ÇOK ZORLU VE ACI VEREREK GEÇEN BİR YILIN ARDINDAN KEŞKELERİMİZ…
Geçmiş dönem PM Üyesi Güler Buğday makalesinde;
Keşke, 23 yılda ülkemizde güç ve imtiyaz sahibi olanlar yoksulluktan gelip varlığa ve varsıllığa kavuşanlar kıymet bilselerdi.
Keşke, alnı secdeye varıyor diye halkları kandıran ve onlara haksızlık yapanlara itibar ve destek verilmeseydi.
Keşke, dünyaya örnek olmuş, saygı duyulmuş, yolundan gidilerek itibar bulunmuş “Mustafa Kemal Atatürk’ün Askeri” olmaktan onur ve gurur duyulmuş olsaydı.
Keşke, dağı taşı bereket olan, ürettikleriyle kendine hatta dost ülkelere yetebilen bir konumdan ota-samana muhtaç olan bir konuma düşülmeseydi.
Keşke, halkları bölüp, haksızlıklara ve adaletsizliğe başvurarak kendilerini güçlü kılmak yerine sevilen sayılan ve oturulan koltuklar hak edilen olsaydı.
Keşke, ülke kaynaklarını sömüren, soyan, halkların hakkını yurtdışına kaçırmak yerine hak eden halkına eşit bölüştüren ve insanca yaşanılan bir ülke olunabilseydi.
Keşke, ülkede güç ve imtiyaz sahibi olan iktidarlar ve yönetenler şımarmadan, kurumları yozlaştırmadan, haksızlıkları ve adaletsizliği kendi çıkarları için yöntem yapmadan demokrasinin erdemini anlamış olsalardı.
Keşke, ülkede önemli ve değerli olmanın, dürüstlüğün, vicdanlı ve ahlaklı olmanın, insanların hakkını istismar etmeden hakça bölüşmenin ve insanca yaşamanın, önemli değer olduğunu bilerek ülke yönetebilseydi.
Bu keşkelerimiz sadece yönetenler ve siyasilerimiz için mi olsun isteyeceğiz?
Keşke, insanlarımızın büyük bir bir kısmı bozulan düzende çıkar ve menfaatleri için tüm değerleri yok edip insanlara yaşamı zehir etmeselerdi.
Keşke, dostluğun yoldaşlığın ve can olmanın “kanla, ırkla, mezheple ve menfaat gruplarında” olmadığını bilerek yaşasalardı.
Keşke, halkların temsil hakkını seçimle veya atanarak kazanmış olanlar, popülistliğe sığınmadan, halkları aldatmadan, ideolojilerine ihanet etmeden tüm olumsuzluklara yüreklice tavır koyabilselerdi.
Keşke, asgari ücret sürünmeye ve açlığa, emekli maaşları ölmeye yetmez konumdayken milletvekilleri hem emekli hem vekil maaşına tenezzül etmeselerdi.
Keşke, milletvekilleri ve üst düzey yöneticiler kendi aile ve çocuklarına hak saydıkları, imtiyaz, lüks ve şatafatı aç yatan ve gelecekleri ellerinden alınan çocuklarımız ve gençler için kullanabilselerdi.
Keşke, solu ve sosyal demokrasinin erdemini doğru anlayarak emeğe ve emek verenlere saygıda, sevgide ihanet etmeseler ve yaşamları kirleten, yozlaştıran ve hak etmeyenlere tutsak olmasalardı!!!
Keşke, emeği ile çalışan ve alın teriyle geçinen namuslu ve iyi niyetli yurttaşlar, güce ve güçlüye tutsak olmadan kendilerine ve yoldaşlarına güvenerek dayanışarak ve dik durarak yaşayabilselerdi.
Keşke, hak ederek veya kolay yoldan hak etmeden para-pul sahibi olup vicdan fakiri insanlar açlığın can yaktığı koşullarda görgüsüzce her gün başka markalarla, şatafat ve lüks içindeki yaşamlarıyla kimlik kazanmasalardı!!!
Keşke, en başta siyasiler ve uzun süre üst makamlarda bulunanlar, güç zehirlenmesine ve şöhret hastalığına yakalanmadan, kibir ve kendini beğenmişlikten uzak mütevazı ve halktan biri gibi yaşamayı becerebilselerdi.
Ben keşkelerimizin tümünü yazmaya kalksam inanın ansiklopedi olur.
Özellikle vefasızlığın, kıymet bilmeyen bencillerin, nankörlerin, vefasızların üretmeden tüketenlerin, okumadan, araştırmadan liyakatsiz kişilerin itibar bulmadığı bir düzenimiz olsun isterdim.
Sevgiyi ve saygıyı kirletmeden, emek verenlere ihanet etmeden “ben oldum…” diye dostlara, yoldaşlara ve canlara vefasızlık, nankörlük, haksızlık yapmadan insanca yaşanılası bir dünyada yaşayabilseydi.
SONNOT:
Daha fazla uzatmadan tüm keşeklerimizden kurtulabileceğimiz bir yılla girmeyi umut etmek sitiyorum.
Bu isteğin aslında hem çok kolay hemde çok zor.
Bir daha keşkelerimiz olmasın istiyorsak ilk ve tek şartı sadece özgür bireyler olup ahlaklı, vicdanlı, namuslu ve eşit yurttaşlığa inanmış her koşulda “BARIŞ” isteyen insan olabilmektir…
Sevgiyle saygıyla, eşit yurttaşlar olarak barış ve kardeşlik duyguları ile insanca, onurluca, özgürce, haksızlıklara ve hukuksuzluklara izin vermeden yaşayalım ve yaşatalım.
ZİYARETÇİ YORUMLARI
BİR YORUM YAZ