Demokrat Zafer

KÜÇÜKKAYALAR: “TEMEL ÇÖZÜM; GÜVENLİ YAPI VE EĞİTİMLİ İNSAN”

 İMO BURSA ŞUBE YÖNETİM KURULU BAŞKANI KÜÇÜKKAYALAR: “HAYALLERİMİZİN, GELECEĞİMİZİN GÖÇÜK ALTINDA KALMAMASI İÇİN ÖNCE İNSAN ODAKLI GÜVENLİ YAŞAM HAKKI VE GÜVENLİ ÇEVRE DİYORUZ”

İnşaat Mühendisleri Odası (İMO)Bursa Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Ülkü Küçükayalar, 1-7 Mart Deprem Haftası nedeniyle yaptığı açıklamada, afet zararlarının azaltılmasında temel çözümlerin güvenli yapı ve eğitimli insan kaynağının önemine vurgu yaparak, “Hayallerimizin, geleceğimizin göçük altında kalmaması için önce insan odaklı güvenli yaşam hakkı ve güvenli çevre diyoruz” dedi.

İMO Bursa Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Ülkü Küçükayalar Marmara Depremi, Van Depremi, Elazığ Depremi ve İzmir Depremi’nin yaşattığı can kayıpları, ekonomik, fiziksel, sosyal ve psikolojik kayıpların asla unutmayacağını belirterek, 1-7 Mart Deprem Haftası dolayısıyla yaptığı açıklama şöyle:

“Depremlerin ardından yaşananlar göstermiştir ki; afet yönetim zaaflarımız verdiğimiz kayıplarla tekrar karşımıza çıkmıştır. Deprem tehlikesine Bursa İlimiz temelinde baktığımızda; Marmara Bölgesi’nin Sismotektonik Haritasında Bursa ili yakın çevresinin uzak ve yakın depremler tarafından tehdit edildiği çok açık bir şekilde görülmektedir. Bölge tarihsel dönemde birçok hasar verici depremlerle karşı karşıya kalmıştır. Tarihsel depremlerin en şiddetlisi 11 Nisan 1855 tarihinde oluşan ve Bursa Depremi olarak bilinenidir. Bazı kaynaklarda, bu depremden hemen önce oluşan ve yörede önemli hasarlar oluşturan ve yine Bursa Depremi olarak adlandırılan 28 Şubat 1855 Depreminin daha büyük olduğu ifade edilmektedir. Depremde büyük ölçüde panik oluşmuş, yangın ve hasardan dolayı Bursa içinde yaklaşık 1300 kişi Bursa dışında ise 300 kişi yaşamını yitirmiştir. 2017 yılında, 1855 Bursa Depremlerinin fay araştırma çalışması, dönemin Nilüfer Belediye Başkanı Sayın Mustafa Bozbey’in desteğiyle Anadolu Üniversitesi Yer ve Uzay Bilimleri Enstitüsü iş birliği ile yapılan çalışma sonucu, Bursa’da 1855 yılında depreme yol açan fay hattının, yeri tespit edilmiş ve fay hattının aktif durumda olduğu kamuoyuna açıklanmıştır.”

KENTSEL DÖNÜŞÜM ÇALIŞMALARI YETERLİ OLMAMIŞTIR

Küçükkayalar, afet zararlarını azaltmanın yollarını şu şekilde dile getirdi: “Tüm bu bilgiler ışığında bugün çarpık yapı stoğumuzu depreme karşı güvenli yapılar haline getirme amacıyla başlatılan kentsel dönüşüm çalışmaları da yeterli olmamıştır. Oysa afet zararlarının azaltılmasında iki temel çözümden biri güvenli yapı diğeri ise eğitimli insan kaynağıdır. Kentsel dönüşüm, kentsel bozulma süreçlerini daha iyi anlama ihtiyacından doğan ve gerçekleştirilecek dönüşümde elde edilecek sonuçların üzerinde bir uzlaşmadır. Bir başka deyişle, yitirilen bir ekonomik etkinliğin yeniden geliştirilmesi ve canlandırılması, işlemeyen bir toplumsal işlevin işler hale getirilmesi; toplumsal dışlanma olan alanlarda, toplumsal bütünleşmenin sağlanması; çevresel kalitenin veya çevre dengesinin kaybolduğu alanlarda, bu dengenin tekrar sağlanmasıdır. Ada bazında, sosyal dokuyu zedelemeyen bir anlayışla, bilimin ışığında olası afet tehlikelerini öngörerek, insan odaklı bir kentsel dönüşüm uygulamasına ivedilikle geçilmelidir. Aktif fay hatları, dere yatakları, su taşkın alanları, tarım toprakları, yangınlar ve deniz doldurularak kazanılan alanlar bilimsel gerçekler ve gerekli bilimsel araştırmalar göz ardı edilerek yapılaşmaya açılmamalıdır.”

MESLEK ODALARI SÜRECE DAHİL EDİLMELİ

Depremin ciddiye alınması gereken bir doğa olayı olduğuna dikkat çeken Ülkü Küçükkayalar, “Deprem ihmal ve yanlış politikalar sonucunda afete dönüşür. Resmi erkin hazırladığı eylem planlarında özellikle Meslek Odalarına ve ilgili STK’lara da yer verilmelidir. Depremle birlikte tüm afetler için yapı denetimi uygulamasını yönlendiren kararlar ve ilgili tüm mevzuatın, TMMOB ve bağlı Odalar, üniversiteler ve ilgili kesimlerin katılımıyla düzenlenmesi gerektiğini bir kez daha vurguluyoruz. Meslek Odalarının bilgi ve birikimlerinin öneminin altını bir kez daha çiziyor ve meslek odalarını dışlamayan kamusal denetimin, yaşamsal önemini bir kez daha hatırlatıyoruz” dedi.

KENTSEL DÖNÜŞÜM VE HALKIN EĞİTİM SEFERBERLİĞİ BAŞLATILMALI

İMO Bursa şube Yönetim Kurulu Başkanı Küçükkayalar, afet bilinci oluşturulması konusunda da şu önerilerde bulundu:

“Toplumun Afet Kültürünün oluşturulması ve afet okur-yazarlılığının yaygınlaştırılmasında okul öncesi başlatılarak üniversitelere kadar uygulanacak bir eğitim politikasına olan gereksinim göz ardı edilemez. Olası afetler için zamanın dezavantaj olduğunu unutmadan bir an önce Kentsel Dönüşüm ve Halkın Eğitim seferberliği başlatılmalı, mahalle afet gönüllü örgütlenmesi de yine resmi erk ve yerel yönetimlerce desteklenmelidir. Afetselliği tartışılmaz ülkemizde, önlemler, siyasetler üstü, kalıcı bir devlet politikası ile mümkündür. Can kayıpları, ekonomik kayıplar baz alındığında AFAD’la kurumlar arası koordinasyonun afet olmadan önce tatbiki çalışmalarla desteklenmesi, AFAD’ın herhangi bir bakanlığa bağlı olmadan yerel yönetimler ve ilgili diğer kurumlarla politize olmadan yeni bir yapılaşmayla Afet İşleri Bakanlığı çatısı altında toplanmasını öneriyoruz. Afetler sonrası yurttaşlarımızın üstlenmek zorunda kaldığı büyük acıların, maddi kayıpların engellenmesi başka bir şekilde mümkün olmayacaktır. HAYALLERİMİZİN, GELECEĞİMİZİN GÖÇÜK ALTINDA KALMAMASI İÇİN ÖNCE İNSAN ODAKLI GÜVENLİ YAŞAM HAKKI VE GÜVENLİ ÇEVRE DİYORUZ!”

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