Demokrat Zafer

Suskunluğunu bozan Şeydali Harsi, hakkındaki iddiaları yalanlayarak, Kestel Belediye Başkanı’nı bombaladı

Kestel’de gurbetçi bir yatırımcının kendisinden bağış adı altında rüşvet aldığını iddia ettiği Belediye Başkanı Önder Tanır’a, kaçak elektrik kullanmakla suçladığı Seydali Harsi’den bomba açıklamalar geldi.
RANT İSTEDİ, İZİN VERMEDİM!
Tanır’la birlikte belediyede 5 yıl meclis üyeliği yaptıklarını belirten Harsi, “İmar Komisyonu Başkanlığı sırasında, bahçeli nizam olan bir arazide kişiye özel uygulama için ticari alan tahsisi talebinde bulundu. Ben ve birkaç arkadaşım bu ranta izin vermedik. Aklı sıra şimdi intikam almak istiyor” dedi.
YALANLARLA SUÇ BASTIRIYOR!
“Önder Tanır belediye hizmet binasının içerisinde yer alan çay bahçesini benim işlettiğimi söylüyor” diyen Harsi, “Bile bile yalan söylüyor. Orasının işletmecisi Murat Albayrak’tır. Kardeşim de Murat Albayrak’ın ortağıdır. Benim bu ortaklıkta hiçbir rolüm ya da payım yoktur. Kardeşimin ortaklığı sebebi ile yardım amaçlı çalışıp destek oluyorum” şeklinde konuştu.
KAPANA SIKIŞTI, ÇIRPINIYOR!
“Söz kunusu çay bahçesi Kestel Belediyesi’nin hazırladığı şartname doğrultusunda ihale ile sayın Murat Albayrak’a verilmiştir. Üstelik son ihale de Önder Tanır tarafından yapılmıştır” diyerek bedava elektrik iddialarına da cevap veren Harsi, “Bu durumu bildiği halde iftira atıp kul hakkına giriyor. Aslında Kestel’de herkes biliyor ki, rüşvet iddialarıyla ilgili kapana sıkıştı, çırpınıp kurtulmaya çalışıyor. Ama bütün bu iftiraları bumerang olup kendini vuracak. Hodri meydan diyorum, nerede istiyorsa çıksın hadi karşıma!” ifadesini kullandı.
İşte Seydali Harsi’nin açıklaması:
“Kıymetli Kastelli Hemşehrilerim, Değerli basın mensupları,
Kestel Belediye Başkanı Önder Tanır, 04/01/2021 tarihinde Gazeteci Özlem Yağmur’a röportaj vermiş ve hakkımda bazı asılsız iddialarda bulunmuştu.
Devamında konu kamuoyu gündemine de defaatle taşınınca, bu mesnetsiz iddialara cevap vermek bir zaruret haline geldi.
‘KÖY KAHVESİ’ ONU VURACAK!
Öncelikle şunu belirtmek isterim ki Önder Tanır, bana çamur atmak isterken aslında kendi partisine, yol arkadaşlarına, geçmişte birlikte çalıştığı meclis üyelerine de iftira atıyor.
Önder Tanır’ın iddiaları eğer doğru ise, o dönemde görev yapanların da bu konuda yüzde yüz ihmalleri sözkonusudur.
Şimdi müsaadenizle Önder Tanır’ın iddialarına maddeler halinde cevap vermek istiyorum.
1 – Önder Tanır belediye hizmet binasının içerisinde yer alan ve Kestellilerin ‘Köy Kahvesi’ olarak bildiği çay bahçesini kardeşim ve benim işlettiğimi söylüyor.
Bu kesinlikle yalandır. Söz konusu çay bahçesinin işletmecisi Murat Albayraktır. Kardeşim de Murat Albayrak’ın ortağıdır. Şahsımın bu ortaklıkta hiçbir rolü ya da payı yoktur. Kardeşimin ortaklığı sebebi ile ben de orada yardım amaçlı çalışıp destek oluyorum.
Önder Tanır çok iyi bildiği bu durumu, Murat Albayrak’ın ismini gündeme getirmeyerek gizlemekte ve benim çay bahçesinin işletmecisi olduğumu söyleyerek kamuoyunu resmen yanıltmaktadır.
2 – Önder Tanır kaçak elektrik kullanıldığını söyleyerek şahsımı hırsızlık ve kaçakçılıkla suçlamaktadır. Tüm kamuoyu bilsin ki, bu durum bir kul hakkıdır.  Bu çok büyük bir iftiradır ve böyle bir durum kesinlikle sözkonusu değildir. Önder Tanır’ın da söylediği gibi çay ocağı ve çay bahçesi belediye hizmet binası içerisinde yer almaktadır. Belediyeye ait bir yerin ‘al burayı sen işlet’ diyerek bir şahsa ya da kuruma verilemeyeceği tüm Kestellilerin malumudur.
