Demokrat Zafer

Konuşmuyor, başkalarını konuşturuyor. Sen çık konuş!

CHP lideri Kılıçdaroğlu, Erdoğan ailesinin ABD’ye vakıflar aracılığıyla para kaçırdığı iddiası üzerine, iktidardan peş peşe yapılan açıklamalara dikkat çekti ve İsmet İnönü’nün sözünü hatırlatarak, “Suçluların telaşı içindeler” dedi. “Hiç kimsenin yanına kar kalmayacak. Hepsinin burnundan fitil fitil getireceğim” diyen Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan’a seslenerek, “Konuşmuyor, başkalarını konuşturuyor. Sen çık konuş! Kendisine teklif ettim. Çık kardeşim! Senin bir sürü televizyonun, yandaşın var. Vallahi tek başıma çıkacağım. Hepiniz toptan gelin oturup konuşalım” ifadelerini kullandı.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Düzce’deki programına devam etti. Kadın Buluşması’nın açılışında konuşma yapan Kılıçdaroğlu, etkinliğe katılan kadınların dertlerini dinledi.

KADINLAR DERTLERİNİ TEK TEK ANLATTI

Etkinliğe katılan kadınlar, sorunlarını CHP liderine şöyle anlattı:

* Düzce’de hiç tarım arazisi kalmadı. Hep villalar. Çok vahim. Bir köy var orası kaldı, her yer villa doldu betonlaştı. Bir şey yapmaya yer yok yazık günah, bu kadar da olmaz.

* İktidara geldikten sonra çalanlara çırpanları affedecek misiniz yoksa hesap soracak mısnız?

* Ben emekli olamayan bir bankacıyım. Kanunların gereğinin yürütülmesiyle hakkı elinden alınan 3,5 milyon kişiden biriyim. Bizler, sanki hükümetten ekstra bir şey istiyormuş gibi hakkımız ödenmiyor.

* Biz yıllarca devlete ödediğimiz verginin karşılığı olarak emekliliğimizi istiyoruz. Bizler bu ülkede çalışamayacak kadar yaşlı, emekli olamayacak kadar da genç olarak tarif ediliyoruz. Ben sizin sözünüze güvendiğim için sizden Kemal Kılıçdaroğlu sözü istiyorum bu konuya el atacağınıza dair.

*Kızım Gazi Üniversitesi mezunu. Mezun oldu, formasyonunu aldı 3 yıldır atanamıyor. Çocuğum markette çalışıyor. Bu zulüm değil mi?

* Dün akşamki açıklamanızı büyük bir heyecanla beklemiştim. Orada birtakım vakıf ve derneklerin yurt dışına para transferinden söz ettiniz. Zaten bilinen bir gerçekti. Benim öğrenmek istediğim yurt dışına kaçırılan bu ülkenin sermayesi, bu ülkenin parası.

* İktidara geldiğinizde bu paralar ve çalınan servetimizi iade alacak mısınız, getirttirebilecek misiniz yoksa bu suçu işleyenlerin yanına kar mı kalacak?

* Bu sandık önümüzde geldiğinde sandık güvenliğini sağlayabilecek miyiz? Bu Türkiye genelinde hepimiz için çok önemli.

“CUMHURBAŞKANLIĞI KONUSUNDA BİR GÖRÜŞE VARDIK”

Kadınları dinledikten sonra CHP lideri Kılıçdaroğlu, tek tek sorulara yanıt verdi. Kılıçdaroğlu’nun sorulara verdiği yanıtlar şöyle:

* Altılı masa, cumhurbaşkanlığı konusunda şöyle bir görüşe vardık. Bize hep soruyorlar kim cumhurbaşkanı adayı olacak diye. Biz cumhurbaşkanı adayı olacak kişinin niteliklerini son açıkladığımız bildiride koyduk.

* O niteliklere sahip olan birisini cumhurbaşkanı adayı olarak belirleyeceğiz. Şu an kadar altılı masada cumhurbaşkanlığı adaylığı hiç konuşulmadı. Ama hepimiz şundan eminiz. Seçeceğimiz cumhurbaşkanı adayı kesinlikle 13. cumhurbaşkanı olacak.

“İŞTE BUNUN İÇİN BELEDİYE BAŞKANININ CHP’Lİ OLMASI LAZIM”

* Tarım arazisi kalmadı diye söylediniz. Evet, bütün şehirler beton ormanına döndü. Bu sorunun çözülmesi için her kentin bir planlaması olması lazım ve bunun da o kentin anayasası gibi olması lazım. İşi planlamaya değil de müteahhide teslim ederseniz böyle bir tablo ortaya çıkar.

