Demokrat Zafer

Saadet Gözüyle 8 Mart Hayata Değer Katan Kadınlar!

Saadet Partisi Bursa Kadın Kollarının 8 Mart Dünya kadınlar Günü nedeniyle Ördekli Kültür Merkezinde düzenlediği Bursa’ya Değer Katan kadınlar ödül törenini gerçekleştirdi.

Genel Merkez Kadın Kolları Genel Başkanı Nurgül Beytiye Ekinci’nin katıldığı ödül töreninde Hataya Değer Katan kadınlar konusunda açıklama yaptı.

Programa Saadet Partisi İl Başkanı Mehmet Atmaca’da katılım sağladı.

Açıklama sonrasında ödül alan kadınlara plaketleri verildi.

Ekinci yaptığı açıklamada;

Kadın, toplumun inşasında büyük pay sahibidir.

Anne olarak, öğretmen, doktor, mühendis, gazeteci, yazar-çizer,

bilim insanı olarak,

Fabrikada işçi, tarlada köylü, pazarda esnaf,

ticaret erbabı ,iş kadını, yönetici olarak,

toplumun her alanında

çalışan ,üreten,

iradesini; kimsenin etkisinde kalmadan,

her türlü baskının dışında ,

özgür ve özgün şekilde ortaya koyan kadınlar,

daha güzel bir yarını şekillendirecek en önemli unsurdur.

Sahip olduğu özelliklerin farkında ve bu

Potansiyelini;

İyinin, güzelin, faydalı ve doğru olanın gerçekleşmesi için kullanan kadın,

DÜNYAYI İMAR EDER, MEDENİYETİ İNŞA EDER, TOPLUMU İHYA EDER…

Adaletin hâkim olduğu gelişmiş bir toplum için, kadınların etkinlik alanlarının genişletilmesi, eğitim, istihdam, sağlık, siyaset, hukuk vb. alanlarda eşit fırsat ve olanaklardan faydalanabilmeleri büyük önem taşımaktadır.

Türkiye; kadınların, çocukların gençlerin ve bütün vatandaşlarının geleceğe umutla baktığı,

toplumsal barış ve huzurun tesis edildiği

insan onuruna yakışır bir yaşam tarzının hüküm sürdüğü

mutlu bir ülkeyi hedefliyoruz.

Tarihe baktığımızda da görüyoruz ki ülkemiz gelişmesinde kadınlarımızın büyük katkıları olmuştur.

Bu yüzden,

Kadının eğitimini, sağlığını, sosyalleşmesini ve üretime katılmasını sağlamak,

bunların önündeki engelleri kaldırmak,

aslında hem bireye hem de topluma yapılan en büyük yatırımdır.

Elbette

Sağlık hizmeti ve nitelikli eğitim,

itibarlı, güvenli ve onurlu bir yaşam,

kamu hizmetlerine ve kaynaklarına eşit erişim,

kadın-erkek  her insanın en doğal hakkıdır.

Ancak hala ülkemizde, kadın daha doğarken,

sosyal yapının önyargılarına muhatap olmakta,

eğitimi, sağlığı, istekleri, umutları toplumda ikinci planda tutulmaktadır.

Dahası  ekonomik, sosyal, siyasal ve akademik alanda maddi

manevi türlü zorluklarla karşı karşıya kalmaktadır.

Bugün kadınların en büyük problemi geçim sıkıntısıdır.

Doğal olarak çalışmak zorunda kalan bilgi birikimini ve tecrübesini üretime dönüştürmek isteyen kadınımız “çalışma hayatı” içinde

büyük zorluklar yaşamaktadır ve çoğu zaman değersizleştirilmektedir.

Evine gelir getirebilmek için,

ağır şartlarda,

uygun olmayan zaman ve zeminde,

sosyal güvenceden mahrum statüde ve

ucuz işgücü olarak çalışmak durumunda kalmaktadır.

Çıkarılan yasalar ve iyileştirmeler olsa da,

bu yasaların uygulanmasındaki keyfilik ve denetimsizlik,

özel sektör başta olmak üzere bir çok alanda büyük bir mağduriyet

oluşturmaktadır.

Çalışan kadının şartlarını, eşitlik ilkesinden ziyade adalet ilkesi ile düzenlemek devletin asli vazifesidir.

Özellikle düşük ücret ile çalışan kadınların, sorumlu oldukları çocuk ve

yaşlı bakım hizmetlerinin, devlet tarafından “sosyal devlet”

anlayışıyla karşılanması hususunda da  gerekli düzenlemelerin

yapılması atılacak önemli bir adımdır.