Söz kunusu çay bahçesi de, Kestel Belediyesi’nin hazırladığı şartname doğrultusunda ihale ile sayın Murat Albayrak’a verilmiştir. Üstelik son ihale de Önder Tanır tarafından yapılmıştır.
Madem Önder Tanır böyle bir usulsüzlüğü tespit etmiş neden ihale şartlarında bunu düzeltmemiş? Ya da ihaleyi iptal etmemiştir? İddia ediyorum, bu köy kahvesi bumerang olup asıl onu vuracak!
ELEKTRİK İŞİNDEN HABERLİYDİ!
Kamuoyunu aydınlatma adına biraz geçmişe gitmeme müsaade edin. Köy kahvesi olarak bilinen bu çay bahçesi, Kestelliler için tarihi öneme haizdir. Kaç nesil burayı köy kahvesi olarak bilmiş ve çınarların gölgesinde çayını kahvesini yudumlamıştır.
2008 – 2009 yılllarında burada bulunan bina yıkılmış ve yerine yeni belediye hizmet binası yapılmıştır. Bu yeni hizmet binası inşası yapılırken dönemin belediye yetkilileri bu tarihi değerin yaşaması adına belediye hizmet binasının 30-40 metrekarelik bir alanını, hem belediye personeline, hem de Kestel halkına hizmet amacıyla çay ocağı olarak tasarlamışlardır. Sonrasında çay ocağı Kesbeltaş tarafından faaliyete alınmış ve bir süre işletilmiştir. Sonrasında ihale yapılarak mevcut işletmeci arkadaşımız burayı almıştır. Kontrolü tamamen belediye yönetiminde olan bu çay ocağına kaçak elektrik çekmek mümkün müdür? Elektrik dağıtım şirketi durumdan nasıl haberdar olmamıştır? Yukarıda da belittiğim gibi son ihale de Önder Tanır tarafından yapılmıştır. Bu acımasız iftirayı atarken Önder Tanır şu ifadeleri kullanıyor; “Oysa bu arkadaşımız 10 küsur yıldır elektiriği kaçak kullanmış, bir sürü sıfata haiz bir arkadaş.”
Buradan kendisine soruyorum;
“Ey Önder Tanır benim bu bir sürü sıfatlarım nelerdir? Bu sözleri ile benim mezhebimi mi kastediyorsun, açık konuş!
Elhamdülillah ben Türküm müslümanım ve aleviyim. Bununla da gurur duyuyorum.
3 – Son olarak, Önder Tanır benim için, ‘Büyük bir zafer kazanmış havasındaki İYİ Parti’ye geçmeyecekti’ diyor.
İYİ parti siyaset arenasında yükselen bir partidir. Hangi partide siyaset yapacağımı Önder Tanır’a mı soracaktım? Kendisi neden bu kadar rahatsız oldu da şahsımı hedef aldı? Bana çamur atarak İYİ Parti Kestel İlçe Teşkilatı’nı ve Bursa İl Başkanı Selçuk Türkoğlu’nu yıpratacağını mı düşündü? Heyhat atalarımız, ‘Altın yere düşmekle değerini yitirmez’ demişler.
YARGIDA TOKADI YİYECEK!
Fakat ben Önder Tanır’ın rahatsızlığının sebebini size söyleyeyim. Kendisiyle 5 yıl Kestel Belediye Meclisi Üyesi olarak görev yaptık. Bu süre zarfında kendisi İmar Komisyonu Başkanlığı yapıyordu. Bu esnada bahçeli nizam olan bir arazide kişiye özel uygulama yapılarak, ticari alan tahsisi talebinde bulundu. Takdir edersiniz ki bu usulsüz bir uygulama idi. Ben ve birkaç arkadaşım bu ranta izin vermeyince bize olan düşünceleri değişti. Şimdi de halkın ona verdiği makamı kötüye kullanarak şahsımdan intikam almak istiyor.
Saygıdeğer Kestel kamuoyu,
Ben bu yaşıma kadar gerek şahsi hayatımda, gerek siyasi hayatımda alnım ak, başım dik gezdim. Halkımla elele, gönül gönüle oldum, Hz. Ali’nin dediği gibi ‘İnsanlardan bir insan’ olmaya çalıştım. 10 yıllık meclis üyeliğimde de aileme, camiama, Kestellilere ve partime söz getirecek, yüzümü kızartacak en küçük bir yanlış yapmadım. Tüm şaibelerden kaçtım. Buna önce Allah, sonra siyasi yol arkadaşlarım ve tüm Kestelliler şahittir. Bugünden sonrada Allah’ın izniyle bu böyle devam edecektir. Verilemeyecek hiçbir hesabım yoktur.
Sözlerimi bitirirken şahsıma atılan bu iftiranın arkasını bırakmayacağımı, yargı tıkadını yedirmek için yasal zeminde tüm hukuki haklarımı kullanacağımı, değerli kamuoyuna duyururum. Saygılarımla.
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