kalp krizi geçirdi. Hayatlarını kaybetti. İki bina ise açılan davalar bitmeden yıkıldı. Kiracılarımıza uygulanan zulümden dolayı binalar boşaltıldı kira kayıplarına uğradık. İçinde işletmeci varken bir pazar gecesi elektrik kesilerek o işletmenin makinalarına ağır hasar taribat yaptırıldı. O işletmeci arkadaşımız 100 bin lira tamir parası vererek anca işletmesini çalıştırabildi. Bu hukuksuz davranışları TBMM’de dile getirmenizi rica ediyoruz.” dedi.
Vekiller Sadullah Ergin ve Burak Yalım konunun takipçisi olacaklarını belirterek; “Hiçbir vatandaşımızı kamulaştırma adı altında atadan kalma mülklerine el konulmasını gerçek bir kamu yararı olmadığı müddetçe istemeyiz! Yaşanılan bu ekonomik travma elbette ki; gün gelecek sonlanacak! Biz DEVA kadroları olarak 2024 Mahalli İdareler Seçimlerinde eylem planlarını 1,5 yıl önce hazırlamanın avantajını kullanarak girmenin artılarını göreceğimize inanıyoruz. Herşey birgün doğru istikametine girecek. Bu işletmeciler ekmek kazanmak için çıktıkları bu kutsi yolda KOSAB idarecilerinin verdiği mevlada gülünçtür. 76 milyon toplam bedele karşılık 12 milyon lira bankaya yatırılmış olması ülkede tüccar zihniyetinin kokuşmuşluğuna işaret ediyor. ” dedi.
DEVA İl Başkanlığı; başlıca Bursa sorunlarıyla ilgili hazırladığı raporda
BURSA YEREL SORUNLAR
Uludağ Alan Başkanlığı: Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile milli park sınırları içinde tek yetkili olan Tarım ve Orman Bakanlığı ile Doğa Koruma ve Milli Parklar Müdürlüğü’nün yetkileri,
Kültür ve Turizm Bakanlığı’na ve Uludağ Alan Başkanlığı’na devredildi.Bursa halkı için Uludağ AKP Talan ALANI İLAN EDİLMİŞ OLDU. Kötü Yönetim , Rant Belediyeciliği: Belediyeler çoğu ihalelerini artık davet usülü ile yapmaktadır. Yandaş ve paydaşları ile rant belediyeciliğini artık gizli gizli değil alenen devam ettirmekteler. Kısa zaman önce bir ihalesini de yaptığımız basın açıklaması ile iptal etmek durumunda kaldılar.
Ulaşım ve Trafik : Bursa’da alternatif yol maalesef ki yok. Artan kent nüfusu sebebi ile artık trafik Bursa’da içinden çıkılmaz bir hal almıştır. Kentin doğu ve batısındaki 42 km yol trafikte 1 buçuk saat sürmektedir. Özellikle Kent Meydanı -Merinos-Sırameşeler-Acemler kısımlarında insanlar artık kontak kapatır duruma geldi.
Plansızlık, Kentsel Dönüşüm yerine Rantsal Dönüşüm: Kentsel dönüşüm gereklilikler göz ardı edilerek tamamen rant belediyeciliği yapılmaktadır. Eski yerleşimler olduğu gibi dururken yeni yerleşim alanları yapboz gibi tekrar tekrar yıkılıp yapılmakta.
Yıllara Yayılan Kötü Yönetim ve Kötü Yatırımlar: Hazine Alacak Stoku tarafından yayınlanan verilere göre Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin ise 589 milyon TL borcunun bulunduğu ifade edildi. Bu borca rağmen ana sözleşmesindeki “taşınır bağışı yapamaz” hükmüne karşın 37 taşıt bağışında bulundu. Toplam değeri 5.1 milyon TL olan bağışların iki özel dernek, bir il belediyesi, bir büyükşehir belediyesi, bir yurtdışı belediyesi ve 15 ilçe belediyesine yapıldığı Sayıştay raporu ile duyuruldu.
Yanlış yere belediye bütçesinden stat: Şehrin tam ortasına yapılan stad ve tam yanına hastane yapılması hem trafik sorunu hem görüntü ve güvenlik sorununa sebebiyet vermekte.
Yanlış Yere şehir hastanesi ( şehrin dışında ) :Şehrin dışına yapılan hastane ile ulaşım bağlantı sorunu yaşanmakta. Şu an yapılan ulaşım yatırımı 1.6 milyar TL .2023 sonunda biteceği tahaahüt edilmesine rağmen yarısı bile yapılamadı. Şehir hastanesine bakanlık bütçesinden toplu ulaşım: Şehir Hastanesi şehrin 19 kilometre dışında kalmaktadır. Toplu taşıma ile zor gidilebilen hastane vatandaşın şahsi ulaşımı ile bile cep yakmakta.
Yaşam Kalitesi :Şehrin planlanandan fazla göç alması ve plansız sanayileşmesi ile şehrin yaşanabilirliği sorgulanır hale gelmiştir.
İlçelerimiz arasında yaşam kalitesi farkı Doğu-Batı Farkı: Şehrin doğusu ve batısı arasındaki yaşam standartlarındaki makas oldukça açılmıştır. Nilüferde yaşayan halkın standartları iyiden normale dönerken doğusundaki Yıldırım -Kestel-Gürsu’da halkın yaşam kalitesi normalin altına düşmüştür. Durum O kadar vahim ki bunu pazarda satılan ürünlerden dahi farkedilebilmektedir. Okul dönemlerinde doğu kesimde yaşayan vatandaşlar çocuklarının daha iyi eğitim alabilmeleri için batıdaki okullara bağış adı altında ödemeler yapıyor.