BAŞKAN POLAT’TAN 28 ŞUBAT MAĞDURLARI İÇİN YASAL DÜZENLEME ÇAĞRISI
Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen Kadın Komisyonu Bursa Başkanı Nermin Polat, “Adaletin tesisi ve kamu vicdanının rahatlaması için, 28 Şubat sürecinde zarar gören herkesin maddi ve manevi kayıpları tazmin edilmesini, haklarının ve itibarlarının iadesini sağlayacak yasal düzenlemelerin hayata geçirilmesini bekliyoruz.” dedi.
Memur-Sen ve Eğitim Bir-Sen Kadın Komisyonu Bursa Başkanı Nermin Polat, Memur-Sen İl Temsilciliği’nde 28 Şubat sürecine ilişkin bir basın açıklaması düzenledi. Basın açıklamasına; Memur-Sen Bursa İl Temsilcisi ve Eğitim Bir-Sen Bursa 1 Nolu Şube Başkanı Ramazan Acar, Toç-Bir-Sen Bursa 1 Nolu Şube Başkanı Cihan Akyaka, Diyanet-Sen Bursa 1 Nolu Şube Başkanı Zekeriya Turunç, Engelli-Memur-Sen Bursa İl Temsilcisi Hüsni Bayram Kol ve Memur-Sen üyesi sendikaların temsilcileri katıldı.
Açılış konuşmasını gerçekleştiren Başkan Ramazan Acar, “Şubat 1997 yılında MGK kararlarını gerekçe göstererek, demokratik yollarla seçilmiş hükümeti devirme girişimlerine, değişik kanatlardan destek bulan beşli çetenin de zemin hazırlamasıyla, hepimizin malumu olan 28 Şubat Postmodern Darbesi gerçekleştirilmişti. Hükümet düştü, ülke ciddi manada bir kaos ortamına sürüklendi. Dönemin başbakanı olan Necmettin Erbakan görevden uzaklaştırıldı. Akabinde de ülkede bin yıl süreceği iddia edilen bu olayda, bir kısım omuzu kalabalık generallerin, banka yönetimlerine girerek, buraları hortumladığına şahit olduk. Özellikle hanım kardeşlerimizin, kız öğrencilerimizin, genelde de inanan tüm kesimlerin ciddi manada travmaları yaşadığı bir sürecin bugün 28. senesi.” dedi.
ACAR, “HAKLARIN İADESİ İÇİN KOMİSYON KURULMALI”
Acar sözlerine şöyle devam etti: “Bir kısım haklar elbette elde edildi. Özellikle kamuda kılık yapma serbestliğini sağlayan Memur-Sen’in öncülüğündeki 12 milyon 300 bin imzanın toplanması ile meslekten istifa etmiş, ayrılmak zorunda kalmış, pek çok kardeşimiz görevlerine geri döndü. Ya da o dönemde öğrenciyken, 10-15 sene sonra okullarına dönüp mezun olan kardeşlerimizle ilgili süreçler belli bir aşamaya getirildi. Bu hakları iade etme anlamında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a teşekkür ediyoruz ama eksiklikler var. Özellikle açıkta geçen sürelerin telafisi, onların SGK borçlanma süreçleriyle ilgili olan borç görünmesi, görevde olmamalarından kaynaklanan hak kayıplarının telafisi anlamında, Memur-Sen olarak 2-3 gün önce yapılan çalıştayları ifade edildiği gibi komisyon kurulması taraftarıyız. Ve bu süreç içerisinde öğrenciyken, meslekteyken, memuriyetteyken ayrılmış, el çektirilmiş, hak kaybına uğramış ne kadar kardeşimiz varsa bu hakların iadesi noktasında bir komisyon kurularak buraya başvurun yapılması ve bunların hakların iadesinin sağlanması noktasında mücadelemizi büyütüyoruz, sürdürüyoruz.”
“28 ŞUBAT ÖZGÜRLÜKLERE SAVAŞ AÇMIŞTIR”
28 yıl önce seçilmiş hükümete yapılan darbeyi asla unutmadıklarını belirten Polat, “28 yıl önce, hiçbir zaman demokratik bir yolla iktidara gelemeyen/gelemeyecek olan vesayet odaklarının, kanun, hak, hukuk, teamül, meşruiyet, görgü, nezaket, insaniyet gözetmeksizin, milletin hür iradesiyle seçilmiş hükûmete karşı yaptıkları darbeyi asla unutmadık, unutmayacağız. 28 Şubat, küresel sömürü çetesinin, millet düşmanı beynelmilel iş birlikçileriyle müştereken tezgâhladıkları, ‘bin yıllık’ temel değer ve dayanaklarımızı bütünüyle çökertmeyi amaçlayan çok yanlı, çok yönlü bir darbedir. Milletin hür iradesiyle işbaşına getirdiği demokratik yönetimi iktidardan indirmeye odaklanan darbeciler, millî iradeyi gasp, zenginliğimizi talan etmiş, özgürlüklere de savaş açmıştır.” dedi.
