BU RESMİ GÖRDÜKTEN SONRA TURGAY ERDEM’İ TEK GEÇERİM…

Siyasiler ve koltuğunu korumak isteyenler, her gün sabahtan akşama kadar görüntü verseler, reklam ve algı ile güdümlü basın onları kahraman yapsa, benim yüreğimde yer tutmuyorlarsa, inandırıcı gelmiyorsalar önemsizdir.

Turgay Erdem’le fazla bir geçmişimiz ve uzun yıllara dayanan dostluğumuz yoktur.

Oysa Bursa’daki birçok siyasi ile çok uzun yıllara dayanan dostluk, yoldaşlık ve aynı partide birlikte siyaset yapmışlığım vardır.

Birçoğuyla hala bu güzel anlamlı yol arkadaşlığım devam etmektedir.

Herkesin değeri; konumuna, tavır ve tarzına, dürüstlüğüne, toplumsal duyarlılıklarına, insanlara karşı beslediği sevgi, saygı, vefa, edep ve adabına göre değişir.

Çok şükür uzun yıllardır siyaset yapan, yazan ve elini taşın altına koymaktan çekinmeyen bir insan olarak çok az kendini ve haddini bilmez, dışında beni üzen ve kalbimi kıran saygısızlık yapan ve eleştiren olmamıştır.

Sevip sevmediklerini bilmem ama bana her zaman saygılı, hürmetli ve takdir duygularını ifade etmişlerdir.

Bende uzun yıllardı dostlarıma ve beni okuyup takip edenlere bir şey söylüyorum:

İnsanları sevin ve çoğalın.

Ayrıca insanlara sevginizi ve takdirlerinizi onlar yaşarken gösterin.

Arkalarından sevseniz ne olur sevmeseniz ne olur? Diyorum…

Ayrıca dostları ve sevdiklerinizi kaybettikten sonra “keşke –keşke” dememek içinde onları yaşarken sevin, sayın, paylaşın ve takdir edip çoğalın…

Bu sabah sanal medyada Başkan Turgay Erdem’le bir teyzemizin bu resmini görünce uzun uzun bakıp inceledim.

Sizde inceleyin.

Vücut dillerine, yakınlıklarına, oturma şekline, samimi tavırlarına ama illaki Turgay Başkanın gözlerindeki sevgiye ve ışığa bakın.

Canımıza ot tıkayan, milleti açlığa mahkum eden ve umursamayan Bakan Nebatin gözleri gibi sahte ve anlamsız değil!!!!

Turgay Erdem’in kendisini her zaman ölçülü, saygın, naif ve herkese karşı çok duyarlı ve samimi davrandığını görüyorum.

Kendisine haksızlık yapanlara, hak etmeden arkasından dolananlara bile kabalaşmıyor.

Hatta yıllarca iyilik, dostluk ve yardım ettiklerinden ihanet gördüğü zamanlarda bile nefret kusmayan, üslubunu bozmayan ve yok etmek için saldırgan olmayan kibar bir insan.

Sevgili Dostlar, Yoldaşlar ve Canlar, bu sabah gördüğüm bu güzel resim ve bana ifade ettiklerini, yani bende yarattığı mutluluğu yazmak ve dostlarla paylaşmak istedim.

Hatta kıskandım diyecektim ama haksızlık yapmak istemedim.

Sağ olsun Başkanın benimle de böyle güzel resimlerini anımsayınca onları da paylaşamaya karar verdim.

Kimse kusura bakmasın ben belediyeciliği sadece betonla, yolla, görkemli binalarla veya rakipleriyle yarışmasıyla ölçemiyorum.

Ben özellikle bizim sol/sosyal demokrat başkanlarımızın önce insan yanlarını önemsiyorum.

Bu saygıyı ve sevgiyi; yaşlı bir teyzenin önünde oturup onu saygı ve sevgi ile dinleyen insanlara çok değer veriyorum..

Bazı insanlar benim yazdıklarımı çok sıkı takip etseler de bazı kişilere verdiğim önem ve değeri yok saymak için ilgilenmiyor görünüyorlar.

Oysa anlamadıkları konu işte bu durumdur.

Ben çok bilen, göze sokarak çalışan, çok iyi tahsil yapmış veya çok önemli yerde olan insan aramıyorum.

İlk önce insan olan, duyarlı olan, topluma, halklara, yurttaşlara eşit davranan ve her konumdaki insanı seven sayan ve önemseyip değer verenlere “kıymetlim, değerlim, vazgeçilmezim…” diyorum.

Sevgiyle, saygıyla, eşit yurttaşlar olarak barış ve kardeşlik duyguları ile özgür bir yaşam ve hakça paylaşılan bir düzende yaşayalım ve yaşatalım.