BURSA BAROSU KADIN HAKLARI MERKEZİ: -KADINLARIN DAYANIŞMAYA HER ZAMANKİNDEN DAHA ÇOK İHTİYACI VAR!
Bursa Barosu Kadın Hakları Merkezi Başkanı Av. Büşra Pınar Altınoluk, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nün kutlama günü olmadığını belirterek “Uzun ve zorlu mücadeleler sonucunda elde edilmiş kadın hak ve kazanımlarında kayba neden olacak her türlü girişimin karşısında olacağımızı bir kez daha ifade ediyor, toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması için cinsiyetçi zihniyetle mücadele etmeye söz veriyoruz” dedi.
Bursa Barosu Kadın Hakları Merkezi’nce Adalet Sarayı önünde düzenlenen basın açıklamasına, Bursa Barosu Başkanı Av. Metin Öztosun, yönetim kurulu üyeleri, Kadın Hakları Merkezi Yürütme kurulu üyeleriyle avukatlar katıldı.
DAYANIŞMAYA DAHA ÇOK İHTİYAÇ VAR
Merkez Başkanı Av. Büşra Pınar Altınoluk, 8 Mart’ın tüm dünyada emekçi kadınların; kendilerini ailede, toplumda, siyasal, sosyal ve ekonomik alanlarda eşit bir birey olarak görmeyen zihniyete karşı verdikleri bir mücadele ve dayanışma günü olduğunu söyledi.
“Bizler bu yıl 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü ülkemizde yaşanan deprem felaketinde, kaybettiğimiz insanlarımız ve tüm değerler için mücadeleye devam ederek karşılıyoruz. Bugünlerde yürüttüğümüz mücadelede her zamankinden daha çok dayanışmaya ihtiyacımız vardır. İçinde bulunduğumuz afet döneminde, toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanamamasının yarattığı sakıncalar, deprem felaketinden sonra çok daha vahim ve net bir şekilde ortaya çıkmıştır. Afetin yarattığı mağduriyetler kadınların barınma, kıyafet, yemek ve hijyenik ihtiyaçlar ile nakdi yardımlara varana kadar yaşadığı eşitsizliklerin yanı sıra haklarına erişimin de imkansızlaşması konusunda yaşanmaktadır” diyen Av. Altınoluk, şöyle devam etti:
İSTANBUL SÖZLEŞMESİ YAŞATIR!
“Ülkemizde kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetleri önlenememekte, tam tersine artarak devam etmektedir. Şiddetle mücadele için öncelikle toplumsal cinsiyet ayrımcılığını ortadan kaldırmaya yönelik etkili politikalar hızla yaşama geçirilmelidir. Toplumsal cinsiyet eşitliğine dair algıların değiştirilmesi ve farkındalığın arttırılmasına yönelik çalışmalar yapılmalıdır.
Bir kez daha Medeni Kanun’a ve 6284 sayılı kanuna dokunulmamasını, İstanbul Sözleşmesi’nin yeniden yürürlüğe konulmasını, yasaların etkin bir şekilde uygulanmasını ve toplumsal cinsiyet eşitsizliğini ortadan kaldıracak politikaların oluşturulmasını, öncelikle aile içi şiddet olmak üzere, şiddetin her türüne son verilmesini, kadın cinayetlerinin ve çocuk evliliklerinin önlenmesini talep ediyor ve İstanbul Sözleşmesi yaşatır diyoruz.”
CİNSİYETÇİ ZİHNİYETLE MÜCADELE
Bursa Barosu Kadın Hakları Merkezi olarak, uzun ve zorlu mücadeleler sonucunda elde edilmiş kadın hak ve kazanımlarında kayba neden olacak her türlü girişimin karşısında olacaklarını ifade eden Altınoluk, “Kadın haklarının teminatı olan Atatürk devrim ve ilkelerine, laik Cumhuriyetimize bağlılıkla, günümüze kadar elde ettiğimiz kadın kazanımlarını korumaya, toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması için cinsiyetçi zihniyetle mücadele etmeye söz veriyoruz. Toplumun her alanında kadınların eşit haklara sahip olması ve kadının insan haklarının sağlanması yönündeki mücadelemizi sürdüreceğimizi kamuoyuyla paylaşıyoruz.
Ve son olarak Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün de dediği gibi; Şunu anlamak lazımdır ki dünya yüzünde gördüğümüz her şey kadının eseridir” diye konuştu.