Demokrat Zafer

Tasfiyesine karar verilen şirketlerin üzerine kayıtlı üyelere ait birikimler geciktirilmeden tamamıyla eksiksiz ödemeli.

Onların mağduriyetine kim dur diyecek! Evim Mağdurları’nın hak arayışları basın turu ile devam etti. Mağdurlar;

“Halk arasında evim firmaları olarak bilinen faizsiz ev alma, faizsiz taşıt alma gibi isimlerle anılan tasarruf finansman şirketlerinin tasfiye kararı sonrası mağdur durumda kalan üyeleriyiz.
Toplam 53.533 adet tasarruf finansman sözleşmesinin sahip olduğu üye sayısı kayıtlara geçmiş durumdadır. 02 TEMMUZ 2021 günü itibari ile alınan karar gereği tasfiye sürecini BDDK ele almış olup günün ilk saatlerinde bahse konu şirketlerin tüm mal varlıklarına ve banka hesaplarına bloke koymak suretiyle el konduğunu basın yolu ile açıklamıştır. Tasarruf Finansman şirketlerinin artık faaliyette bulunamayacağı belirtilmiş olup ‘’ Söz konusu kararlar titizlikle yapılan intibak incelemesi kapsamında Kurumumuzca ulaşılan tespitler ışığında alınmış olup devam eden süreçte tasarruf sahiplerinin hak ve menfaatlerinin korunması için gerekli tüm işlemler ilgisine göre tasfiye komisyonu ve Kurumumuzca ivedilikle alınacaktır ‘’ bilgisi kamuoyuna sunulmuştur. Bir ay BDDK çalışması sürmüş olup herhangi bir gelişme olmadan biz birikim sahipleri olan üyeler olarak tam bir muammanın içine bırakılmış olduk.

Burada belirtilen tasarruf sahiplerinin hak ve menfaatlerinin korunması hususu bizim için önemli bir açıklamaydı. Yine aynı gün tüm TV kanallarının haber bültenlerinde ve buna devletin resmi kanalı da dahil ekranlara çıkan ekonomi profesörleri, şirket üst düzey yetkilileri ve ekonomi muhabirleri tasarruf sahiplerini endişelendirecek tek bir hususun olamadığını konuyu devletin kontrol mekanizması dahilinde götürdüğünü, tüm birikimlerin hak sahiplerine eksiksiz geri ödeneceği özellikle beyan edildi. 28 Temmuz 2021 günü T.B.M.M. genel kurulunda torba kanun görüşmesinde tasfiye sürecine TMSF dahil edilmiş olundu. 28 Temmuz 2021 günü T.B.M.M. torba kanun görüşmesinde tasfiye sürecine TMSF dahil edildi ve tüm iş ve işlemler BDDK dan alınıp TMSF ye devredildi. Biz üyeler için gerçekten sancılı ve şeffaf olunmayan ve hatta bu süreçte mağdur edileceğimiz yüzümüze söylenen durum asıl buradan itibaren başladı.

Mağdur edilen biz faizsiz finans sistemi üyeleri olarak kişisel girişimlerimizle ancak TMSF kanallarından ucu açık, hayrete düşüren, birikimlerimizi alamayacağımız durumu dahi söyleyen kurum olarak karşımıza çıktı. Devam eden ısrarlı girişimlerimiz bizi vatandaş olarak bir platform kurma noktasına getirdi. Evim mağdurları platformu TMSF’ nin bize şeffaf olmamasından ötürü birlik olmak gerektiği için doğmuştur. TMSF isimli kurum ile bilgi almak amaçlı yapmış olduğumuz her görüşme girişimi bize kurum çalışanları tarafından azarlama, telefonları yüzümüze kapama ve hatta onur kırıcı söylemleri duyma haline dönüştü. Bizler yanlış bir şey yapan insanlar değiliz ki ne aldatanız ne de aldanan olmak isteriz. İnsanı yaşat ki devlet yaşasın şiarını benimseyen devlet geleneğini asırlardır bu ülkenin mihenk taşı olarak biliyoruz. 54 bin üye insan ve aileleri yüzbinler demek, bu sorun karşımızda açıklamasız, belirsiz durduğu her gün vatandaş üzerinde sosyolojik ve psikolojik baskıya dönüşmekte. İletişim halinde olan üyeler birbirlerine bu da düzelir diyerek manevi destek vermekte ama bilindiği üzere sayı ülke genelinde dağınık ve ulaşılması güç bir durumda.

Bireysel ve ulaşılamayan aileler kaybolacağına inandığı birikimleri olduğundan zor durumda ve kendilerini harap etmekteler. Aileler parçalanmakta, örneklerini yakın zamanda gördük bireysel olarak kendilerine zarar vereceklerini kapanan şirketlerin şubeleri önünde eylem yaparak medya aracılığıyla gösterdiler. Platform üyeleri olarak, içinde bulunduğumuz sorunu siz devlet ricaline aktarabilmek adına kanuni bir düzen içinde hiçbir taşkınlığa ve kötü bir girişime meydan vermeden yurdumuzun değişik şehirlerinde ulusal basınımıza TV kanallarımıza açıklamalarda bulunduk. Tek derdimiz tasfiye sürecini üzerine alan BDDK ve TMSF isimli kurumların biz helal lokmasına haram olan faizi bulaştırmak istemeyen, kendi değerlerine sahip çıkarak bu toplumda asli olan vatandaşların hakkını gözetip tüm birikimlerimizi daha fazla bekletmeden bizlere iade etmesi. Evim Mağdurları Platformu yetkilileri ve platforma gönül vermiş binlerce yurttaş olarak aylardır sorunumuzun çözümü için uğraş vermekteyiz. Bizler derdimizin ve sorunumuzun çözümsüz olduğuna asla inanmıyoruz. Yapılan düzenleme üzerinden bugüne altı ayı aşkın zaman geçti fakat yetkili devlet kurumları bu husus üzerine çalışmamakta ısrar ediyorlar. Platform olarak 22 Kasım günü geceli ve gündüzlü olmak kaydıyla TMSF isimli kurum önünde yüzlerce gönüllü katılımcı mağdur edilmiş yurttaşımızla birlikte oturma eylemi yaptık. Bu eylem esnasında TMSF isimli kurum yöneticileri sorunumuzun çözümü için daha fazla ve daha gerçekçi uğraş vereceklerini bizlere beyan ettiler. Platform yönetimi arkadaşlarımız ile yapılan toplantı sonrası kurum idarecileri bizlere çok kısa zamanda çözüm beyanında bulunacaklarını ifade ettiler. Bu durumu toparlama ve düzeltme imkanı varken bunca ay bu mağduriyeti yaşatmak hiçbir devlet kurumuna ve yetkilisine  yakışmamıştır.

