Kartal’da “Kademeli emeklilik” mitingi: Borçlu değil alacaklıyız
Kademeli emeklilik talep edenler İstanbul’da Kartal Meydanı’nda buluştu. İşçi ve emekçiler “Borçlu değil alacaklıyız” dedi.
Emeklilikte Adalet Derneği (EMADDER) çağrısıyla, kademeli emeklilik talep eden işçi ve emekçiler İstanbul’da Kartal Meydanı’nda miting düzenledi.
Miting için pek çok şehirden “Borçlu değil alacaklıyız” sloganlarıyla İstanbul’a gelenler “Emeklilik hayal olmasın, hakkımız olsun. EYT sonrası mağdurları olarak, az farkla yıllarca daha fazla çalışmak zorunda kalan milyonların sesi olmak için Kartal’dayız” dedi.
“ASIL SİZ BİZE YÜK OLUYORSUNUZ”
Samsun’dan bir işçi “Sigorta girişim 2 ay geç olduğu için emeklilikte 17 yıl kaybım var. Kademeli emeklilik talep ediyorum” diye konuştu.
Sağlık durumu el vermemesine rağmen geçinebilmek için çalışmak zorunda kaldığını belirten bir kadın işçi de “51 yaşındayım ve iki çocuk bakıyorum. Prim günümü doldurmama rağmen emekli olamıyorum. Bir gecede belirledikleri tarihle 17 yıl kaybeden arkadaşlarımız var emeklilik yaşında kademeli olacak şekilde yeniden düzenleme bekliyoruz” dedi.
Bir başka işçi ise iktidar milletvekillerinin emeklilerin sosyal güvenlik sitemine yük oluşturduğu yönündeki yorumlarına tepki gösteren bir emekçi ise “Ben primlerimi ödedim, senin yüzünden emekli olamıyorum ben. Milyonlarca insanı SGK’ya yük olarak göstermeye çalışıyorlar. Hepimiz ödemelerimizi tamamladık, nasıl yük oluyoruz? Asıl siz bize yük oluyorsunuz” dedi.
İSKENDER BAYHAN: BİRLİKTE OLUN, GÜÇLÜ OLUN
Emek Partisi İstanbul Milletvekili İskender Bayhan da mitinge katılarak destek verdi. Mitingde söz alan Bayhan “Sizlere direnişteki Meka ve Rondo işçilerinin, As Plastik ve Polonez işçilerinin selamını getirdim” diyerek konuşmasına başladı.
“Türkiye’de ortalama yaşam süresi 74,5, hükümet emeklilik yaşını 70 yapmak istiyor” diyen Bayhan, “Emekliler asgari ücretin 5 bin lira altında yaşatılmak isteniyor. Emeklilik hakkını isteyenlerin, grevde direnen işçilerin, Maltepe’de Kadıköy’de grev kararı asmak zorunda kalan işçilerin karşısına aynı cevap çıkıyor, ‘Kaynak yok bekleyin’ deniyor. Sermayeye teşvikler, vergi indirimleri sağlayanlar emekli olma hakkı anayasada yazdığı halde karşılanmıyorsa, saraylarda, lüks otel odalarında devleti savunanlara lanet olsun” ifadelerini kullandı
“Hak, hukuk, adalet talebimizde sayımız az da olsa sizlerin talepleri için ses yükseltmeye devam edeceğiz. Birlikte olun, güçlü olun. Kim size ne söylerse söylesin siz şuna bakmalısınız, “İşçiler emekçiler insanca yaşayabiliyor mu?” dedi.
Bayhan “Gelecek dönemde iki ülke var; işçilerin, emeklilerin, emekçilerin insanca yaşayabildiği ya da sermayenin refahı için açlık yoksulluğun geleceği. Sizlerle birlikteyiz size ve bize insanca yaşanabilecek bir ülke yolunda başarılar diliyorum” şeklinde konuştu.
EMADDER BAŞKANI: HAKKIMIZI İSTİYORUZ
EMADDER Genel Başkanı Mihriban Uğurlu, “Bizler emekliliğe hak kazanmış, mezarda emekli olmayı bekleyen çalışanlarız” dedi.
“Emeklilikte eşitlik toplumda adalet için bir aradayız” diyen Uğurlu, DİSK’e destekleri için teşekkür ederken Türk-İş ve Hak-İş genel başkanları Ergün Atalay ve Mahmut Arslan’a “Sendikalar sadece toplu sözleşme imzalamak için mi kuruldu? İşçilerin emekçilerin emeklilik sorunları için bu mitinge neden katılmıyorsunuz?” diye sordu.
İşçiler bu sözlerin ardından Atalay ve Arslan’ı yuhaladı. Uğurlu, “Kademeli emeklilik lütuf değil Anayasal haktır” ifadelerini kullandı. 8 Eylül 1999 sonrası işe giren yurttaşların kademeli olarak emekli olmasını talep ediyoruz” dedi.
Uğurlu, “Bizden beklenen primleri ödedik. Avantaj ayrıcalık istemiyoruz. Hakkımız olan emekliliği istiyoruz. Yurt dışı emeklilik şartlarından bahsediyorsunuz, peki yurt dışındaki iş koşullarından bahsediyor musunuz? Dünyanın hiçbir ülkesinde akranlar arasında emeklilikte 17-20 yıl yok” şeklinde konuştu.
Uğurlu, “EYT yasası felakettir. SGK sistemi felaketini bile isteye yaptınız. Maaşları yatmadan vergisi ve sigorta primlerini ödeyen emekçileriz. Bize ‘ister 9 bin-10 bin gün prim öde 58-60 yaşını bekleyeceksin’ diyemezsiniz. İşçi ağlıyor, emekli ağlıyor, memur ağlıyor. Bizim oylarımızla oturduğunuz makamlardan bizi nasıl görmezsiniz? Bizler kur korumalı mevduatla, vergi affıyla, teşvikle değil emeğimizle yaşıyoruz” dedi.