Demokrat Zafer

Akşener Bursa İş Dünyası ile buluştu

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, İYİ Parti Bursa İl Başkanlığı İş İnsanları Komisyonu’nun düzenlediği, Bursa İş Dünyası Büyük Buluşması toplantısı kapsamında Nilüfer Sheraton Otel’de Bursa İş İnsanları ile bir araya geldi.

İYİ Parti Lideri Akşener Bursa İş Dünyası ile buluştu

ERCAN ÇALIŞIR – FADİME NİSA SAYAR / BURSADA BUGÜN

İYİ Parti Bursa İl Başkanlığı‘nın Nilüfer Sheraton Otel’de organize ettiği Bursa İş Dünyası Büyük Buluşması programına İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener‘de katıldı.

Programa Genel Başkan Akşener‘in yanı sıra İYİ Parti TBMM Grup Başkanı Bursa Milletvekili İsmail Tatlıoğlu, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Bursa Milletvekili Ahmet Kamil Erozan, İYİ Parti Bursa İl Başkanı Selçuk Türkoğlu, İYİ Parti GİK Üyeleri Müberra Çakır, Hasan Toktaş ile Bursa İş Dünyasından birçok önemli isim katıldı.

İYİ Parti Bursa İl Başkanı Selçuk Türkoğlu’nun konuşmasından satır başları;

Ekonomide Kurtuluş Planı sunumumuzun yapılacağı toplantımıza hepiniz hoş geldiniz.

Sayın Genel Başkanım; 2 yıl önce göreve geldiğimizde her alanda çalışma komisyonu oluşturduk. Bunlardan biride iş dünyası çalışma komisyonu oldu. Komisyon üyelerimiz ile birlikte kapıları çalıyor, istişareler yapıyor ve çok önemli çıkarımlar elde ediyoruz. Bu tablo bu emeklerin sonucudur. Hepsine huzurunuzda çok teşekkür ediyorum.

Ülkemiz buhran döneminden geçiyor. İşçi, köylü, memur, sanayicisiyle topyekûn sıkıntıdayız. Dünyanın kurtuluşunu sağlayan adalettir. Nimette, vergide adalet, özetle ekonomide adalet.

Bugün sırtımızı devlete güvenle yaslayabiliyor muyuz?

Ekonomi kurmayları ve genel başkanımızın konuşacağı toplantıda bize pek söz düşmez. Ülkemiz neredeyse yaşam destek ünitesine bağlı. İYİ Parti iktidarı yaşam destek ünitesinden bu ülkeyi kurtarıp, oksijen deposu haline getirecektir. Eş, dost, akraba kayırmacılığı ile liyakat birbirinden ayrılacaktır. Bursa’mız her seferinde onurlandıran genel başkanımız ve üst yönetimimize Bursa teşkilatımız adına teşekkür ediyorum.

İYİ Parti Samsun Milletvekili Erhan Usta’nın kamu maliyesi sunumundan satır başları;

Bir ekonomiye 2 yoldan müdahale şansı vardır. Maliye ve para politikaları. Maliye politikası en önemli araçtır.

10 yıl için politikalarımızı yapıyoruz. Ödemeler dengesi, bankacılık ayağı ve kamu maliyesi bu programın içindedir. Önümüzdeki 10 yıl için ekonomik büyümeyi yüzde 6 olarak öngördük. Dünyanın en yüksek enflasyon oranını yaşayan ülkeyiz. 12 milyon istihdam artışı öngörüyoruz. Kişi başına geliri ise 22 bin dolar olarak görüyoruz.

Kamu maliyesinin amacı nedir?

Güven ve istikrarı arttırmak. Büyümeyi arttırmak. Faizi ve enflasyonu hızla aşağıya indirmek. Ekonomideki kaynakları üretken alanlara yönlendirmek. Gelirin adil bölüşümünü sağlayacak yoksulluğu azaltmak. İhracatı arttırarak ödemeler dengesini sürdürebilir hale getirmek. Üretim ve ihracatın teknoloji seviyesini arttırmak. Faiz dışı fazla veren ve borcumuzu azaltan bir bütçe sistemi oluşturmak.

Büyüyen ekonomide yoksulluk olmaz. Büyüme rakamı doğruysa gelirin bölüşümünündeki adaletsizlik söz konusu hale geliyor. Feryatlar yükseliyor. Ekonomi çok ciddi bir faiz yükü altındadır. Yükler hep ileriye doğru atıldı. Hazinenin önümüzdeki dönemde 1 trilyon 689 milyon lira anapara yükümlülüğü var. 70’li yıllara kötü yıllar deriz fakat faiz ödemesi 2.3 trilyon lira. Önümüzde kamu maliyesi adına çok büyük bir sıkıntı olduğu ortadadır. 1 yıl önce bu faiz yükümlülüğü 783 milyon liraydı.

Vergiye ilişkin politikalarımız nedir?