* Düzce, Türkiye’nin en yeşil kentlerinden birisi. Bu kadar yeşilliğin içinde Türkiye’de havası en kirli şehirlerden birisi burası. Bu da başlı başına bir sorun. Burasının korunması lazım. Bunun için de belediye başkanının CHP’li olması lazım.

‘KAÇIŞ PLANI’ AÇIKLAMASI: KAÇIYOR, KAÇSIN, YAKALAYACAĞIM

* Akşam sosyal medyada devleti soyanlardan bahsettim. Amerika’ya yerleşecekler herhalde öyle anlaşılıyor. Buradan milyarlar gidiyor. 10 milyon dolar, 20 milyon dolar. Bütün bunların hepsini söyledim. İsim vermedim ama ‘Erdoğan açıklasın’ dedim.

* Efendim ‘15 Temmuz, FETÖ…’ ne ilgisi var bunlarla…Benim söylediklerim doğru mu yanlış mı? Kılıçdaroğlu’nun söyledikleri yanlışsa söyle. Burası yanlıştır diyemiyorum. Kaçıyor. Kaçsın, yakalayacağım. Hiç meraklanmayın.

* Kim devleti soyuyorsa, kim kul hakki yiyorsa, kim bu ülkede fakirin fukaranın hakkını yiyorsa onun hesabını soracağım. O ayrı bir şey.

BELGELERİ NEREDEN ALDIĞINI AÇIKLADI

* Zaten suçlarının telaşı içinde arka arkaya açıklamalar yapıyorlar. Yapıyorlar ama benim söylediklerimin neresi yanlış onu söyleyin. O yok. Benim söylediklerimi dinleyin. Ben ‘burada vakıf kurdun, orada vakıf kurdun’ diyorum. Vakfın ismini veriyorum. TÜRGEV, Ensar diyorum. 10, 20 milyon dolar diyorum. Yaklaşık 1 milyar lira gönderdiniz diyorum.

* Ben bunu Türkiye’deki vakıflardan değil, Amerika’daki IRS dedikleri gelir iradesi başkanlığının internet sitesinden öğreniyorum. Çünkü Amerika şeffaf bir devlet. Amerika, ‘Buraya para getiriyorsanız, bir vakıfta kullanırsanız ben onu ilan ederim’ diyor ve ilan ediyor. Biz de oradan öğreniyoruz. Yalandır, sahtedir diyemiyorlar. ‘15 Temmuz’ diyorlar. Ne ilgisi var bununla. ‘Taktik’ diyorlar. Ne taktiği? Ben rakam veriyorum.

“SUÇLULARIN TELAŞI İÇİNDELER”
* Rahmetli İnönü derdi, ‘Suçluların telaşı içindeler’ diye. Aynen. Suçluların telaşı içindeler.

* Kul hakkı yiyeni affedemem. Yüce yaradan da diyor ki her türlü günahla gelirseniz affederim ama kul hakkını affetmem diyor. Kul hakkı ayrı.

“HEPSİNİN BURNUNDAN FİTİL FİTİL GETİRECEĞİM”

‘Kaçış planı’ açıklamalarına devam eden Kılıçdaroğlu, şu ifadeleri kullandı:

* Buradan transfer olan paraları geri alacak mısınız yoksa yolsuzluk yapanların yanına kar mı kalacak?” diye soruldu. Hiç kimsenin yanına kalmayacak. Hepsinin burnundan fitil fitil getireceğim. Endişe etmeyin. Sen gideceksin, orada bir vakıf kuracaksın…Vakıf kuruyorlar, 35 katlı gökdelen yaptılar…Öğrenci yurdu yapıyorum diyor sen beni mi kandırıyorsun? Parayı oraya götürüyorsun. Ben de buna inanacağım…Kendi dünyalarını yapıyor….

“TEK BAŞINA ÇIKACAĞIM, HEPİNİZ TOPTAN GELİN”

* Çiftlikleri var, binaları var, gökdelenleri var. Başlarında yöneticileri kim? Beyefendinin çocukları…Sen oraya Amerikalılara hizmet etmek için mi gidiyorsun? Hayır. Servetini oraya götürüyorsun. Mal varlığını oraya götürüyorsun.

* Hepsinin hesabını soracağım. Konuşmuyor, başkalarını konuşturuyor. Sen çık konuş! Kendisine teklif ettim. Çık kardeşim! Senin bir sürü televizyonun, yandaşın var. Vallahi tek başıma çıkacağım. Hepiniz toptan gelin oturup konuşalım.

