Mazars Denge’den Varlık Barışı & Yapay Zeka Bülteni

Varlık Barışı Başvuruları 31 Aralık’ta Sona Eriyor

İlyas Emre YAYLA

Eski Hesap Uzmanı-Yeminli Mali Müşavir/ Mazars Denge-Partner

7256 Sayılı Kanun ile yürürlüğe giren Varlık Barışı, Türk Vatandaşı olsun olmasın gerçek kişi ve tüzel kişilerin; yurt dışında bulunan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının yurda getirilerek milli ekonomiye kazandırılmasına ve yurt içinde bulunan ancak gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin kanuni defter kayıtlarında yer almayan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları ile taşınmazların vergi dairesine beyan edilerek kanuni defter kayıtlarına alınabilmesine imkan sağlayan düzenlemedir. Beyan edilen bu varlıklara ilişkin olarak herhangi bir Vergi alınmayacak olup; ayrıca varlığın kaynağına ilişkin olarak bir tarhiyat ve vergi incelemesi yapılamayacak ve bu varlıkları da mükellefler serbestçe kullanabileceklerdir. Böylesine önemli ve birçok mükellefi ilgilendiren Varlık Barışı için  başvuru tarihi 31 Aralık 2021’de sona erecektir.

Varlık Barışının Konusuna Neler Girmektedir?

Gerçek ve tüzel kişilerin yurt dışında bulunan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının tamamı ile Yurt içinde bulunan ancak gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin kanuni defter kayıtlarında yer almayan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları ile taşınmazları varlık barışının konusuna girmektedir.

Varlık Barışından Nasıl Yararlanılacaktır?

Bildirimler; 31.12.2021 tarihine kadar, özel bir form ile bankalara veya (menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarına münhasır olmak üzere) aracı kurumlara bildirilebilecektir. Gerçek ve tüzel kişilerce, söz konusu varlıklara ilişkin olarak vergi dairelerine herhangi bir bildirimde bulunulmasına gerek bulunmamaktadır. Bildirimler, doğrudan mükellefler tarafından yapılacağı gibi bunlar tarafından yetkili kılınmış vekiller veya kanuni temsilciler tarafından da yapılabilmesi mümkündür. Beyan haricinde herhangi bir vergi ödemesi yapılmasına da gerek bulunmamaktadır.

Formun bir nüshası, ilgili banka veya aracı kurum tarafından, varsa bildirim nedeniyle açılan hesaba ilişkin bilgiler yazılıp tasdik edildikten sonra, düzenlenen banka dekontları veya işlem sonuç formlarıyla birlikte ilgilisine geri verilecektir.

Gerçek ve tüzel kişilerce, yurt dışında bulunan varlıklar için tek bir bildirim verilmesi esastır. Ancak, 30/6/2021 tarihine kadar birden fazla bildirimde (düzeltme amacıyla yapılan bildirimler dâhil) bulunulması mümkündür.

Dikkat Edilmesi Gerekenler

Beyan edilen varlıklar nedeniyle hiçbir suretle vergi incelemesi ve vergi tarhiyatı yapılmayacaktır. Bu hükümden faydalanılabilmesi için bildirime konu edilen varlıkların, bildirimin yapıldığı tarihten itibaren üç ay içinde fiziken Türkiye’ye getirilmesi veya Türkiye’deki banka ya da aracı kurumlarda açılacak bir hesaba transfer edilmesi şarttır.

Ayrıca, Türkiye’deki banka ya da aracı kurumlarda açılacak hesaba ilgili varlığın transferi işlemlerinde, bildirimde bulunan hesap sahibi ile yurt dışından varlığı transfer edenin farklı kişiler olmasının söz konusu hükümden faydalanılması açısından herhangi bir önemi de bulunmamaktadır. Dolayısı ile mükellefler, başkası adına bulunan kendilerine ait varlıkları kendi adlarına beyan edip transfer edebileceklerdir.

Banka dekontu veya aracı kurum işlem sonuç formları ile varlıkların Türkiye’ye fiziki olarak getirilmesi durumunda ise deklarasyon/bildirime istinaden Gümrük İdaresinden alınan belgeler, varlıkların Türkiye’ye getirilmiş olduğunun tevsikinde kullanılabilecektir.

Varlık Barışından Yararlanmanın Avantajları Nelerdir?

