Herkesin kimliği ve inancı başımın üstüne

ERCAN ÇALIŞIR / BURSADA BUGÜN

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu Bursa programı kapsamında TR Düşünce Kulübü‘nün düzenlediği söyleşi programına konuk oldu.

Türkiye siyasetinden birçok önemli misafir ağırlayan TR Düşünce Kulübü bu kez Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu‘nu konuk etti. Söyleşi programı şeklinde devam edecek programa Bursa’nın önemli STK‘ları, Akademik oda temsilcileri ve CHP Bursa kurmayları katıldı.

TR Düşünce Kulübü Genel Başkanı Ercan Yakut‘un konuşmasından satır başları;

Farklı fikir ve düşüncelerde sesimizi duyurmak için yola çıktık. 13 senedir vefakarca hizmet eden arkadaslarıma canı gönülden teşekkür ediyorum. Şahin genel başkanım tebessüm diyoruz. Sizde sürekli tebessüm ediyorsunuz. İnşallah her siyasi parti genel başkanı sizin gibi gülümser. Siyasi hiç bir hedefim yok. Siyasette bulunmayı düşünmüyorum. Hiç bir insanımızı mezhebi, siyasi düşüncesini ayırt etmeden, giyim tarzı gibi her alanda fikir birliği içinde olmak zorundayız. Sevmesek de saygı duymak zorundayız. 2009 yılından beri genel başkanlığını yaptığım kulübümüz ileride gençlere kalacaktır. Bursa basınına müteşekkirim. Bizlere her zaman destek oldular. Önümüzde seçimler var. Sağduyu olmalı. Her siyasi partiyi sağduyuya, insanlık adına söz söylemeye ve mücadele etmeye çağırıyorum. Bu salonda bundan sonra diğer genel başkanları da davet etmiş olalım. Katılımınızdan dolayı minnettarım. Her birinize teşekkür ediyorum.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu‘nun konuşmasından satır başları;

Bursa’da bir şehidimiz var. Allah rahmet eylesin. Bizler CHP olarak vatan ve bayrak kırmızı çizgisine sahibiz. Her düşünceye saygı duyarız. Tüm büyüme, gelişme, rekabet etme ortamında farklı bir geleceğe kapı aramalarıdır. TR Düşünce Kulübü’nün burada kurulması ve yurt dışına yayılması çok güzel bir olay. Yaşatan ve büyütenler Türkiye’ye hizmet ediyorlar.

“Ötekileştirme insan haklarına aykırı bir davranıştır”

Ötekileştirme inancı, kimliği dolayısıyla ötekileştirme, kutuplaşmaya neden olur. İnanç üzerinden siyaset yapanların bu ülkeye en büyük kötülüğü yaptığını belirtmek isterim. İnanç sorgulama şirktir. Peygambere dahi verilmeyen yetkiyi kim elde ettiğini sanıyor. Herkesin kimliği ve inancı başımın üstüne. Kimse annesini babasını seçme lüksüne sahip değildi. Önemli olan kimlik şeref, inanç ve manevi dünyanın zenginliğidir.

Toplum meşgul olması gereken alandan kopup farklı alanda kutuplaşmaya devam ediyor. Ülkesini seven herkesin bu konuda duyarlı olması gerekli. Kalkınma için sorunları çözmek için uğraşmalıyız. İşsizliği tartışacağımıza kimlik sorguluyoruz. Neden? Gündemi dağıtmak için.

Sosyal devlet üzerinde de durmuyoruz. Devlet her bireye özellikle düşük gelirli vatandaşa yardım etmek zorundadır. Temel neden budur. Hiç kimsenin yatağına aç girmediği, huzurun ve kalkınmanın olduğu bir dünya inşa etmek zorundayız. Yoksul olunabilir. Giderken de birşey götürmeyeceğiz. Doğum ile ölüm arasını iyi tahlil etmeliyiz. Hırsımıza ket vurmalıyız.

Kimi zaman alkışladığımız kesimlere, çocuğuna pantalon alamayanlar var demeliyiz. Dünyanın adalet üzerine inşa edildiğini biliyor muyuz? Adalet konusunda biz ne yapıyoruz? Adalet olmazsa, adalet egemen olmazsa huzur olmaz. İşin özü budur. Aynı zamanda liyakat aynı kökten gelir. İşi ehline vermek demektir. Devlet yönetiminde iş ehline veriliyor mu? Verilmiyorsa devlet iyi yönetilmiyor demektir.