“SEÇİM LİSTELERİ GELDİ, BAKTIK ÖYLE BİR ADAM YOK…”

Seçim güvenliği konusuna değinen Kılıçdaroğlu, konuşmasına şöyle devam etti:

* Şu anda CHP’nin bilgi işlem merkezinde, 1998 yılından 2018’e kadar kim, hangi sandıkta oy kullanmış hepsinin verileri var bizde. Tamamını güncelliyoruz.

* Bir örnek vereyim seçim listeleri geldi 100 küsür yaşında bir adam ilk kez oy kullanıyor. ‘Bu nasıl olur?’ dedik. Hemen oraya CHP’lileri gönderdik. Böyle bir adam yok. Hemen uyardık, listelerden sildik. Bütün listelere bakıyoruz.

* 6 lider seçim güvenliği konusunda karar aldık. Bu konuda bir komisyon oluşturduk. Komisyonumuz çalışıyor. Her bir sandıkta, sandık başında olan arkadaşlarımızı eğittik.

* Sandık başında olan arkadaşlarımız tutanağı imzaladıktan sonra cep telefonu ile fotoğrafı çekip genel merkeze attılar. Dolayısıyla biz kimin kazanıp kazanmadığını çok önceden öğrendik. Sandık güvenliği konusunda endişe etmeyin, çalışıyoruz.

“BÜTÜN ÖĞRETMENLER KADROLU OLACAK”

CHP lideri Kılıçdaroğlu, diğer sorulara ise şu yanıtları verdi:

* En geç 2 yıl içinde Suriyelileri kendi ülkelerine göndereceğim.

* Emeklilikte Yaşa Takılanların hakkını savunacağız. Yeter ki hak aramayı bilin. Yeter ki yalnız olmayın. Haksızlığa uğrayanların bir arada olması lazım.

* Şimdi para yok diyorlar ama beşli çetelere para var. O beşli çetelere ne yapacağımı çok iyi biliyorum.

* Gazi mezunu kızım var, atama bekliyor dendi. Bütün bunların hakkını hukukunu savunacağız. Köy okullarını yeniden açacağız. Ücretli öğretmen, kadrolu öğretmen, sözleşmeli öğretmen garabetine söz vereceğiz. Bütün öğretmenler kadrolu olacak.

“TEKNOLOJİ LİSELERİ KURACAĞIZ”

CHP lideri Kılıçdaroğlu, Düzce’de Kadın Buluşması ardından gençlik örgütü ve Gençlik Kolları Başkanı Gençosman Killik ile birlikte Gençlik Buluşması’na katıldı. CHP lideri burada gençlerin sorunlarını dinledikten sonra konuşma yaptı.

Kılıçdaroğlu’nun konuşmasından öne çıkanlar şöyle:

*Bir yıl içinde Türkiye’de bütün üniversitelerde yurt sorununu çözeceğiz.

*Biz iktidar olduğumuzda bir yıl içinde işsizlik sorununu çözeriz desem, size doğruyu söylememiş olurum. İşsizlik sorununu çözmek, üretim araçlarının harekete geçilmesini sağlamak, belli bir zaman dilimine ihtiyaç hissettirir. Gençlerin mutlaka ama mutlaka kendi ülkelerinde çalışabilecekleri alanları yaratmak gerekiyor.

*3 alanda boş kadro olmaz. Bir güvenlik, iki eğitim, üç sağlık. Devlette çok sayıda boş kadro var. Bu alanlarda süratle atamaları yapacaksınız.

*Bir projemiz var. Bütün organize sanayi bölgelerinde teknoloji liseleri kuracağız. Bu liseler yatılı olacak. Liseleri 6 yıl olacak. Üçüncü yıldan itibaren öğrenci sanayide çalışacak. Çalıştığı süre içinde sosyal güvenlik primleri devlet tarafından ödenecek. Bu kişi kendi alanında uzmanlaşacak. Mezun olduğunda işe hazır olacak. Eğer üniversiteye gitmek istiyorsa artı puanla izdüşümü olan fakülteye gidecek.

ÖZLEM TÜRECİ VE UĞUR ŞAHİN MESAJI: ÜSTÜN YETENEKLİLERİN TÜRKİYE’DE KALMASI LAZIM

*Bir başka önemli şey, yüksek yetenek inşası dediğimiz bir kavram var. Yani bir toplumun, nüfusunun yüzde 2’si üstün yeteneklerden oluşur. Bu üstün yeteneklileri Türkiye’de tutamıyoruz. Bunların Türkiye’de kalması lazım. Toplumu sürükleyen, yeni bir buluşu sağlayan bu yüzde 2’lik kesimdir.

