İş İnsanı Cevdet Vural ; “Tarihin Yükünü Taşıyan Bir Nesil: Ne Yazık Ki Bunları da Gördük”

Cevdet Vural; “Bizler tarih kitaplarından kahramanlık destanlarını okuyan, büyüklerimizden Kurtuluş Savaşı’nda dedelerimizin, ninelerimizin ve abilerimizin fedakârlıklarını dinleyerek büyüyen bir nesildik. Çanakkale’de, Sakarya’da, Dumlupınar’da yazılan destanları öğrendik; vatanın her karış toprağının nasıl bir bedelle kazanıldığını içselleştirerek yetiştik.

Ancak bugün ne yazık ki biz torunlarımıza aynı kahramanlıkları anlatamayacağız. Zira bizler, millet iradesine kasteden hain terör örgütlerini, devlete sızan ihanet şebekelerini, FETÖ gibi yapılanmaların ülkemizi nasıl içten içe çürüttüğünü görmek zorunda kaldık. 15 Temmuz gecesinde, bağımsızlığı uğruna emperyalizme karşı koyan bir milletin, bu kez kendi sokaklarında kendi devletini kurtarmak zorunda bırakıldığını gördük.

Şimdi ise daha da vahim bir tablo ile karşı karşıyayız. Bebek katili olarak anılan, terörle Türkiye’yi yıllarca kana bulayan birinin, Gazi Meclis çatısı altında söz sahibi yapılmak istendiği iddiaları gündemde. Milletin iradesiyle var olan bir mecliste, milletin düşmanlarının ses bulmaya çalışması kabul edilebilir mi? Milli hafızamız, tarih şuurumuz işte tam da burada ağır bir darbe almıştır.

Bu toprakların, vatan uğruna canını hiçe sayan şehitlerin emaneti olduğunu unutanlar bilmelidir ki; Türk milleti bu ihaneti de kaydetmiştir. Bu millet, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti’nde, onun ilke ve inkılaplarıyla yetişen nesillerin bu tür ihanetleri unutmayacağını bilmelidir. Atatürk’ün kurduğu ve sonsuza kadar yaşatılacağına yemin ettiğimiz Türkiye Cumhuriyeti’nde, hainlerin devlet makamlarında boy göstermesine, vatanın bölünmez bütünlüğüne yönelik hiçbir adımın atılmasına izin verilmeyecektir.

Bu vatanın her bir ferdi, tarihine ve milli şuuruna sahip çıkacaktır. Tarihimizden kahramanlıkları öğrendiğimiz gibi, hainlikleri de öğreteceğiz. Çünkü hainleri tanımayan nesiller, kahramanlarını koruyamaz. Ve biz, kahramanlarımızı unutmayacağız!

Yazıklar olsun! Bunu da gördük ya…