Türk inşaat sektörü 5 müteahhitten ibaret değil!

Zafer Partisi Genel Başkan Yardımcısı Dr. Aslan Yaman yaptığı basın açıklamasında ekonomiye dair gündemi değerlendirdi. Yaman; “Kötü yönetilen ülkemiz 4’lü sarmal ile derin bir krize sürüklenirken, ekonomik kriz tüm kesimlerin hayatını devam ettirmesini dahi zorlayacak şekilde yaygınlaşıyor.

2021 yılı Eylül ayından beri tutarsız kararlar, birbiri ile çelişen ve ekonomik gerçeklere uymayan para politikaları; hayat pahalılığı ve işsizlik olarak topluma yansımaktadır. Tüm baskılara rağmen TÜİK bile Yıllık TÜFE’yi % 55’lerde gösterirken, bağımsız iktisatçılardan oluşan Enflasyon Araştırma Grubu % 123’ü göstermekte, toplum ENAG’ın açıkladığı rakamların doğru olduğunu ve satın alma güçlerinin bu oranda azaldığını ifade etmektedir. Üretici Fiyat Endeksinde açıklanan yıllık % 105 imalat yapan üreticileri derinden etkilemekte ve adeta iş yaptıklarına pişman etmektedir.

Döviz ile sözleşme imzalamış 5’li çetenin dışındaki kamuya iş yapan irili ufaklı binlerce müteahhit, iş bırakma noktasına gelmiştir. Diyarbakır İnşaat Müteahhitleri Derneğinin Hazırladığı Rapora göre kendi kullandıkları malzemelerin fiyatları TÜİK’İn ÜFE için açıkladığı rakamlardan ortalama bir misli daha fazladır: demir % 195, C25 Hazır Beton % 268, Çimento % 233, Kutu Profil % 185, Sandviç Panel % 161, MDF Levha % 229, Gaz Beton % 152, Kapı ve Pencere % 121, Taş Yünü % 143, Polizolan Astar % 194, Boya % 194 ve Silikonlu Boya % 195, Motorinde % 192 ve benzinde % 152 fiyat artışı olmuştur.

4734 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu’na Şubat 2022’de yapılan ek ise adeta adrese teslim şekilde 1 Temmuz -31 Aralık 2021 tarihleri arasında yapılan imalat için fiyat farkı öngörülmüş, bu tarihten sonra devam eden işlerle ilgili herhangi bir fark ödenmesi düzenlenmemiştir. 1 Ocak 2022 tarihinden sonra ortaya çıkan fiyat artışları hepimizin gözleri önünde dururken, örneğin Ekim, Kasım ve Aralık aylarında imzalanan sözleşmelerin imalatları kış şartları gereğince başlatılamadığı için bu aylarda imzaladıkları sözleşmeler için bu fiyat farkı kararı geçerli olamamıştır.

Özetle; Gayrısafi Milli Hasılamız içinde % 7’den fazla pay alan ve toplam istihdamın % 6’sını oluşturan inşaat sektöründeki hem kamu müteahhitlerinin hem de özel sektöre iş yapan firmaların işleri durma noktasına gelmiştir. Bu nedenle başta küçük müteahhitler olmak üzere inşaat sektörünün durumu yeniden ele alınmalı ve yeni düzenlemeler yapılmalıdır.

Biz, Zafer Partisi olarak müteahhitlerin kendi hizmet kusurlarından kaynaklanmayan ve kontrol edemedikleri tedarik fiyatlarından kaynaklanan artış nedeniyle 4734 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanununa yapılan ek ile 1.7.-31.12 2021 tarihleri arasındaki işlere verilecek fiyat farklarının 31.12.2022’ye kadar uzatılmasını ve/veya hiç başlamamış işler için müteahhitlere cezasız iptal hakkı tanınmasının doğru olacağını düşünüyor ve bu doğrultuda hükümeti 5’li müteahhit çetesi dışında da ülkede hizmet veren kuruluşlar olduğunu görmeye davet ediyoruz.