Başka önemli bir gerçek daha var;

Üreten insan mutludur. Ancak üretimin karşılığı sadece para ile ölçülmemelidir.

“Çalışıp para kazanıyorsa değerlidir” yargısı,

tüm hayatını,   ailesi ve çocuklarına adayan ve  bunu tercih eden

“ev hanımı” nı değersizleştirmektedir. Hâlbuki ki her kadın evinde, çalışma alanında ülkesine büyük katkılar sunmaktadır.

Kadın, yaratılışı gereği annelik vasfı ile toplumu oluşturan en önemli unsurdur.

Bu nedenle kıymetli ve önemli sorumlulukları vardır. İlk mürebbiyedir.

Yapıcı, onarıcı, toparlayıcı ve koruyucu özellikleri ile ailenin bel kemiğidir.

Bu yüzden geleceğimizi şekillendiren ve evde ağır işçi olarak çalışan kadınların,

ev hanımlarının, “özlük haklarının verilmesi” için yapılacak

düzenlemeler BİR LÜTUF DEĞİL, EN DOĞAL HAKKIN TESLİMİDİR.

Kadın intihar ve cinayetleri, şiddet ve istismar vakaları, bu memleketin en derin yaralarıdır.

Bu konuda en yüksek hassasiyeti göstermek hepimizin insanlık vazifesidir.

Tek bir kadının, bir insanın uğradığı zulmün karşısında ayağa kalkmak öncelikle inancımızın gereğidir.

Kişinin “hayatı” hiç kimsenin tekelinde değildir.

…Ve fiili duruma ceza, en üst seviyeden verilmelidir.

Kıymetli misafirler,

Bugün dünyanın dört bir yanında; çocuklarıyla savaşın ortasında hayatta kalma ve özgürlük mücadelesi veren,

zor şartlar altında çalışarak yaşam mücadelesi veren,

uğradığı haksızlık karşısında hukuk mücadelesi veren,

esaret altında hayat mücadelesi veren

tüm kadınlarımızın yanında olduğumuzu tekrar ifade etmek istiyorum.

Gayretimiz ve mücadelemiz adil ve yaşanabilir bir dünya için..

Amacımız başta Türkiye’deki insanlar olmak üzere tüm insanlığın

“saadetidir.”

Bugün insanlık, “hak ve adaletin hâkim olduğu yeni bir dünyanın”

hayali ve ihtiyacı içindedir.

Böyle bir dünyanın kurulumu için kadınlar olarak en üst seviyede

Sorumluluğa sahip olduğumuzun bilincinde olarak,

devletin ve sivil toplumun,

iş ve sosyal yaşamda,

kadını ve toplumu önceleyen ve destekleyen her türlü çalışmasını

büyük bir memnuniyetle karşılıyoruz.

Bugün kadını;

yazılı-görsel-sosyal medyada, reklamın ve tanıtımın bir unsuru,

Şiddetin ve tacizin bir mağduru olmaktan çıkarıp,

çalışan, düşünen, öğreten, iyileştiren, güzelleştiren, ilham veren

yanının görünmesine,

Bilimin, sanatın, ekonominin, eğitimin, huzur ve barışın, sevginin

öznesi olarak ülkemizin yarınlarına olan katkısının desteklenmesine

hepimizin ihtiyacı var.

Bu açıdan, kadınlarımızın başarılarıyla buluşmak için,

SADECE 8 MART’IN DEĞİL, HER GÜNÜN DEĞERLİ OLDUĞUNA İNANIYORUZ.

Ve bugün, plaketlerini almak üzere aramızda bulunan

değerli hanımefendilerle birlikte olmanın büyük onurunu ve

mutluluğunu yaşıyoruz.

Varlık gösterdiği her alanda umut olan,

hayatı yenileyen “tüm kadınlarımızı” taktirle karşılıyor,

Türkiye’ye kattığı değerle iftihar ediyoruz.

Bu süreçte

Biliyoruz ki, kadınlarımızın cesareti, dirayeti ve fedakarlığı ile ülkemizin aşamayacağı engel yoktur.

..Ve biliyoruz ki, kadınların değer katmadığı hayat, siyaset, ekonomi, sivil toplum eksik kalacaktır. Dedi.

No:

İl başkanımız Hatice Ataş

Kadın Kolları Genel Başkanı Nurgül Beytiye Ekinci, katıldı

ÖDÜL VERİLENLER

Kültür Sanat kategorisinde

Elif Turan

Ayşe Gümüş Erol

Annelik Kategorisinde

Gülten Geldi

İyilik Ödülü kategorisi

Perihan Erol

Hatice Dilruba Duman

Girişmcilik kategorisinde

Aygül Ataş Şengül Budaklar

 

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