Demokrat Zafer

ZİHNİYETİMİZ ENGELLİ OLMASIN!

Türk Diyanet Vakıf-Sen Genel Başkan Yardımcısı Hilmi Şanlı; “10-16 MAYIS ENGELLİLER HAFTASI” münasebetiyle yayımladığı yazılı mesajında;

Engelli vatandaşlarımızı hatırlamak ve beklentilerini hatırlatmak için sadece 3 Aralığı ya da 10-17 Mayıs haftasını beklemek hakkaniyetli bir tutum değildir.

Engellilerin arzu, istek ve ihtiyaçları yılın tamamında gündemin ön sıralarında yer almalıdır.

Hiçbir ayrıma takılmadan insan olmanın sağladığı tüm imkânlar engelli kardeşlerimize de sunulmalıdır.

Yaratılmışların en mükemmeli ve en üstünü olan insan; imanı, Salih amelleri ve sergilediği güzel ahlakı nispetinde Allah katında değer kazanır. Çünkü Allah, insanların fiziki yapılarına, renklerine, ırklarına, cinsiyetlerine, sağlam veya engelli olmamasına bakmamaktadır. Bu hususta Peygamberimiz (S.A.V.) : “Allah, sizin suretlerinize (dış görünüşünüze) ve servetlerinize bakmaz. Fakat kalplerinize ve amellerinize bakar.” En güzel biçimde yaratılan insanın fiziki ve  ruhi varlığını sağlıklı olarak sürdürmesi temel görevidir. Bu görevin ihmali, insanda bir takım özürlerin meydana gelmesine sebep olabilmektedir. İnsan, hayatı boyunca daima imtihan halindedir. Bazen nimetlerle, bazen de musibetlerle imtihan olur. Başına gelen sıkıntılar bazen kendi ihmali veya kusurundan, bazen de bir başkasının sorumsuz, kural tanımazlığı yüzünden olabilir. Veya İlahi imtihan sonucu da olabilir. Nitekim Cenâb- ıHak: “An dolsun ki sizi biraz korku ve açlık; mallardan, canlardan ve ürünlerden biraz azaltma ile deneriz. Sabredenleri müjdele”(Bakara,2/155)

Hangi sebeple olursa olsun; bir musibetle karşılasan insanın her şeyden önce sabırlı ve metanetli olması gerekir. Böyle olması demek; bu sıkıntılarından kurtulabilmesi için maddi ve manevi çarelere başvurmaması demek değildir.

Her türlü sebebe başvurur, çare araştırır ve neticeyi Allah’a bırakır ve “bu musibet ancak Allah’ın izni ve takdiri ile olmuştur. O dilemeseydi olmazdı, bunda da bir hayır vardır” diyerek, imanın gereğini yerine getirmiş ve sabretmenin mükâfatını da elde etmiş olacaktır. Engelli olma, dünya adına bir kayıp ve noksanlık gibi gözükse de sabredildiği ve isyan edilmediği takdirde, hem kendisi hem de ona yardımcı olanlar için ahirette çok büyük mükâfatlar kazandıracaktır.

Gören gözümüzün hep göreceğinden, işiten kulağımızın hep işiteceğinden emin miyiz? Yürüyen ayaklarımız bir gün yürüyemez hale gelebilir, tutan ellerimiz tutmaz olabilir. Hiç beklemediğimiz anda Allah korusun bir organımızı kaybedebiliriz. Nice sağlam insanlar, trafik kazası, iş kazası, kalp krizi, bir damar tıkanması veya bulaşıcı bir hastalık sonucu sağlıksız, felçli, kötürüm, ortopedik ve görme özürlü olmuşlardır.

Sağlıklı bir bedene sahip olduğumuz için Rabbimize şükredelim. Ne büyük bir nimet içinde olduğumuzu unutmayalım. Sağlığımızın kıymetini bilelim. Fert ve toplum olarak engelli kardeşlerimize de sahip çıkalım. Yapabilecekleri işleri onlara vermek suretiyle; başkasının eline bakan değil, bizzat üretime katkıda bulunarak daha güzel bir hayat sürmeleri için elimizden gelen gayreti gösterelim. Onlara destek olur, yardım eder ve sıkıntılarını giderirsek; şüphesiz Allah Teâlâ da bize yardım edecek ve sıkıntılarımızı giderecektir. Peygamber Efendimiz (S.A.V.): “Kim; Mü’min kardeşinin bir ihtiyacını karşılarsa, Allah da onun bir ihtiyacını karşılar. Kim; Müslümanın bir sıkıntısını giderirse, Allah da onun bir sıkıntısını kıyamette giderir.” Unutmayalım ki, engelli olmak bir tercih ya da talep edilen bir durum değildir.

Bugün bir engelimizin olmaması, yarın olmayacağı anlamına gelmeyecektir.

Bu itibarla her insan bir yönüyle engelli adayıdır.

Engelli kardeşlerimize verilen destek ve sunulan katkılar insani ve ahlaki bir sorumluluk olmakla birlikte, aynı zamanda herkesin geleceğini de güvenceye alması demektir.

Bir insanın kalbi engelli değilse, duygu ve değerleri engellenmemişse mesele yoktur.

Zihin yerine zihniyette engel yoksa ümitsizlik ve yılgınlık doğru olmayacaktır.

10-16 Mayıs Engelliler Haftası münasebetiyle bütün engelli kardeşlerimizin hepsine Cenab-ı Allah’tan huzurlu bir hayat geçirmelerini niyaz ediyorum.” dedi.

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