Gelir artınca vergi ödemesi orantılı şekilde artacak. Kentsel rantlar vergilendirilecektir. Arsalar önceden toparlanıyor ve ucuz fiyata alınıyor. Bunun önüne geçip vergi alacağız. Servet üzerinden alınan vergilerde, rayiç bedellerin tespitinde ciddi bir sıkıntı var. Düzenlenmesi gerekiyor. Kripto ve dijital mecralar vergilendirilecektir. Tüketim ve üretim üzerindeki vergi azaltılacak. Çalışanların vergi ve sosyal güvenlik yükü azaltılacak. Vergi harcamalarında istisna ve muafiyetler gözden geçirilecek. EYT mağduriyeti giderilecek ve istihdam teşvikleri sadeleştirilecektir. KOİ anlaşmaları gözden geçirilecek ve kamuya yükü azaltılacak. Düşük gelir gruplarını orta gelirli gruplara yaklaştırmak için sosyal destek mekanizması kurulacak. Büyük yatırım projeleri için mali alan oluşturulacak. Sıfır tabanlı bütçeye geçilecek. Tarım girdi maliyetleri bazlı üretim esaslı yeniden yapılandırılacak.

Bütçe harcamalarına ilişkin politikamız nedir?

Hazinenin faiz yükü azaltılacak. Döviz ve altın bazlı borçlanmaya son verilecektir. Enflasyona endeksli devlet tahvil ihracına önden verilecek. Hazinenin güçlü likidite politikası sürdürülecektir.

İYİ Parti Ekonomiden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Bilge Yılmaz’ın konuşmasından satır başları;

Türkiye’de enflasyon çok fazla arttırıldı. Yanlış politikalarla birlikte dünyada örneği az olacak şekilde bozulma gerçekleşti. Türk lirasına olan güven azaldı. 2010 yılından itibaren yabancı para cinsi artış gösteriyor. Gelinen nokta -60 milyar dolar rezerv mevcut. Sözde yeni ekonomi modeli sadece ucuz iş gücü ve cari açık getirdi.

Biz Türkiye’de makro ekonomiye çözüm bulacağız. Enflasyonda problem ne? TCMB mücadele etmediği ve TL’ye sahip çıkmadığı için kimse TL’ye güvenmiyor. Bizim ilk önce yatırımcıları ve vatandaşı inandırmalıyız. Aksi takdirde faizleri çok yukarı çekmemiz gerekiyor. TCMB şu an aslı görevini kamu bankalarına devretmiş durumda. MB’ye yeniden liyakatli kadrolar ve bağımsızlık sağlanacak.

Enflasyon ile mücadele paketi şeffaf ve bilimsel olmalıdır. 3’er aylık paketler hazırlanacak. TCMB tüm işlemleri şeffaf şekilde yapacak. İtibari yeniden kazandırılacak. Kendi işini yapacak.

TCMB kendi bilgilerini toplumla ve vatandaşla paylaşılacaktır. Bu şekilde rezerv ve güven artacaktır. Bilinmezliğin önüne geçilecek. TCMB olmayan dövizlerini satıyor. Bu da çok hızlı şekilde düzeltilecek. Kanunlara uyulmasa da kanunla yasal güvence altına alınacak. Politik nedenlerle TCMB yöneticileri görevden alınamayacak. Aynı şekilde finans sektöründe de ciddi bir yozlaşma var. Bankalar çok yüksek kârlar elde ediyor.

TCMB yüzde 12 faizle bankaları fonluyor. Bu servet transferi. Kur korumalı mevduat hesabıyla gelecek nesile ödeyeceği başka bir transfer mevcut.  Bankalar altın deposu üstüne oturmuş gibi. Bankaların çok zorlanacağı bir süreç yaşanacak. Hızla bu karlar geri gelecek. Kamu bankalarında liyakatli insanlar yönetime gelecek. Seçimlerden önce suni bir iyi hava yaratma şekli kontrol altına alınmalı. Son günlerde borsadaki skandallar kanunsuzluktan değil kanunun uygulanmasından kaynaklı.

Teşvik harcamalarında bakarsak; büyümeye çalışan bir ülkeyiz. GSYH’ya göre çok fazla harcama yapılıyor. Verilen teşviklerin sonucu ölçülmüyor. Bu konuda çalışan ilk kadro biziz. Bilimselliğe dönmek gerekiyor. Doğru stratejilerle karar verip, başarısız olmuşsa yeni teşvik programları ayarlamak lazım. Teşvikler sanayide ve tarımda veri olarak hazırlanacak. Yeni bir enstitü kurmayı planlıyoruz. Türkiye’de etki analizi yapmak ile görevli insanlar var. Kurallar, kurullar ve beşeri sermaye problemi var. Veri tabanları başka başka konuşuyor. Kimse TÜİK’e inanmıyor. Diğer veri tabanları aracılığıyla ölçümler yapılacak. Ciddi bir kalkınma hamlesi başlatılacaktır.

