Demokrat Zafer

ATA’MIZI ANLAMAK GÜNÜ

Ulusumuzun  büyük  önderi Atatürk’ü ölümünün  83. yılında sevgi, özlem ve saygıyla   anıyoruz.

Ulu Önderimiz Atatürk’ün tasarladığı, uygulamaya koyduğu ve başarıya ulaştırdığı Türk Devrimi, Ulusal Bağımsızlık Savaşı’ndan başlayarak Türk devletinin kuruluşunda ve toplum yaşamında çağdaş ve uygar boyutlarda yapılan köklü ve ani değişikliklerle tanımlanabilir.

Atatürk’e göre hiç bir zafer amaç değildir. Zafer ancak kendisinden daha büyük olan bir amacı elde etmek için gereken en belli başlı araç, başlangıçtır. Amaç, düşünsel  ortamdır. Bu nedenle eskiden Atatürk inkilabı denen devrimler süreci, bir  düşünceye dönüşerek yıkılması bugün bile olanaksız  hale gelmiştir.

Kurucu değerlere dönüşen düşünceleri,  Atatürk’ü unutturmamış, ulusun bağrındaki yerini bugüne kadar korumuştur. Bugünün gençliğine biz tam da bu nedenle Gelişim ve Demokrasi Partisi’ni Atatürk’ün düşüncelerini,  kurucu değerlerini savunan parti olarak gösteriyor, savunuyoruz.

Atatürk’ü düşüncelerinden  bağımsız hale getirip bir simgeye  dönüştüren her görüş, paylaşım, anma aynı zamanda onu  unutturmayı amaçlıyor. O, anma günlerinde anılıp unutulacak bir kahraman değildir. Onun ilkeleri ve devrimleri  yılın 365 günü yolumuzu aydınlatan meşale, vazgeçmememiz gereken değerlerdir.

Bugün Atatürk hakkında en güzel videoları çeken, parlak sözleri bulan iş dünyası ve şirketler de unutmamalıdır ki onlar da ekonomik görüşlerde Atatürk’ten sapmış olmanın sonuçlarını yaşıyorlar. Halkı düşünen sosyal çözümlerden, sosyal fabrikalardan uzaklaştıkça, Atatürk’ün eşsiz düşüncelerinden de uzaklaşıyorlar.

Atatürk,  karma ekonomiyi savunan, devlete önemli denetim gücü veren ve onu sosyal devlet haline getiren adımlar attı. Bugün kazanç  hırsıyla bu değerleri unutan burjuvazi, kendi varlığını, geleceğini de tehlikeye atmaktadır.

Atatürk’ün düşüncelerini,ilke ve devrimlerini  unutarak sadece onu vitrin süsü haline getiren dernekler, partiler, topluluklar da kendilerinin ve toplumun geleceğini tehlikeye atmaktadırlar. Onun cumhuriyeti emanet ettiği gençlere ve halka düşen görev yalanla gerçeği ayırmak, Atatürk’ü bir vitrin süsü haline getirenlere karşı onun kurucu değerlerinden kopmadan hedefe ilerlemektir.

1919-1938 arasında Türkiye’de yaşanan büyük değişimin, Atatürk’ün kurucu düşünceleri doğrultusunda gerçekleştiği görülecektir. Hepimiz biliyoruz ki onun ölümü ardından  iktidarlar onun yolundan saptılar.

O’nun bağımsızlık ilkesini unuttular, ülkemizi emperyalizmin kirli oyunlarına teslim ettiler. 1919 da yanan bağımsızlık ışığını yeniden yakmak, kurucu değerleri inşa etmek benim ve partimin temel görevidir.

Türk varlığını tamamen ortadan kaldırmayı deneyen Batılı emperyalist devletlere karşı O’nun ulusunu  arkasına alarak verdiği bağımsızlık savaşını ve kazandığı zaferleri unutturmayacağız.

1923 devrimleri, kurduğu çağdaş  devleti, bağımsızlık ve çağdaş uygarlık ülküsünü yaşatmayı, geleceğe taşımayı temel görevimiz, vazgeçilmezimiz olarak göreceğiz.

Kurucumuz Atatürk’ü bir kez daha rahmet, saygı ve minnetle anıyoruz.

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