Bursa kimliksizdir

ERCAN ÇALIŞIR / BURSADA BUGÜN

Bursa Fun Club Derneği kuruluşunun 32’nci yılında 651’nci toplantısını gerçekleştirirken konukları Millet İttifakı Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mustafa Bozbey oldu.

Bursa Almira Otel’de gerçekleşen toplantıda Bursa’nın siyasi ve yerel gündemi masaya yatırıldı.

Bursa Fun Club Derneği Başkanı Mehmet Galip Toplan, “Gündemimiz yoğun. Bursa Çukurca Gün Club Okulumuz ile ilgili dayanışmamız devam ediyor. Spor salonu kazandırma çalışmamız devam ediyor. Bursa Fun Club ve bileşenleri ile bu salonu okulumuza kazandıracağımıza inanıyorum.

Sayın Akşener’in düzenlediği toplantıya katıldık. Bu toplantıda dikkatimi çeken şey siyasetten soğuyan eski tüfeklerin hepsi oradaydı. Çocukları da destek veriyordu. Bursa’nın mozağini gördük. İsmail Tatlıoğlu’nun sunumu bizleri çok etkiledi. Bursaspor amblemini koyup şehrin küme düştüğüne değindi. Parti genel başkanı 1 saat süren konuşmacılara sinirlendi ve sinirlendiğini de belli etti.

Biz son zamanlarda Bursalıyız demekten çekinir hale geldik. Akşener’e Adayınız kim olursa olsun Bursalı olsun dedim. Bizi hissetmeyenler bizi yönetti. En önemli sorunlarda ve konularda dikkate alınmyorsunuz. Bursa’da yaşamanın ayrıcalık olduğunu hissetmeyenler bizi anlamıyor.

Biz Bursaspor’da göreve geldiğimizde herşey kötüydü. Kimi insan şanslı olur. Bırakınca takım küme düşer. Bizim yönetime geldiğimizde herşey tepe taklak oldu. Bundan 2 hafta önce Bursa Yıldırmspor ile Muşspor maçı vardı. Protokolde kimi ararsanız vardı. 2 senedir Bursaspor protokolünde maç izliyorum. Oradakilerin hiç birini görmedim. Siyaset oy isteme sanatı mı?

Bursa Osmanlı’dan beri göç alan bir şehir. Bursa İstanbul’un arka bahçesi diyorlar.

Bursa Fun Club Derneği gibi Bursalıların ciddiye alınmadığını fark ettim. Bursa hakikaten Bursalılardan gitmiş. Sahipsiz kalmış. Bursaspor’un küme düşmesine neden olan bu. Bu bizleri çok üzüyor.

11 Eylül Bursa’nın kurtuluşunun 100’ncü yılı. Bizim hızlı trenimiz, hava alanımız yok. Trafik sorunu çözülmedi. Hepinize saygılarımızı sunuyorum.

Millet İttifakı Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mustafa Bozbey’in konuşmasından satır başları;

Bursa geriye ya da ileriye ne kadar gitti? Takdir sizin. Önce Bursa’nın tanımını yapmak gerekiyor. Osmanlı’nın ilk başkentidir. Yenisehir’de kurulmuş, Bursa ve İznik olmak üzere 3 ayrı lokasyonu başkent olmuştur.  Bursa 9 bin yıllık bir tarihe sahiptir.

Osmanlı’dan sonra 1. Dünya Savaşı sonunda 11 Ekim tarihinde Mudanya Mütarekesi ile birlikte dünyada ilk kez Trakya’nın Türkiye’ye bırakılması Mustafa Kemal Atatürk’ün başarısını gösteriyor. 11 Eylül Bursa’nın kurtuluşu fakat 2 yıl 2 ay 2 gün işgal altında kalmıştır. Atatürk’e kurtarıldığı söylendiğinde TBMM kürsüsüne örtülen siyah örtü kaldırılıyor.

Merinos, AVP Tiyatrosu, Çekirge tarafindaki binaların bir kısmı, İpekiş, Bursaspor’un stadının kapalı tribünü, kaymakamlık binası cumhuriyet dönemi eserleridir. İpekcilik, dokumacılık desteklenirken tarım da desteklenmiştir. Turizm ve kültürel değerleri de ön plana çıkarılmıştır.

70’li yıllarda Renault, Tofaş kurulduktan sonra Bursa’nın makus talihinin başlangıç serüveni oldu. Çünkü Bursa Ovası, tarım için oldukça önemli bir bölgeydi. Otomotivden sonra Bursa’ya göç furyası başlıyor. Yan sanayiler gelişiyor. Kaçak inşaatlar türüyor. O dönemler belediye başkanları da buna göz yumdular.