“TÜRKİYE’NİN GELECEĞİNE YAPILMIŞ BİR DARBEDİR”
O dönemde ekonomi, finans, eğitim hayatı, yargı ve basının tahakküm altına alındığını ifade eden Polat, “Özgürlük ve medeniyet değerlerinden yana olan herkes, her kurum zorbaca cezalandırılmıştır. Millî iradenin idareye dönüşmesiyle ekonomide, yönetimde, demokraside, toplumsal barışta, gelir dağılımında iyileşmelerin başladığı bir dönemde, Türkiye’nin yolu kesilmek, yürüyüşü engellenmek istenmiştir. 28 Şubat, siyasi iradeyle birlikte Türkiye’nin ekonomik birikimlerine, yaşama heyecanına, inanç değerlerine, demokrasi irade ve talebine, eğitime, sağlığa, özgür basına, haber alma özgürlüğüne, aşımıza, ekmeğimize, emeğimize; maddi ve manevi varlıkları ile bütün Türkiye’ye, Türkiye’nin geleceğine yapılmış bir darbedir. Milletimiz, sabrı, feraseti ve dirayeti ile bin yıl süreceği söylenen zalim kuşatmanın zincirlerini kısa zamanda kırmıştır.” ifadelerini kullandı.
“28 ŞUBAT DEMOKRASİ TARİHİNDE KARA BİR LEKEDİR”
“28 Şubat, ülkemizin insan hakları, düşünce ve demokrasi tarihinde kara bir lekedir.” diyen Polat sözlerini şöyle sürdürdü: “Bunu planlayanlar, uygulayanlar ülkeye ve millete çok büyük bir kötülük etmiş; hayallerimizi, heyecanımızı, umudumuzu, enerjimizi ve elbette kazanımlarımızı ve birikimlerimizi gasp etmiştir. Zorbalığın egemen olmak istediği o zor zamanlarda, ‘beşli çete’ diye nam salan ihanet şebekesi içinde bazı sözde sivil toplum yöneticilerinin de olması, millet vicdanında derin yaralar açmıştır. Benzer tezgâhı daha sonraları ‘Ulusal Birlik Hareketi Platformu’ adıyla tertip eden bu vesayet savunucusu anlayış, milletin özgür iradesini ve demokratik haklarını elinden alanlarla doğrudan iş birliği yaparak emek, hak ve özgürlük mücadelesinin yüz karası, utancı olmuştur.”
“MEMUR-SEN BASKILARA, HAKSIZLIĞA KARŞI DİRENMİŞTİR”
Memur-Sen’in o dönemde büyük bir direniş mücadelesi verdiğini vurgulayan Polat, “Memur-Sen ülkenin ve milletin geleceğinin tehlikeye girdiği o meşum ihanet sürecinde, varlık amacından taviz vermeden baskıya, yasaklara, haksızlığa karşı her türlü riski göğüsleyerek direnmiştir. Bugün de, milletin demokrasi ve refah alanını genişleten gelişmeleri, eskiye özlemle içine sindiremeyen hasmane tutumlara karşı tavrımızda bir değişiklik yoktur. Her türlü özgürlükler yasaklanırken, banka kasalarının hortumlandığı, ülkenin faiz, döviz, enflasyon batağında iflasa sürüklendiği o zor, sıkıntılı zamanlarda, tepki vermek şöyle dursun, bu zorbalıkları destekleyen bazı sivil toplum örgütleri, özellikle de sanayici ve iş adamlıklarını öne çıkaran malum derneğin, bugün demokrasi ve hukuk düzleminde yapılan icraatı eleştirmesini pek masum ve iyi niyetli görmüyoruz.” şeklinde konuştu.
“28 ŞUBAT CUNTASINI KINIYORUZ”
Başkan Polat sözlerini şöyle tamamladı: “Darbecilerden adalet önünde hesap sorulmuş, yargılanmaları sonrasında rütbeleri sökülen failler hapsi boylamıştır. Darbeleri tarihin karanlığına gömen iradenin ürettiği değerler, bilgide, eğitimde, sanatta, sosyal dayanışmada, demokrasi kültüründe, millî hassasiyetlerde, öz güven artırmada yüksek bir bilinç ve eylem kültürü ile kökleşmeli, kalıcı olmalıdır. Bu meyanda, çalışma hayatında açtığı derin yaralarla bir neslin travmasına dönüşen 28 Şubat’ın yasakçı zihniyeti geride kalmasına rağmen, o karanlık günlerin bir tortusu olarak hâlâ karşımızda duran mağduriyetler var. Bu mağduriyetlerin son bulması için yetkililere her fırsatta çağrıda bulunduk ve çağrıda bulunmaya devam ediyoruz. Adaletin tesisi ve kamu vicdanının rahatlaması için, 28 Şubat sürecinde zarar gören herkesin maddi ve manevi kayıpları tazmin edilmesini, haklarının ve itibarlarının iadesini sağlayacak yasal düzenlemelerin hayata geçirilmesini bekliyoruz. Memur-Sen olarak, 28 Şubat cuntasını kınıyor; bu darbeye ve bütün darbelere alkış tutanları, destek verenleri unutmayacağımızı bir defa daha ifade ediyoruz.
Bu vesileyle, “Savunan Adam” eski Başbakan Necmettin Erbakan’ı vefatının 14. yılında rahmetle anıyoruz.”