“Merkez Bankası liyakatsizlik örneğidir”

Merkez Bankasına, banka yönetimi ile tecrübesi olmayan birini getirmek, liyakatsizlik örneğidir. Sayın başkanı ve diğer konuşmacıları yürekten kutluyorum. Farklı görüşten olan insanları bir araya getirip konuşmak çok önemli. Bunun adı istişaredir. Siyasette uygarca tartışma zemini var mı?

1970’lerde TV’lerde tartışmalar yaşanırdı. Siyasetçi çıkar, gazeteci sorardı. Bizimde sevindiğimiz, aşık olduğumuz günler oldu. Bizde insanız. Bu hasletlerden uzaklaşıyoruz. Kimse siyaset dışı değildir. Otobüs fiyatını, suyun fiyatını belirleyen siyasettir. Siyasetin ahlaklı zeminde gelişmesi gerekiyor. Siyaset zenginleşme aracı değildir. Gelişmiş ülkelerle aramızda ki fark nedir? O ülkelerde siyasetçi her kuruşun hesabını vermek zorunda. Hesap veremezsen milletin arasına giremezsin. Vatandaşın verdiği yetkiyle vatandaşın vergisini harcıyoruz. Biz bunun hesabını vermediğimiz için demokrasimiz gelişmiyor.

Vatandaştan gizli birşey olamaz. Niye yaptın değil kaça yaptın? diye soruyoruz. Demokrasi adına soruyoruz. Demokrasi arasında ki kalın duvarları kaldırmak vatandaşın oyu sayesinde olacak. Vatandaşa verdiği oy nedeniyle söz söyleme durumum hiç olmadı. Demokrasi ve ekonomi açısından aşama kat etmeliyiz.

“Çin ve Bulgaristan bizden geride idi ama geçtiler”

En zeki insanlarımız yurt dışına gitti. Yüksek yetenek inşasını sağlamalıyız. Tüm engelleri kaldırıp üretim sürecine dahil etmeliyiz. Türkiye kökenli Alman vatandaşı 2 kişi Covid aşısını buldu. Almanya’ya 140 milyar dolar üzerinde katkı sağladılar. O yeni buluşları biz sağlayamazsak ilerlememiz mümkün değil.

Osmanlı teknolojiyi yakalayamadığı için battı. Tüfek icat olmuşken kılıçla mücadele edilmez. ABD’ye icazet almaya gittiğimi söylüyorlar. Orada çağı yakalamaya gittim. Üniversiteler her türlü düşüncenin özgürce tartışıldığı alanlardır. Farklı düşünüyor diye görevden alınan hocalar var. Bu sorunları aşabiliriz. Bu milletin ferasetine güveniyorum. Vatanına sahip çıkan bir milletimiz var. CHP olarak dünya kadar eksik ve yanlışımız oldu.

Son 10 yılda en büyük değişimi yaşayan CHP’dir. Kimsenin kimliği, inancı ya da yaşam tarzına göre bakmıyoruz. İnsanımız nancını nerede yerine getirmek istiyorlarsa talimat verdim her belediye başkanı o camileri tertemiz yapacak. Millet İttifakı olarak; iktidar olursak Türkiye’nin 5 yıl içinde pek çok sorunu aşacağını göreceksiniz. 6 farklı lider var. Liyakat, hesap verebilme, adalet konusunda anlaşıyoruz. Çürüyen devlet yapısının inşa edilmesine ihtiyaç var.

Siyasette liyakat olmaz. Devlette şarttır. Devlette memur olunca KPSS’ye girip sınavı kazanmalısınız. Kademe atlamak içinde sınav geçmelisiniz. Bakan olmak için ise bunlara ihtiyaç yok. Devleti yönetmesi için millet oy vermişken liyakatli yönetin.

Amca oğlu gelsin şuraya yerleştirelim derseniz olmaz. Çok kutuplaştık. Hepimizin hataları oldu. Milletin kucaklaşmaya ihtiyacı var. Kaybeden bizim insanımız ve Türkiye oluyor. Yurt dışına giden gençlerimizi ve hocalarımızı ülkeye getirmeliyiz. Üniversitelerimizin kültürü ve vizyonu olmalı. Bunları yapacağız.

Sayın başkan bizleri çağırdınız. Tüm söylediklerimi yürekten söylediğimi bilmenizi isterim. Sağolun var olun.

Programa basına kapalı şekilde soru cevap bölümü ile devam ediliyor.