Bursa için tekstil, sanayi, turizm gibi isimler konur. Fakat şu an Bursa kimliksizdir. Yurtdışında neyle övüneceğiz. Kestane bile Aydın’dan geliyor. Kaplıcalarımızı kaptırdık. 20 yıl boyunca kent yöneticiliği yapmış biri olarak söylüyorum. Değerlerimizi kaptırıyoruz. Bursalılık bilincini yakalayamadık. Bursa turizm, sanat, kültürel değerleriyle organizasyonel yapı oluşturabilsek potansiyeli saglayabilsek turistlerin 1.8 gün kalma oranını 3 güne çıkarabiliriz.

Dünya sağlık turizmine yöneliyor. Uludağ eteklerindeki jeotermal kaynaklar bugüne kadar kullanılamadı.

Bursa’nın bir kimliğinin oluşturulması gerekiyor. Sanayi dersek farklı bir yola çıkmamız lazım. Çok çeşitlilik aslında şehri kimliksizleştiriyor. Modern şehirler 1-2 özellik taşır.

Bursa’nın en büyük sorunu hava kirliliği. Ne kadar insan boğaz enfeksiyonundan hastaneye başvuruyor?

2’nci sorunumuz çevre. Nilüfer Çayı neden pis. Ben dahil hepimiz bu konuda suçluyuz. Bu mücadelemiz zayıf.  Nilüfer Çayından binlerce dekar arazi sulanıyor. Ayvalı deresinde çocukluğumdan beri balık yenmiyor. O sularla ekinler sulanıyor. Domates, biber, patlıcan yemiyor muyuz? Neden hastalandığımızın nedeni bunlar. Suçlusu kim? Biz temiz tutamadık. Çok geç kaldık. Her dönem temizlenecek derler.

Göçlerle beraber kentimiz kirlendi. Kaçak inşaatlar bunlardan birisidir.  Nilüfer’de kaçak yapıya göz yumsaydık Osmangazi gibi Yıldırım gibi olurdu. Bana o zaman kızanlar bugün destek oldular.

Planlama sorunumuz var. Eğer 1953’te yapılan uygulansaydı Bursa marka olacaktı. Nüfus artışları devam ediyor. Ekonomik açıdan 2’nciyiz. Vergiye bakarsak 5’nci sıraya düşüyoruz. Bunun nedeni Bursa’daki bazı şirketlerin merkezinin Bursa’da olmaması. Devletten aldığı hizmet payında ise 10’ncu sırada. Bunun suçlusu yine biziz. Ekonomide 2’nci ol, hizmet almada 10’ncu ol. Bursa’daki siyasilerin ve sizlerin ödediğimiz vergilerin paralarını Bursa’ya mi harcıyorsunuz? Başka yere harcıyorsanız bir daha buraya gelme demeniz gerekiyor.

Mühendis ve sermaye birikimi ile ülkede ilk sıradayız. Sorun dünya ölçeğine çıkaramadığımız ürünler. Ar-Geler gündeme gelir. Bunu sanayicilerimizin dikkate alması gerekiyor. Sanayi ile tarım birlikte olur mu? Sınırları konulursa olur fakat hava kirliliğini de arttıracaktır. Böyle giderse Bursa belli sermaye birikimi olanların başka yere kaçacak.

Bursaspor bu kötü gidişattan kurtulabilir. Eğer derneğin yüzde 30 gibi ortak olduğu yeni bir yasa ile yapılanmaya gider ve kulüp borcunu örneğin 2 bin hisseye bölecek şekilde özelleştirirsek ve daha şeffaf ve hesap verebilirlik sağlarsak Bursaspor geri dönebilir. Hatta her sezon ilk 5 sırayı zorlayacak konuma gelir. Bu zamana kadar şehir yöneticileri ‘benim adayım kazanmadı, kulüple işim olmaz’ dediği için bu haldeyiz. Şehri yönetenin ilk önceliği Bursaspor olmalı. Kulüp küme düşünce Türkiye’de herkes ‘Bursa küme düştü’ diyor.

Bursa’nın yeni bir şehir planlamasına ihtiyacı vardır. Bursa’da sanayiye artık ‘dur’ demek lazım. Sadece Nilüfer’de 14 sanayi sitesi var. Bu yüzden havamız kirleniyor. Çevre yolundan Kestel tarafından geçerken fabrikaların olduğu tarafa bir bakın. Gökyüzü bir kır tabakası ile dolu. Sanayiyi devlet eliyle planlı yönetmek lazım. Devlet yatırımcıya gelip, ‘Ne kadar yer istiyorsun ‘ diye sormalı. Yatırımcıya yer tahsis etmeli. Yatırımcı direk üretmeye başlamalı. Kültürpark, Atatürk Stadı gibi geçmişte herkesin anılarının olduğu yerleri kaybettik. Suriyeliler Kültürpark’ı aldı. Çarşambayı da sel aldı. Kaptırdık. Irkçı değilim ama şehir milliyetçisi olmamız gerekiyor.