AB ile yapılan Gümrük Birliği Anlaşması revize edilecek. Bozulan tedarik zincirlerinin alternatifi olabiliriz. Hukukun üstünlüğü sağlanacak. Tekrar üst sıralara tırmanacağız.

İYİ Parti TBMM Grup Başkanı İsmail Tatlıoğlu’nun konuşmasından satır başları;

AK Parti sonrası mutfağın hazırlığını yapan kurmaylardan sonra konuşma yapmak çok zor. Bursa’yı da biz konuşacağız. Sanayininsektörlerin tamamını konuşacağız. Daha detaylı tahlil gerekiyor mu? Üzerinde duracağız.

İstanbul’u kenara bırakırsak, Bursa ekonominin amiral gemisidir. Bursa’nın sanayisi şehri tanımlıyor. Ülkenin ilk organize sanayisini kurmuş bir şehirden bahsediyoruz. 3 milyon nüfus, 8.5 milyon dolar ithalat, 15 milyon ihracat ile ticaret fazlası veren, cari açığı yarasına çare olan bir ekonomiden bahsediyoruz.

420 bin sanayili istihdamdan bahsediyoruz. KOBİ’de BSSOB’da 83 bin üyeden bahsediyoruz.

Bursa için 2004 yılından başladık. 17 milyar dolarlık bir şehirmişiz. Türkiye’nin geliri artarken Bursa’nın geliri Türkiye kadar artmıyor. Negatif ayrışıyor. Ülke milli gelirinden aldığı pay 2020’de 4.03 pay alıyor. Bursa yüzde 22 daha az pay alıyor. Kocaeli, Sakarya, Manisa daha yüksek pay almış. Bursa kriz mağduru gözüküyor. Fert başına milli gelirde ülkede yüzde 42 artarken Bursa’da yüzde 27 artmış. Gaziantep’te yüzde 67. Bursa Anadolu’daki sanayileşen kentlerde arayı negatif kapattı. Kazandığını en çok kaybeden illerin başında Bursa yüzde 72 ile geliyor. İstanbul ise yüzde 33.

Bursa 15.7 milyar dolar ihracatı ile tarihinin en yüksek ihracatını Ağustos ayında yaptı. Ülkenin ihracatından ise tarihinin en düşük payını aldı. İhracatta çip krizi 1.5 milyar dolar eksilmeye neden olduğunu belirttiler.

Bursa ve Kocaeli pandemide otomotiv nedeniyle en çok düşen ekonomi. Kocaeli akabinde hızla telafi etmişken Bursa toplayamıyor. Bursa’nın üretim ve ihracat kabiliyeti zayıflamakta. Bu yapı yenilenmelidir. Teknolojik dönüşümü Bursa’dan başlatalım.

Sanayide ihracata yönelik üretimde yapısal sorunlar, sektörel yenilemeyi sağlamak zorundayız. Kamusal teşviklerin bu alanlarda yayılması lazım. Amiral gemi batıyor. Arazi, sağlık ve eğitim gibi altyapıya bakınca; ders başına düşen öğrenci sayısında ülkenin 71’nci, yüz bin kişiye düşen yatak sayısında 71’nci sırada.  AK Parti’nin sağlık, ulaşım ve eğitim gibi hizmetlerde öne çıktığını söylediği hizmetleri Bursa almadı. Fiber teknolojide 14’ncü sıradayız. Demiryolu’nda 58’nci sıradayız. TEKNOSAB yapıyoruz hala ray yok. Raya karşı mıyız? Fiziki altyapı üretimi desteklemekte yetersiz kalıyor. Sanayi için araziyi düşük ve uzun maliyetle üretim seferberliği yapması gerekiyor. Bugün yatırımın en fazla payını arazi götürüyor. Sanayilerin çevresine sosyal konutlar yapılmalıdır. Doğanbey gibi ucubelerin şehrin göbeğinde değil sanayi çevrelerine yapılması lazım.

Sayın Genel Başkanım, Bursa’nın alacağı var. İleri dönemli bir talimat verirseniz burada iş insanlarını çok memnun etmiş olursunuz.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in konuşmasında satır başları;

2.5 yıldır esnaf esnaf geziyordum. Geçtiğimiz şehirlerin iş insanlarını gezmeniz gerektiğini fark ettik. Ekonomi kurmayları STK gezerken ben esnaf geziyordum. 28 ilde bunu yaptık. Ankara’da bu formatları daha da genişlettik. Burada herhangi bir konuşma yapmadan sizlerin eleştiri, tavsiye, mentörlük etmenizi, sorunlarınıza çözümlerinizi alıyoruz. Şu an 2 saat oldu. Sizler için vakit nakittir. Bu kadar insanı burada tutmak doğru değil. Sizlerin sorularınızı ve tavsiyelerinizi alarak devam edelim.

Toplantı basına kapalı olarak gerçekleşti.

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