İşte bu yüzden diyoruz ki bizim sorunumuz çözümsüz olamaz, olmamalıdır. Bu kadar zaman geçmiş durumda ve mağdur edilen insanlarımız dertleri ile sorunları ile boğuşurken mağduriyetimize kayıtsız kalınması göz ardı edilmesi sorunun büyümesine sebep olmaktadır. Sorumlu olan ve bizim içinde bulunduğumuz durum itibari ile muhatabımız TMSF isimli kurum Evim Mağdurları Platformu yöneticileri nezdinde binlerce mağdur yurttaşa verdikleri çözüm sözlerini hatırlatmaktan bir an olsun geri durmayacağız. Devlet yönetimi, siyasi partiler, kurum ve kuruluşlar ile vatandaş için en önemli destek mercii olan sivil toplum örgütleri bu mağduriyete kayıtsız kalmamalıdır. Eğer odak noktası insansa içinde bulunduğu vahim durum bir an önce çözüme kavuşturulmalıdır. Bu vatanın asli unsuru olan biz yurttaşlar olarak hiç hak etmediğimiz halde kendimizi bu çıkmaz sorunun içinde bir devlet düzenlemesi ile bulmuş olmamız bizlerin kurumlara olan inancını yok etmek üzeredir. Bu bağlamda insan olarak yaratılmış olmanın verdiği en kutsal hak olan hayat idamesini bu düzenleme zora sokmaktadır. İnsanların alın teri, emeği, hakkı ve anayasa ile koruma altına alınmış olan can ve mal güvenliği dahi kalmamış olduğunun açık göstergesi olarak karşımızda durmaktadır. Hayatın olağan akışı insanlar için devam ederken hiçbir ön bilgi verilmeden, tedbir alınmadan ve hatta mağduriyet oluşturarak bu durumu meydana getiren sorumluluk sahibi yetkili kişiler ve kurumların empati yaparak sorunu çözmek amaçlı tüm yetkilerini kullanmalıdırlar.

Böyle bir sorunun ortada bırakılması ve çözümü yok sayılması ne devlet nizam ve intizamına yakışmaz. Tüm yazılı kanunlar ve yazılı olmayan etik kuralları vatandaşı yaşadığı mağduriyetle ortada bırakmaz. Binlerce mağdurlar olarak bizler bu hak mücadelesinde sorunlarımızın çözüm bulacağı son güne kadar meydanlarda olacak ve haklı mücadelemizi herkese duyuracağız. Bunun için birlik olmak adına Evim Mağdurları Platformu bizim birliktelik çatımız olarak kalacaktır.

MAĞDURİYETLERİMİZ
. İntibak süresi içerisinde herhangi bir faaliyet ve üye yapımı kısıtlamaması olmayışı nedeniyle sisteme binlerle yeni üyenin alınması.
. Tasfiye kararına yakın zamanda peşinat, organizasyon ücreti ve taksit ödemesi yapan ve sisteme dahil olan üyelerin kanuni cayma hakkının dahi kullandırılmaması.
. Sözleşme gereği tahsisat alma döneminde olan binlerle üye, uzun dönem ödeme yapan ve katılım payı ile sisteme dahil olan üyelerin bu birikimlerinin de yok sayılması.
. Alınan tasfiye kararının TMSF süreci içerisinde işlerken hiçbir şekilde kanuni hak arama imkanı bırakılmaması.
. Yıllarca çalışıp alın teri ile birikim yapan mağdur üyelerin hak ve onurunun korunmaması.
. Alınan tasfiye kararı sonucu zor durumda bırakılan mağdur üyelerin içine düşmüş olduğu sosyal açmaz durumu ile aile, iş ve normal hayat akış olanağının psikolojik açıdan sağlıklı bir biçimde ele alınmayışı.

TALEPLERİMİZ
1. Alınan tasfiye kararı üyelerin bilgisi dahilinde şeffaf bir biçimde sürdürülmeli gereği ivedilikle yerine getirilmeli.
2. TMSF kurumu şirketlerin mali yapılarını inceleme sürecini sonuçlandırmalı.
3.Devletimiz alınan tasfiye kararı gereği mağdur üyelerin birikimlerini garanti altına almalı.
4. Tasfiyesine karar verilen şirketlerin üzerine kayıtlı üyelere ait birikimler geciktirilmeden tamamıyla eksiksiz ödemeli.
5.Tasfiye çalışmalarının gecikmesi ve zaman alması nedeniyle üyelerin kaybının telafisi bakımından devlet nezdinde gerekirse yasal düzenleme yapılması.
6. Bu süreçlerin T.B.M.M içerisinde bir araştırma komisyonu nezaretinde hak mahrumiyetleri yaşanmaması adına yapılmalı.” ifadelerini kullandı.

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