Demokrat Zafer

DENİZ YÜCE BAŞARIR ve ALTAY ÖKTEM, “BEN OKURUM”UN YENİ BÖLÜMÜNDE KAFKA’YI ve ŞATO’SUNU KONUŞUYOR!

Deneyimli yayıncı Deniz Yüce Başarır, storytel.tr sponsorluğunda hazırladığı podcast serisi “Ben Okurum”un yeni bölümünde şair, yazar, tıp doktoru Altay Öktem ile birlikte, Franz Kafka’yı ve yazarın sözlüklere armağan ettiği “kafkaesk” kavramını en çok hak eden romanlarından biri olan Şato’yu masaya yatırıyor. 20. yüzyılın başlarında Avrupa’ya hâkim olan modernleşme sancılarını anlattığı eserleriyle okurlarını karanlık, tekinsiz ortamlara çağıran Kafka için Öktem, “Bende çok özel bir yeri var. İlk lisede okumuştum. Okumaya başladığım andan itibaren çok tuhaf bir bağlılık oluştu bende. Liseyi Kuleli Askeri Lisesi’nde okudum. 600 tane erkeğin aynı ortamda olduğu, disiplin, kuralcılık… Aynı Kafka’nın yaşadığı dönemin Prag’ı gibiydi bizim askeri okul. Sisli, kasvetli, gri duvarlar… Onun romanlarında yarattığı ortamları çok yakın buluyorum kendime,” diyor.

Deniz Yüce Başarır’ın sohbetle bilgiyi buluşturan podcast serisi “Ben Okurum”un yeni bölümünde, dünya edebiyatının en gizemli kişiliklerinden biri Franz Kafka ve onun bitmemiş ama edebiyatseverleri yine de kendine bağlamayı başarmış eserlerinden biri olan Şato yer alıyor. Başarır, Kafka’yı ve romanı Şato’yu tam bir Kafka hayranı olan şair, yazar, tıp doktoru Altay Öktem’le konuşuyor. Kafka’nın hayatından izlerin, eserlerinin kafa karıştırıcı kurgusuna karıştığı programda, kendinizi ve toplumu sorgulamak için bol bol fırsat bulacak, Şato’dan Kafka’nın ürpertici sesini duyacaksınız.

Bölüm konuğu Altay Öktem, Kafka’nın yapıtları bir bürokrasi eleştirisi gibi görülür ama bence eleştiri kavramı hafif kalıyor. Bürokrasiyi içeriden tiye alan, alaycı, onun absürt taraflarını ortaya çıkartan bir yapısı var eserlerinin,” diyor ve devam ediyor: Kafka’nın yaşadığı dönemde çok tanınan bir yazar olmasına da imkân yok, çünkü sonrasını yazmış gibi geliyor bana.” Şato için Şato’yu okurken hep bir sıkışmışlık hissiyle okuyoruz. Feodalizmle modernizm arasındaki geçiş aşamasında sıkışıp kalmış insanı anlatıyor. Yaşadığı dönemle ilgili politik ve toplumsal yapıyı düşündüğümüzde bu yorumu yapabiliriz. Ama psikolojik olarak baktığımızda, ciddi bir varoluş sorunsalına da konuyu bağlamak çok mümkün,” yorumunu yapan Öktem, Şato bende kontrollü bir huzursuzluk hissi yaratıyor. İçimizdeki boşluk okudukça dolmuyor, artıyor. Kafka’yı ne kadar çok okursanız, varoluşa dair, ya da kendinize dair ya da belki okuma serüveninize dair olan boşluk daha da genişliyor.” diyor.

Yayıncılık dünyasının deneyimli ismi Deniz Yüce Başarır, “Ben Okurum” adlı podcast serisinin her bölümünde farklı bir konukla birlikte farklı bir kitaba odaklanıyor. Kitaplar üzerine bir arkadaş sohbeti tadında ilerleyen ve aynı zamanda bilgilendiren podcast’te Başarır, kitabın ona hissettirdiklerini anlatırken yazarıyla ilgili anahtar niteliğinde bilgiler vermeyi de ihmal etmiyor. Storytel Türkiye’nin sponsorluğunda hazırlanan “Ben Okurum”un tüm bölümlerine Storytel, Spotify, Apple Podcasts, Podtail, CastBox ve Simplecast’ten ulaşılabilir.

“BEN OKURUM” HAKKINDA

Değişen medya düzeninde podcast’ler gün geçtikçe önem kazanıyor. Tüm dünyada sayısı hızla artan bu yeni mecra için Türkiye’de de durum farklı değil. Çoğunlukla sohbet ya da monolog ağırlıklı podcast’lerin arasında, nadir de olsa tematik yapımlar da ortaya çıkıyor. Türkiye’nin en deneyimli yayıncılarından Deniz Yüce Başarır’ın imzasını taşıyan “Ben Okurum” adlı podcast de bu nadir yapımlardan biri. “Ben Okurum”un her bölümünde farklı bir kitaba odaklanan Başarır, kitabın ona hissettirdiklerini anlatırken, yazarıyla ilgili anahtar niteliğinde bilgiler vermeyi de ihmal etmiyor. Her bölümüne farklı bir ismin konuk olduğu “Ben Okurum”u bir arkadaş sohbeti gibi dinlemek de mümkün; kitaplar hakkında konuşan, tartışan, kitap sevgisini paylaşan dostların muhabbeti olarak… Ancak bu sohbetle sınırlı kalmayan podcast, söz konusu kitaptan alıntıları ve Deniz Yüce Başarır’ın kitapla ilgili bilgileri, kendi fikirlerini, yaşanmışlıklarını paylaştığı metinleri de kitap meraklılarına sunuyor. Birbirini tamamlayan, ustalıkla bir araya getirilmiş bu üç parçalı yapısı, “Ben Okurum”u diğer podcast’lerden ayıran en önemli özelliklerinden biri.

DENİZ YÜCE BAŞARIR HAKKINDA

Psikoloji okudu. Seslendirme sanatçılığı, çevirmenlik, televizyon programcılığı ve sunuculuğu yaptıktan sonra 2003 yılında editör olarak Doğan Kitap’ta yayıncılığa başladı. 2017 yılında yayın direktörüyken yayınevinden ayrıldı; aynı yıl genel yayın yönetmeni olarak hep kitap’ın kurucu ekibinde yer aldı. Mart 2019’da bu görevinden de ayrılan Başarır, şu günlerde Storytel’de birçok kitabın sesi olarak ve “Ben Okurum” adlı podcast’iyle dinleyicilerle buluşuyor. Başarır’ın, babası ve Kent Oyuncuları’nın kurucularından usta tiyatro adamı Kâmran Yüce’nin arşivine dayanarak kaleme aldığı Perde Kapanmasa Görecektiniz, Kâmran Yüce’nin Arşivinden Kent Oyuncuları’nın Kuruluş Hikâyesi (1959-1986) adlı kitabı Ekim 2021’de okurlarla buluştu.

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