Öncelikle; yürürlükte bulunan varlık barışı kanunu önceki varlık barışlarından farklı olarak hiçbir vergi ödemeden gerek yurtdışında gerek yurtiçindeki varlıkları kayıt altına almaya imkan vermekte olması oldukça önemlidir. Beyan edilen bu varlıklara ilişkin olarak Maliye ve Hazine Bakanlığı ikincil düzenlemeler ve açıklamaları ile de herhangi bir vergi tarhiyatı ve incelmesi olmayacağını belirtmesi ve mükelleflerin beyan sonrası bu varlıkları serbestçe kullanabilecek olması da varlık barışının önemli faydalarındandır. Bütün bu haklardan yararlanma fırsatını kaçırmamak adına 31 Aralık tarihinin kaçırılmaması önemlidir.

Koronavirüs Salgınının Yapay Zekâ Uygulamalarına Geçişi Hızlandırdığına İnanılıyor

Uluslararası denetim, vergi, muhasebe ve danışmanlık şirketi Mazars; Board Agenda ve INSEAD iş birliğiyle 2021 Yılı Yapay Zekâ Alanında Liderlik Araştırması Raporu’nu yayımladı.

Raporda, önümüzdeki aylarda şirketlerin gündemine girecek en önemli teknolojik konunun yapay zekâ uygulamaları ve şirketlere olan etkisi olduğu belirtildi. Şirketler, teknolojilerini Covid-19 salgınına adapte ederken, bu durum otomasyona olan ilgiyi ciddi şekilde arttırdı.

Öte yandan kurumlarda eskiyen Bilgi Teknolojileri sistemleri ve yetersiz veriler (%37), işe yönelik katma değerin belirsizliği (%33) ve şirket kültüründe yapay zekaya karşı yaşanan direnç (%31) gibi gerekçelerin yapay zekaya geçişin altını oyduğu belirtiliyor.

Şirketlerin %73’ü 1 Yıl İçerisinde Yapay Zekâ Uygulamalarına Geçecek

30 ülkeden yönetim kurulu üyelerini ve üst düzey yöneticileriyle hazırlanan 2021 Yılı Yapay Zekâ Alanında Liderlik Araştırma Raporu’na göre şirketlerin %73’ü, 1 yıl içerisinde yapay zekâ uygulamalarına geçiş yapmayı planlıyor. %67’si yapay zekâ uygulamalarına geçiş yapmamaları halinde stratejik risklerle ve daha zayıf bir performansla karşılaşacaklarını düşünüyor. %54’ü koronavirüs salgınının yapay zekâ uygulamalarının benimsenmesine hız kazandırdığına inanıyor. %80’i yapay zekâ uygulamalarının önünde bazı kısıtlamaların olduğuna inanırken %73’ü bunun nedeninin teknik bilgi eksiliği olduğunu düşünüyor. Araştırmaya katılanların %76’sıysa yapay zekâ uygulamalarının etik ve kültürel değişimlere yol açacağını belirtirken, bu konuların dikkatli şekilde ele alınması gerektiğini vurguluyor.

Rapora göre yapay zekâ, müşteri hizmetleri, müşteri deneyimi, finans ve muhasebe gibi alanlarda öne çıkacak.

Mazars Denge, İzmir Ofisi Muhasebe ve Müşavirlik Hizmetleri Ortağı Anıl Taşkoyan, yapay zeka uygulamalarının muhasebe mesleğinin geleceği için kaçınılmaz olduğuna değindi;

“Muhasebe mesleğindeki değişim artık kaçınılmaz hale geliyor. İşin tarihçesine baktığımızda kalamoza defterlere elle yapılan işlemlerden, 1990’ların sonlarına doğru bilgisayar aracığıyla yapılan kayıtlara geçiş olmuştu. 2000 yılların ilk başlarında hayatımıza internet girmesiyle web tabanlı muhasebeye sistemine geçilmiştir. Artık yapay zekayla devreye alınacak muhasebeye geçiş başlamıştır. Özellikle makine öğrenimi ve akıllı görüntü işleme teknolojisiyle rutin yapılan birçok işlemin otomatik olarak kayıtlara alınması sağlanmıştır. Muhasebe mesleğinin vazgeçilmez bir parçası olacak olan yapay zekâ, iş yapış şekillerini değiştirecektir. Oyunun kuralları yeniden yazılacağı kesin. Mevzuatımızın da yakın gelecekte yapay zekâ ile ilgili değişimlere ayak uyduracak şekilde düzenlenmesi kaçınılmazdır.”

Yapay zekanın faydalarına değinilen raporda; yapay zekanın maliyetleri azaltacağı, verimliliği arttıracağı ve tedarik zincirini olumlu yönde geliştireceği de belirtiliyor.