Bu ülke bizim ülkemiz, bu çocuklarda bizim çocuklarımız…
Bursa Barosu avukatlarından Bursa Vatan Medya Gurubu köşe yazarı Cüneyt Bülent Şeker’den okunması gereken bir makale…
En son topuk kanı vermediği için Adanada Çocuğuna Kayyım atanan Murat Çakmak haberi ile Türkiye bu konuyu cidi ciddi tartışmaya başladı.
Yani iyice zıvanadan çıktılar…
Çocukların taranmayan binlerce hastalığı kenarda beklerken, çöpten yemek arayan aç çocuklar ortada gezerken, uyuşturucuya bulaşmış çocuklar ihmal edilirken…
Türk Milletine yapılan “TOPUK KANINA MAHSUS” bu eşi benzeri görülmemiş “RANT KOKAN” baskının çocuklarımızın iyiliği için olmadığını artık herkes anlamıştır diye umuyorum…
Peki Adanadaki mevzu neymiş; aile topuk kanı vermeyi kabul etmiyor diye bir “Temsili kayyım” atayacaklarmış, o da aile adına “Topuk kanı alınmasına onay” verecekmiş miş de miş miş???
Birde utanmadan kayyım atanacak kişiyi aileden istiyorlar, böylece aile kayyımın şahsını ve kayyımlık kararını kabul etmiş sayılıyor.
(O yüzden bırakın kayyım atayacaklarsa kendileri bulsunlar )
Yani; “AİLENİN İZNİ OLMADAN TOPUK KANI ALMAMIZ HUKUKA UYGUN DEĞİL…” biz de bu hukuki engeli aşmak için kanunun etrafından dolaşıyoruz, kanuna karşı hile yapıyoruz…” İTİRAFIDIR BU!
-Peki bu temsili kayyımlık kararı ile Aileden Velayet kalkıyor mu?
-Hayır!
-Çocuk anne-babadan alınıp bir kuruma yerleştirilebiliyor mu?
-Hayır, sümme haşa… (Kim bu sorumluluğu üzerine alabilir ve cesaret edebilir…)
-Çocuktan hâla kim sorumlu?
-Anne-baba…
-Bu durumda anne-babaya rağmen, onların rızası olmadan çocuktan zorla topuk kanı alınabilir mi?
-Yine HAYIR…
Peki bu ne?
-Bir MOBBİNG…. lohusa kadınları korkutma operasyonu!
Yani YERSENİZ…!
Yani bu kadar ucuz oyunlar peşindeler.
Bu ülkedeki (DSÖ) den emir alan, bunun içinde yemlenen bir çıkar gurubu çocuklarınızı dışa bağımlı Sağlık Sektörünün çıkarına meze yapmak için var gücü ile çalışıyor…
Bence bu işin başı velayet hakkını yok etmek, ortası rant, sonu ise NÜFUS KONTROLÜ…!
Ama yaptıkları hiç bir şey hukuka uygun değil, her şey BALONDAN ibaret.
Yani korkarsanız, direnmezseniz etkili…
Kısaca bu kayyımlık kararının verilen hukuksuz ve usulsüz TEDBİR KARARLARINDAN hiç bir FARKI YOK!
Yani “YOK” hükmünde!
Bence Milletimize bu derece insan haklarını yok sayan, hatta insanı hayvan seviyesine indiren baskıların yapılabilmesinin tek bir anlamı var; BİZ BAĞIMSIZ BİR DEVLET DEĞİLİZ ve dışarıdan (Milletimizin düşmanlarınca) yönetiliyoruz!
Ama gerçek şu; hukuken ne ailenin izni olmadan ne zorla topuk kanı alabilirler, nede aileden çocuğunu topuk kanı vermediği gerekçesi ile alabilirler.
Covit-19 dönemindeki “Aşı-maske zorunlu…” mobbinglerini hatırlayın, bu da böyle bir mobbing, yani algı operasyonu…
Kısaca bunlara aldırmayın, umursamayın, izin vermeyin; bu iş bitsin-gitsin.
Yani yüz bulamasınlar. (Yüz buldukça daha şımarıyor ve küstahlaşıyorlar)
Ve artık sesiniz de çıksın, yeter gari…
Bu ülke bizim ülkemiz, bu çocuklarda bizim çocuklarımız...