*Almanya’da 2 Türkiye kökenli doktor Covid-19 aşısını buldu ve Almanya’ya milyarlarca dolar para kazandırdı. Biz üstün yetenekli çocuklarımızı kendi ülkemizde tutamıyoruz. Bunlar için özel bir plan, program yapılması lazım.

*Gençlerin en temel sorunu iş. İş bulamıyorlar. Bunlara süratle istihdam alanı yaratmamız lazım.

“HER KÖYE BİR VETERİNER, BİR ZİRAAT MÜHENDİSİ GÖREVLENDİRECEĞİZ” 

*Köy okullarının yanı sıra hayvancılık yapılan yerlerde mutlaka kamu görevlisi olarak veteriner görevlendireceğiz. Her alanda veterinere istihdam yaratmış olacağız.

*Tarımsal üretim yapılan yerlerde mutlaka ziraat mühendisi ve tarım teknisyeni görevlendireceğiz.

*Köyün öğretmeni, imamı, veterineri, ziraatçisi olacak. Üretimi geniş kitlelere yaymış olacağız. İsthidamı büyütmeye çalışacağız.

*Üniversitelerdeki kontenjanı sınırlayacağız. Daha düşük bir kontenjan olacak. Ama bunun yanında ara eleman olarak da özellikle sanayide çalışacak kişileri teknoloji liselerinden yetiştireceğiz.

“ULUSAL VERGİ KONSEYİ KURACAĞIZ” 

*Bir toplumu geri bıraktırmak istiyorsanız eğitim sistemini bozacaksınız. Türkiye’de yapılan bu. Eğitim sistemini belirleyecek olanlar siyasetçiler değil, bu işin uzmanları. Yani işi ehline teslim edeceksiniz.

*Aykırı düşünceler kadar değerli hiçbir şey yoktur. O nedenle üniversitelerde her türlü düşüncenin özgürce tartışılması lazım.

*İstanbul Sözleşmesi’ni ilk bir hafta içinde tekrar yerine iade edeceğim. İyi hal indirimi ne demek? İyi hal indirimini de kaldıracağız.

*Biz ulusal vergi konseyi kurulmasını savunuyoruz. Ulusal vergi konseyi, ödediğimiz verginin nerelere harcandığının hesabının halka verilmesi. Bu konseyin görevi bu olacak.

*”Ödediğimiz vergiyi nereye harcıyorlar?” sorusunun sorulmadığı ülkede demokrasi gelişmez. Demokrasinin çıkış noktası, ödediğimiz vergilerin nerelere harcandığını sorgulamakla başlar.

“O PARALARI ALACAĞIM”

*Vergi veriyorum parayı beşli çete götürüyor, oh ne kadar güzel! Dünyanın parasını götürüyorlar, isyan eden, itiraz eden yok. Ama hepsinin burnundan fitil fitil getireceğim, o paraları alacağım.

*Kur Korumalı Mevduata doları olan, milyonları olan yatırır. Geniş kitleler vergi verirken, o beyler 5 kuruş bile vergi vermeyecek. Böyle bir garabet var.

*Yeni bir şey çıkardılar. Ev almak isteyenlere yıllık yüzde 11 faiz. İhtiyaç kredisi için vatandaş para çekerse yıllık yüzde 27 faiz. Yani düzen öyle bir düzen ki, 84 milyonun bir avuç kişiye çalıştığı bir düzen oluşturmuşlar. Gelir dağılımında olağanüstü bir bozulma var. Bu beyler de buradan kazandıkları paralı yurt dışına götürüyorlar. O paraların tamamını Türkiye’ye getireceğiz.

“OLAY BİR MEMLEKET OLAYIDIR”

*Türkiye’nin bu soygun düzeninden, soygun anlayışında kurtulması lazım. Bunun mücadelesini birlikte yapmak zorundayız.

*Bu işin sağı solu yok. Bu işin milliyetçisi, ülkücüsü, sağcısı, solcusu, ortacısı yok. Olay bir memleket olayıdır. Olay bir vatan olayıdır. Türkiye bu noktaya gelmiş durumda. Türkiye bu noktaya gelmişse biz birbirimize farklı gözlerle bakamayız. Böyle bir lüksümüz artık yok. Elin oğlu Türkiye üzerinde her türlü oyunu oynayabiliyor. Eğer bir ülkenin cumhurbaşkanına başka bir ülkenin cumhurbaşkanı ‘Aptal olma’ diyorsa hepimizin sorgulaması lazım. Milli Kurtuluş Savaşı’nı vermiş bir ülkenin cumhurbaşkanına bu laf edilir mi Allah aşkına? Ediliyor ama ses dahi çıkmıyor. Olay bir memleket olayıdır. Bunun üzerinde durmamız lazım.

