HAİNLER, KÖTÜLER, SOYGUNCULAR AZGINLAŞIP HADSİZLEŞTİKÇE, İNADINA LAİK CUMHURİYET VE ÖLÜMÜNE ATATÜRK DEVRİMLERİ…

Ülkemizi karanlığa mahkûm edip yoksulluğa götürenler, yıllardır adım adım planlı programlı ve sinsice uğraşıyorlar

21 yıllık iktidarlarında:

Toplumumuzun tüm iyi niyet ve inançlarını kullanıp soygun düzeni ile kendileri ve yandaşlarını varsıllaştırıp halkların haklarını gasp ettiler.

Toplumun tüm değerlerini, saygın ve öğretici geleneklerini, çağdaş yaşam tarzlarını istismar ederek gericiliğe ve bağnazlığa teslim ettiler.

21 Yılda ülkemizde tüm halkların yaşmalarını zehir ederek, onları bölüp ötekileştirerek ve en önemlisi kuru ekmeğe muhtaç ederek sömürdüler.

Sapkın ve cehalete tutsak ne kadar cemaat, tarikat ve teröre bulaşmış örgüt varsa ülke kaynaklarıyla besleyip halklara ve Laik Cumhuriyete ihanet etmelerini sağladılar.

Cehalete mahkûm etiklerinin dini inançlarını sömürerek ve satılık kalemşorlar ve kifayetsiz medya mensuplarıyla gece gündüz her yerde insanların beyinlerini yıkayıp adeta Mankurtlaştırdılar.

Yargının çok önemli bir kesimini Sarayın ve Tek Adamın emrine sokup ülkede ne kadar namuslu insan, yürekli gazeteci, yazar veya siyasi varsa suçsuz yere tutsak ettiler.

Ülkemin yetişmiş beyinleri ve geleceğin umudu olan gençleri ülkeyi terk ederken; orta doğunun ne kadar ipsiz-sapsız ve terörle iç içe olmuş ülke kaçkınları varsa yurdumuza sokup kendilerine kalkan ettiler.

Kurdukları ittifaklarla ülkemizin geleceğini ve laik cumhuriyetini resmen planlı ve programlı olarak katlettiler.

Ancak ne yaparlarsa yapsınlar ülkemizdeki namuslu, vicdanlı, ahlaklı ve kul hakkına el uzatmayan, yolsuzluk, hırsızlık ve haksız kazanca tenezzül etmeyen, kötülere ve saray zulmüne boyun eğmeyen yurtseverlere söz geçiremediler.

AKP ve gerici, bağnaz baş eğdiren ortakları ile ülkemizde kirli amaçlarını, şeriat özlemcisi anlayışlarını ve Taliban yöntemlerini uygulamak için Atatürk Devrimlerini ve Laik Cumhuriyeti yok ederek başarmak için uğraşsalar da başaramadılar.

Başarmayacaklar da, çünkü bizler bu ihanete asla izin vermeyeceğiz.

Ülkemizi yeniden kalkınan, üreten, eğiten, eşit yurttaş kimliği ile bir ve kardeşlik duyguları ile bir arada barış içinde yaşatan saygın ülke yapacağız.

Soyduğunuz, haklarını gasp edip beşli çetelere ve onların kanalıyla kendi yakınlarınıza aktarım yaptığınız yolsuzlukların hesabını bağımsız yargıyla soracak ve halklarımızı yine aydınlık günlere götürecek ve varlık içinde yaşatacağız.

Yaşasın Laik Cumhuriyetimiz.

Yaşasın ülkemizdeki eşit yurttaşlar olarak tüm halkların bir arada yarattıkları zenginlik.

Yaşasın kadınlarımızın özgür, saygın, güvenli ve ülke kaderini belirlemede söz sahibi olacağı günlere…

Yaşasın okuyan, sorgulayan ve hak ettiklerini kazanan geleceğin güvencesi olan gençlerimiz.

Yaşasın alın terinin hakkını aldığı, emeğin en yüce değer olduğu, örgütlü, iktidara biat etmeyen devrimci sendikalarla temsil edileceği günlere…

Yaşasın “ülkemde barış, dünyada barış” diyen komşularının iç işlerine karışmayan ve tükenmiş iktidarlarını ve suç ortaklarını ayakta tutmak için evlatlarımızı yabancı topraklarda ölüme yollamayacak olan sol/sosyal demokrat olan anlayışlara.

Yaşasın Atatürk devrimlerini yaşatmak için ölümü göze alacak olan tüm devrimcilere, yurtseverlere, halklara dost ancak; despotizme, otokratik yapılara ve faşist iktidarlara hesap soracaklara.

Cumhuriyetimizin 100. Yılında devrimlerin ışığında en güçlü sesimizle haykıracağız.

“YAŞASIN LAİK CUMHURİYETİMİZ.”

Sevgiyle saygıyla, eşit yurttaşlar olarak barış ve kardeşlik duyguları ile insanca, onurluca, özgürce, haksızlıklara ve hukuksuzluklara izin vermeden yaşayalım ve yaşatalım.