“Biz bugün buraya bir daha dönmemek üzere gidenlerin, tarihin yazdığı en gerçek, en şerefli kahramanları yâd etmek üzere, Çanakkale Şehitleri’ni anmak için geldik. Çanakkale’nin destansılığı, toprağına bulanmış kanların bağrında saklıdır. Çanakkale’nin sonsuzluğu, Yedi Düvele (ya da dünya devletlerine) karşı dik durup vatanı uğrunda ölüme koşar adım taarruz etmiş Bedir’in Aslanlarında saklıdır. Çanakkale’nin ruhu, ölümsüzlüğün en son timsali olan Türk’ün o asil kanında saklıdır. İrade odur ki, Anzaklı Ömer’in kolunda resmedilmiş şanlı bayrağımızdır hakiki zaferimiz. Es geçilemezdir ki, Boyabatlı Ömer oğlu Mustafa’nın sızlatan hikâyesinde simgedir sonsuzluğumuz. Toprağında bitmiş ve şehitleri uğruna sonrasındaki 8 yıl hasat vermeyen zeytin ağacında ifadedir kederli gururumuz. En sonunda ya tarih olacaklardı, ya da tarih yazacaklardı; onlar, yazanları dahi hayrete düşürecek hakikatin kahramanları oldular. Ruhları daima şâd; ölümsüzlükleri ise ilelebet yâd edilen olacaktır. Cumhuriyet’in son çocukları olarak bizlere bahşedilmiş bu kutsal vatanın kadim tarihi üzerine; günün sonunda onu bekleyen ölüm dahi olsa, o anı yine vatanı için yaşamaktan vazgeçmeyecek her Türk’ün kanı üzerine; Albay Mustafa Kemal’in “Ben size taarruzu emretmiyorum. Ölmeyi emrediyorum” talimatına ve Boyabatlı Ömer oğlu Mustafa’nın şehadetinde saklanmış dizeleri üzerine binlerce kez ant olsun ki…
Bugün vatan bizden razı olacak Nefer şehit, ordu gazi olacak”
Tan Okulları Yönetim Kurulu Başkanı Erten Kayan