*İşsiz, umutsuzluk kadar tehlikeli bir şey yok. Gençleri umutsuzluğa sevk ederseniz, umudu yeşertmesi gereken siyaset kurumudur. Siyaset kurumu umutsuzluk beslerse büyük sıkıntılar yaşanır.

GENÇLERE SESLENDİ: SANDIĞA GİTTİĞİNİZDE ELİNİZİ VİCDANINIZA KOYUN

*Derin bir krizin, bir ekonomik buhranın içindeyiz. Türkiye’yi buradan çekip çıkarmak zorundayız. Milli Kurtuluş Savaşı sırasında nasıl atalarımız, dedelerimiz bir araya gelip ortak mücadele verdilerse, bugün o ortak mücadeleyi verme zamanıdır. Biz bu ortak mücadeleyi vermek istiyoruz.

*Dolayısıyla gençler olarak sizler, sakın umutsuzluğa kapılmayın. Hepsini aşarız. Yeter ki sandığa gittiğinizde elinizi vicdanınıza koyup oy kullanın. Bir oyun altın kadar değeri var. Türkiye’nin kurtuluşu için.

“BİR CANIMIZ VAR GEREKİRSE BU VATANA FEDA EDECEĞİZ”

*Biz Kuvayı Milliyeciyiz. Bu ülkenin bekası için ne gerekiyorsa hepsini yapacağız. Bir canımız var. Gerekirse bu vatana feda edeceğiz.

*Şehit cenazelerinde linç edilmeye kalkıldım. Ama bir adım bile geri adım atmadım. Atmayacağım. Her türlü iftira atıldı. Aklınıza gelemeyecek her türlü iftira atıldı.

*Kamudaki 27 buçuk yılımın tamamını denetlediler. Bir kuruş bile bulamadılar. Bulamazlar. Boğazımdan aşağı haram lokma inmez.

“FERİŞTAHINIZ GELSE KORKMAM”

*Gençler, size büyük görevler düşüyor. Bu mücadeleye destek vermek zorundasınız. Kavga hepimizin kavgası olmak zorunda. Alacaksın Amerika’ya milyarlar götüreceksin ama Kılıçdaroğlu sessiz mi kalacak?

*Beyler Amerika’da çiftlik alıyor. Niye satın alıyorsunuz? İleride oraya yerleşecekler. Onun için bürokratlara söyledim. Onlar kaçacaklar. Kaçtıkları uçaklarda o imza atan bürokratlara kapıyı kapatacaklar. Onların da hesabını ben soracağım. Bu ülkeye demokrasiyi, insan haklarını ya getireceğiz, ya getireceğiz. Bu işin ortası yok.

*SADAT diye dernek kuruluyor ‘terörist yetiştireceğim’ diye. Söylüyorum, ‘Neden kıyamet koparıyorsun’ diyorlar. Niye koparmayayım. Onlar sanıyor ki Kılıçdaroğlu’nu korkutacağız. Sizin feriştahınız gelse korkmam.

ÖĞRENCi: TÜRK OLMAKTAN GURUR DUYUP, TÜRKİYE’DE YAŞAMAKTAN NEFRET EDİYORUZ

CHP liderine gençliğin sorununu anlatan bir öğrenci, “Türk olmaktan gurur duyup, Türkiye’de yaşamaktan nefret eden bir gençlik büyüyor. Bizim nefret etmemizin sebebi adaletten, markete gidip istediğimiz hiçbir şeyi alamadan geri dönmekten. Sorunumuz genel. Hiçbir şeye odaklanamıyorum. Gerçekten genel bir sorunumuz var. Yaşam çok pahalı” dedi.

Bir öğrencinin, “İktidarda olan partinin atılım ve projeleri, siz iktidara geldiğinizde ne olacak?” sorusuna yanıt veren Kılıçdaroğlu, “Başka ülkelere el avuç açan bir devlet olamaz. Kendi onuruyla yaşamak zorundadır. Aç kalırız ama o durumumuzdan ödün vermeyiz. Cumhuriyet kurulurken, o fakir cumhuriyet Osmanlı’nın borcunu son kuruşuna kadar ödedi…Güçlü bir ekonomik program oluşturmak zorundayız” ifadelerini kullandı.

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